Merkez Sağ, Liberal ve Sosyal Demokrat seçmene "Ben Ülkücü değil merkez partisiyim", MHP tabanına ve Ülkücülere "Biz Ülkücü bir partiyiz" diye mesajlar gönderen ve her tarafı idare etmeye çalışan Meral Akşener'in İP'i 11 Ocak 2018 tarihindeki meclis oturumuna katılmadılar..
Ne var bunda diyecekseniz?..
Çok şey var.. Diyarbakır ve Batman'da Kürtçe, Zazaca afişlerle karşılanan ve Diyarbakırlı olduğunu açıklayan Meral Akşener'in yol arkadaşlarının katılmadığı oturumda, HDP Ağrı Milletvekili Leyla Zana'nın milletvekilliğinin düşürülüp düşürülmemesi konusunu oylanacaktı…
CHP'li milletvekillerinin bazıları oylamaya katılmadı, bazıları milletvekilliğinin devamı yönünde oy kullandı.. CHP'lilerin bu tavrı beklenen bir durumdu..
Beklenmeyen, MHP tabanınında koyu bir ülkücülük propagandası yapan, MHP'den ülkücü çizgiden kopulduğu için ayrıldıklarını iddia eden İP'in MHP kökenli milletvekilleri Balıkesir Milletvekili İsmail Ok, Isparta Milletvekili Nuri Okutan, Gaziantep Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Ümit Özdağ ve Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu yanlarına CHP'den transfer İzmir Milletvekili Aytun Çıray'ı da alarak, Türk siyasi tarihinde önemli bir yeri olacak oylamaya katılmamalarıydı..
Leyla Zana ve HDP'ye dolaylı şekilde destek verdiler.. İP'li milletvekillerinin Leyla Zana oylamasındaki tutumları, Meral Akşener'in partisinin gerçek yüzünü göstermesi açısından da son derece önemli.. Ülkücülük maskesi daha kurulmadan defalarca düşmüştü..
İP kurulduktan sonra programı ve genel merkez binasının açılışı etkinliğinde de defalarca düşmüştü.. Ama, Meral Akşener'i "ülkü devi", İP'ini ülkücü parti görmeye devam ya da empozeye devam eden ülkücüler için bu oylama şok bir uyarı oldu..
Artık "ülkücü maskesi" tamamen yırtıldı... Siz hem Türk Milliyetçisiz diyeceksiniz, hem de Leyla Zana aleyhine oy kullanmaktan kaçınacaksınız..
Siz, hem ülkücülüğü MHP'ye bırakmayacaksınız hem de Meclis'te HDP'den yana tavır alacaksınız… Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu ey ülkü devleri İP'li vekiller..
***
CHP'nin Leyla Zana tutumu
Leyla Zana'nın milletvekilliğinin düşürülmesi ile ilgili oylamaya katılmayarak, Zana ve HDP'ye gizli destek veren İP'li milletvekillerinden bahsedince, CHP'yi atlamak olmaz..
TBMM'nin 11 Ocak 2018 tarihindeki 48'inci birleşiminde Anayasa'nın 81'inci maddesine uygun and içmeyen ve aralıksız Genel Kurulun 212 Birleşimine katılmayan HDP Ağrı Milletvekili Leyla Zana'nın milletvekilliğinin düşürülmesine yönelik oylama yapılmıştı..
CHP'li 130 milletvekilinden 124'ü Leyla Zana oylamasında Genel Kurul'a katılmadılar.. Bir anlamda örtülü destek verdiler.. MHP'ye laf yetiştirmekle görevli CHP Grup Başkan Vekili Manisa Milletvekili Özgür Özel, İstanbul Milletvekilleri Mahmut Tanal ve Sibel Özdemir, Antalya Milletvekili Nefi Niyazi Kara, İzmir Milletvekili Musa Çam ve Ankara Milletvekili Şenal Sarıhan, HDP'li Leyla Zana'nin milletvekilliğinin düşürülmemesi için oy kullandılar.. CHP'nin Leyla Zana oylamasındaki örtülü ve açık desteğini şaşırmadım..
