Her yüz kişiden 5 ila 10’u sosyal fobiye sahiptir. Sosyal fobi; kişinin toplumsal ortamlarda mahcup ya da rezil olacağı konusunda korkusunun olduğu bir kaygı bozukluğudur. Bu kişiler bu sebepten dolayı başkalarının yanında yapmaları gereken eylemlerden kaçınırlar. Sosyal fobide korkulan durumla karşılaşıldığında yüz kızarması, terleme, ağız kuruluğu, çarpıntı, nefes kesilmesi, titreme gibi bedensel belirtiler ortaya çıkabilir.
Mesela, diğer kişilerin sesinin titreyeceği endişesiyle toplum içinde konuşmaktan korkabilirler. Ya da ellerinin titrediğinin diğer insanlar tarafından fark edilebileceğinden duyduğu endişe sebebiyle toplum içinde yemek yemeyebilirler.
Bir öğrenci ders anlatırken bir yanlış yapmış ve sınıf arkadaşları ona gülmüştür. O da rezil olduğunu düşündüğü için utanmış ve bedensel belirtileri gözlemlemiştir. Tekrar ders anlatmak için tahtaya çıktığında önceki olayı hatırlayacak ve olumsuz beklentiler gelişecek ve belirtiler ortaya çıkacaktır. Bu, hastalığın ortaya çıkış mekanizmalarından birisidir.
Sosyal fobiye sahip olan kişilerin nasıl hissettiğini daha iyi anlamak için anlatacağım durumu hayal etmeye çalışın. Şimdi gözlerinizi kapatın ve bir odaya girdiğinizi hayal edin, bu odada tanıdığınız tanımadığınız kişilerin olduğunu düşünün. Ardından pantolonunuzu giymediğinizi fark ettiğinizi düşünün. O anda çok utanır ve o odadan kaçmayı düşünürsünüz. Bu olayı düşünmek, sosyal fobili kişilerin genelde ne hissettiğinizi anlamanıza yardımcı olacaktır. Sosyal fobiye sahip kişiler sürekli olarak bu şekilde hissetmektedirler.
Sosyal fobide ilaç tedavisi ve konuşarak tedavi yöntemi olan psikoterapi uygulanır. Hastanın durumuna göre bazen tek başına psikoterapi, bazen ilaç tedavisi uygulansa da genelde her ikisi beraber uygulanmaktadır.