Adı üzerinde yöneten, yani halkı adına o yetkiyi alarak cumhuru yönetendir. Halkının mutluluğu, refahı ve huzuru için çalışır.
Yöneticilerimiz maalesef halkını düşünmüyor. Onların düşündükleri tek bir şey var. Yönetme sürelerini uzatmak, koltuğa sahip çıkmak oluyor.
İnsanların ekonomik anlamda inim inim inlediğini yönetici görmüyor. Aldıkları kararlar ile kimseyi mutlu edemiyorlar. Alım gücü düşüp insanlar enflasyonun altında eziliyor. Yöneticilerin umurlarında değil.
Kaşık ile verdiklerini kepçe ile alıyorlar.
KDV ve ÖTV oranlarını yükseltip para kazananların daha çok para kazanmalarına vesile oluyorlar. Çarşı Pazar yangın yeri. İnsanlar ekmek alamayacak duruma geldiler. Para pul oldu. Yöneticilerin umurlarında değil.
Milletin adına vekil olanlar ise sesisin çıkarmıyorlar, çıkaramıyorlar.
Emekliyi ezen bir anlayış ile hareket ediliyor. Dul ve yetimler perişan halde. İnsanlara açlıkla terbiye olun dercesine hareket ediliyor.
Bu vebalin altında kalıyorlar maalesef yöneticiler.
Halkını düşünmeyen yönetici olsa olsa ‘adı üzerinde yönetici’ olurlar. Başkaca bir tamlama düşünemiyorum.
Açlık ile insanlar terbiye edilir noktaya geldi Türkiye’de. Mal ve hizmetini satanların kendi kafalarına göre fiyat politikası izledikleri ülkemizde denetim yok. Denetleyeceklerini söyleyenlerin söylemleri askıda kaldı. Sözde kaldı bir adet…
Hükümetin üyeleri bu durumdan memnun oluyorlar mı? Çok merak ediyorum. Gerçekten halkın yokluk ile terbiye olduklarından haberleri var mı?
Elektrik, su parasını ödeyemeyecek, kira parası ile başı dertte olan insanların halinden anlayan yok mu bu yöneticilerden?
Yok…
Bunun sonu nereye varacak?
Merak edenlere söyleyeyim. Bıçak kemiğe dayanacak ve insanlar kötülüklerin içine düşecek. Her türlü asayiş olayları artacak. Kötülükler diz boyu olacak. Bunun önlemini de almak istemeyenler oturup seyretmeye devam edecekler.
Ben buradan ekonomiyi yönetenlere bir çağrıda bulunmak istiyorum. Mutfakta yangın var. Evin içine ateş düştü insanların. Bu uyguladığınız ekonomik politikalar ile bu zorluğu yenemezsiniz.
Halkınızı düşünün lütfen…