Atatürk Milliyetçiliğini ırkçı olyarak gören ve yenmek için oy isteyen genel başkan yardımcılarının, Mustafa Kemal'in askerleriyiz sloganından rahatsız olan, sözde Ermeni soykırım iddialarına destek veren il başkanlarının cirit attığı CHP'den başka bir yaklaşım de beklenemezdi zaten!…
***
Sözde bilim adamları çoğalıyor
İstanbul Üniversitesi'nin bilimsel çalışma sayfası bomboş olan Yrd. Doçenti Cihan Yavuz Örnek, Nuh'a cep telefonu kullandırtmış, oğlunu cep telefonuyla gemiye çağırdığını söylemişti..
Hem de TRT ekranlarından.. Bir yardımcı doçentin bilimsellikten uzak sözde bilimsel açıklamasınını tartışması sürerken, bu kez de bir profesör aynı bilimsellikten uzak bir açıklama yaptı.. Adının başında "Prof.Dr." tirti bulunan Mustafa Karataş diye bir sözde bilim insanı, Hz. Muhammed'in hadislerinde cep telefonuyla ilgili işaretler olduğunu iddia etti..
Gerek yardımcı doçentin, gerek profesörün saçmalıkları, Türkiye'de bilimin düştüğü hazin durumu bütün çıplaklığıyla gösteriyor..
Bu tür bilimsel çalışmadan, bilimsel etikten yoksun açıklamaları yapanların yaptıkları yüksek lisans, doktora, doçentlik tezleri, akademik makalelerinin yeniden incelenmesi gerekiyor.. İşin iki yönü var..
Birincisi, YÖK'ün bilim adına yapılan bur tür saçmalıklara imza atanları derhal bilim yuvalarından uzaklaştırmak zorunda.. İkincisi, televizyonlar şarlatanlara kapılarını kapatarak, halkın abuk sabuk bilgilere muhatap olmasını vesile olmamamıldırlar....
RTÜK de, bu tür saçmalıkları yayınlayan televizyonlara, tıpkı evlilik, terörü öven yayınlara yer veren kanallara verildiği gibi en ağır cezayı uygulamalıdır…
***
Yeni hedef Kemal Kılıçdaroğlu
10 Aralık Hareketi, yıllar önce Oğuz Kaan Salıcı'yı CHP'ye göndererek, il yönetim kurulu üyeliği ve il başkanlığı görevlerini üstlenmesini sağlayarak bir anlamda siyasette yüksek lisans ve doktora yaptırttı.. Geçtiğimiz günlerde, bütün partilerin kurultaylarında belirleyici il olan İstanbul'da CHP il başkanlığına, bir başka mensubu Canan Kaftancıoğlu'nu 7 oyla da olsa seçtirmeyi başardı..
Canan Kaftancıoğlu'nun öyle durduk yerde ortaya çıktığını sanmayın.. Tam bir proje ürünü.. Yıllar önce CHP'ye sızma ve parti üzerine hesaplar yapmaya başlayan 10 Aralık Hareketi'nin adayı olarak seçimlere girdi.. 10 Aralık Hareketi'nin CHP'de bir yerlere getirdiği ilk kişi, o dönemler "Hareketin yükselen yıldızı" olarak adlandırılan Oğuz Kağan Salıcı idi.. 10 aralık Hareketi'nin siyasete kazandırdığı Oğuz Kağan Salıcı'nın kendi listesinden il yönetici yaptığı Canan Kaftancıoğlu son seçimde il başkan adayı oldu…
Yani, Canan Kaftancıoğlu'nun adaylığı tesadüfi değil.. 10 Aralık Hareketi'nin projesi.
Canan Kaftancıoğlu'nun il başkanlığını kazanmasından sonra projenin ikinci ayağı Oğuz kağan Salıcı'yı genel başkan yapmak olacak.. Ve artık o aşamaya gelindi..
Yüksek Lisans ve Doktoradan sonra iş geldi profesörlüğe.. Doçentlik kadrosu da Canan Kaftancıoğlu ile tamamlandı…
Bu da, 10 Aralık Hareketi'nin ilmek ilmek işlediği CHP'yi ele geçirme operasyonunda sona geldiğini gösteriyor… Son ilmek; Kemal Kılıçdaroğlu'nun yerine, hareketin yükselen yıldızı Oğuz Kağan Salıcı'yı genel başkanlık koltuğuna oturtmak olacak…