Geçtiğimiz günlerde Ekim ayı ‘işgücü istatistikleri’ yayınlandı.
Yapılan yayında, onbeş yaş ile üst yaşlarda olanların sayısının ‘bir yıl önce’ aynı döneme göre beşyüzbin arttığı belirtiliyordu.
Ayrıca…
Genç nüfusta ‘işsizlik oranının’ yirmiüçü aştığı TÜİK verilerinde yerini alıyordu.
Öngörülerin ‘tuttuğu’ yönünde açıklamalar yapılan ekonomideki durum bu!
İşsizlik büyüyor; birlikteliğinde ‘dip-uç’ daha da belirginleşiyor!
***
Yirmili-yirmibeşli yaşlarda okuduğumuz kitaplar, ‘güneş balçıkla sıvanmaz’ diye ‘toplumsal gerçekçilik’ üzerine tezler sunardı.
Sistemce ‘yanlış algıya’ neden olan ‘hiçbir’ şeyin ‘saklanamayacağı’ anlatılırdı.
Üretim olmadan, özgürce düşünceler açıklanmadan ‘iyileşmeden’ söz edilemezdi.
Değişen bir şey yok! Yaşananların bedeli, ‘yaşananlar’ ne denli ‘algı’ erozyonuna uğratılmaya çalışılsa da ‘sonuç’ değişmiyordu!
Günümüzde saymakla bitecek gibi de değil!
***
Toprakları verimli bir coğrafyada yaşıyoruz…
Verimli olduğunca da ‘coğrafyayı’ yaşanılır duruma getirmekten daha çok, bu topraklarda yaşayan insanların ‘coğrafyayı’ tanımasını engelliyoruz!
Bu ‘coğrafyanın’ canlı yaşamına verebileceği ‘yararların’ önünü kesmek için yarışıyoruz!
Bu ‘coğrafyayı’ yönetmek için işbaşına gelenlerin daha anlaşılır, daha halktan yana, daha üretimden yana, daha yaşanılır gelecekten yana çalışmalar yapması beklenirken; bireysel açlık, hırs, kendindenci oluşlarından başka uygumalarına tanık olamıyoruz!
Yoksulluk, işsizlik, ezilmişlik, eğitimsizlik, bilimsizlik, erinçsizlik, doyumsuzluk bir yazgı gibi; bir uçta…
Varsıllık, şımarıklık, ulusal gelirin büyük bölümünü ‘acımasızca’ alanlar bir yanda!
Uçurumun büyümesine ‘koşut’, üretim adına uğraş verilmemesi nelere gebe değil ki?
***
Bir gencin eli ‘iş’ tutabilecek olgunluğa erişinceye dek, ‘o ülkenin’ ulusal gelirinden yapılan harcamaları düşünen-soran-sorgulayan ‘neden’ olmaz; şaşarım!
Düşünülüp de ‘neden’ bir köşeye süpürülmeye çalışılır; ona daha çok şaşarım!
‘İş tutabilecek olgunluk’ diyorum…
Bugün, bu olgunluk çağına gelen gençlerin beşinden biri ‘işsiz’!
Bunun anlamını düşünmek gerekmiyor mu?
Onlarca üniversite açarak, her yıl binlerce mezunu ‘işsizliklerin’ arasına katarak ‘nereye’ varılmaya çalışılır; anlamak olanaksız!
***
İnsanı ‘en verimli’, en ‘dinç’ dönemlerinde yüzüstü bırakarak, yaşama olan ‘umudu’ yok ederek; ‘tutturulan’ bir öngörüden söz edilemez!
Sokağın büyüyen kaygısının, büyüyen işsizliğin çözümünün ‘üretimde’ aranmasının gerektiği ‘tüm’ ekonomistlerce söylenmesine karşın, ülkenin ekonomisiyle ilgilenenlerin bunları bilmeme-görmeme olasılığı düşünülemez!
Tarımda ‘kendine yetebilen’ az sayıda ülkeler arasında olmamıza karşın, yaşadığımız günlerde birçok ürünlerin dışsatımla sağlanması nedeniyle; toprağı işleyen üreticinin de ‘işsizlikte’ etkisinin olduğunu iktidarın bilmeme-görmeme olasılığı düşünülemez!
TÜİK verilerini iktidarın bilmeme-görmeme olasılığı düşünülemez!
MAHALLE PAZARINDA DARALMA…
Gördüğümde soluk soluğaydı!
‘Pazaa çıkıyorum’ diyerek evden çıkmış, eli bomboş dönmüştü!
‘Hiç böyle bir şey yaşamadım, bu yılıma dek! Bugün gördüklerim içimi kararttı’ dedi.
Anlamaya çalışıyorum, ayak üstü.
‘Ne oldu, ne yaşadın, nelerle karşılaştın da bu denli şaşkınsın gördüklerinden dolayı?’
İçini çekti, bir soluk alıp-verdi. Elini belinin bir yanına götürdükten sonra anlattı:
‘İki saat sonra pazar dağılacak. Bilerek geç gittim. Yine de fiyatları gördüğümde şaşkınlığım yükseldi. Domates, salatalık, tüm yeşillikler alınacak gibi değil! Küçücük maydanoz bir lira, ıspanak altı lira, yeşil soğan… Hayretler içerisindeyim şuan bile! Almadım, almayacağım! Bu nedir böyle? Pazara gelenlerden bir çoğunun tepkisini gördüm. Benim gibi ‘ben de almam’ diyerek dönen çoktu! Bildiğimiz tek katlı evlerin bahçesine atılsa bitecek olan yeşilliklerin bu fiyatları acımasızlık!’
Bu bildiğimiz ‘pazar daralması’…
Yurttaşın günlük tükettiği soğanı, patatesi, marulu, pırasayı, maydanozu alamaması ‘ne anlama’ gelmeli bir ülkede?
Tohumdan, kullanacağı tarımsal ilacın pahalılığından dolayı toprağını boş bırakan üreticinin hem kendine, hem de ‘pazara’ yaşattığı bu!
İktidar kanımca ‘en çok’, yurttaşın bunları yaşayacağını aylar öncesinden öngörmüş, tutturmuştu!
“Mahalle ‘pazarlarında’ daralmalar yaşanacak!”