Türk Ordusu'nun Arfin'e düzenlediği Zeytin Dalı Harekatı, Türk Milliyetçileri dışındaki Türk insanının unuttuğu "Kızılelma"yı yeniden anımsattı..
Harekatın en önemli kazanımlarından birisi bence Kızılelma'yı yeniden anımsamamız olacak..
Askerimiz cepheye "Kızılelma"ya gidiyoruz diye güle oynaya koşuyor..
Siyasilerimizin ağızlarından yıllar sonra "Kızılelma" sözcüğünü duyuyoruz..
Televizyonlarda "Kızılelma" anlatılıyor..
Yıllardır Osmanlı ve Abdulhamit hayranlığını yaygınlaştırmak için uğraşan TRT'nin Avaz adlı kanalı "Kızılelma Belgeseli" yayımlıyor..
Türk Milliyetçiliğinin heç bir rengine sıcak bakmayan AHaber, Kızılelma'yı anlatıyor…
Bir Türkçü Turancı olarak bütün bunlar çok memnunum..
Türk insanının sevdasını tazelediği, Türklük düşmanlarının korkularını tavan yaptıran Kızılelma nedir?…
TRT Avaz'daki Kızılelma Belgeselinde aslında Kızılelma güzel özetlenmişti..
"Kızılelma ülküdür, idealdir nereyi fethetti ise Türkler, Kızılelma bir sonraki yere dönüşmüştür" sözleriyle anlatılıyordu Kızılelma..
Doğru bir anlatım aslında..
Kızılelma; on bin yıllık uzun, derin ve engin Türk tarihiyle uçsuz bucaksız bir cooğrafyanın Türk'e çizdiği yazgının adıdır..
Orta Asya'dan, Ötüken'den başlayan tarihsel yolculukta, her zaman farklı bir "Kızılelma" olmuştur..
Kimi zaman Çin, kimi zaman Kafkasya ve kuzey Avrupa..
Oğuz Kağan'ın Kızılelması, Türklüğü bir çatı altında toplamaktı..
Attila'nın Kızılelması Roma ve Batı avrupa'nın tamamını Hun egemenliğine almaktı...
Bilge Kağan'ın Kızılelması, yeniden eski güce ve topraklara kavuşmaktı..
Cengiz Kağan'ın Kızılelması, dünyaya egemen olmaktı..
Hülagu Kağan'ın Kızılelması Ebu Kuteybe ve diğer Emevi katillerin yaptığı 70 bin Türkün katlettikleri Talkan ve Curcan katliamlarının öcünü almaktı..
Fatih'in Kılızelması, Batı Roma'yı fethetmek, böylece Doğu ve Batı Roma'nın hükümdarı olmaktı..
Hepsi de ülkülerini "Kızılelma" sözcüğüyle açıklamışlardı..
Kızılelmaların gerçekleştiğinde ise Turan gerçeklemiş oluyordu..
tarihta 5 kez Turan gerçekleşti..
Türkçülüğün önderlerinden Ziya Gökalp Kızılelma ülküsünü bütün yönleriyle anlatan kitap yazmıştı..
Cumhuriyet döneminde de, Turan ülküsünü sürdüren Türkçüler Turancılar çıkardıkları dergilere kimi zaman Kızılelma adını vermişti..
İşte, Kızılelma, Türk'ün gelecekte olmak istediği hedefleri açıklayan büyük ülkünün taa 5 bin yıl öncesinden konmuş adıdır..
Selam olsun Kızılelmalara..
Selam olsun 10 bin yıldır Kızılelma yolunda yürümeye devam edenlere...
Selam olsun Kızılelma yolunda tanrılaşarak ölümsüzlüğe yürüyenlere…
****************
FETÖ'nün Kızılelma alerjisi
Türk'ün Kızılelması tarih boyunca, Türk düşmanlarının korkulu rüyası, kabusu olmuştur..
Günümüzde de değişen bir şey yok..
Başka coğrafyalardaki savaşları, Türk yurtlarında değişik yörelerine yapılan saldırıları ellerini ovuşturarak izleyenler, Türk ordusunun Afrin'e girmesi ve Türk halkının Kızılelma'yı yeniden anımsamasıyla ateda ateş aldılar..
Fransa gibi, Birleşmiş Milletleri toplantıya çağırmaya kalkanları mı ararsınız..
İçimizdeki düşman FETÖ'nün Kızılelma'ya saldırması mı dersiniz..
Başta Fetöcüler olmak üzere, birden bire barış havarısı kesilenleri mi ararsınız..
Kızılelma'dan rahatsız olanlardan birisi malum terör örgütünün kaçaklarından Emre Uslu adlı hain..
Kaçak hain, sosyal medya paylaşımında Cumhurbaşkanı erdoğan'ın "Kızılelma hedefi"yle ilgili sözleri üzerinden Kızılelma ülküsüne saldırmış..
Kızılelma'yı Enver Paşa üzerinden yıkıcılık olarak lanse etmeye çalışmış..
FETÖ kelamşörü, paylamıyla aslında Kızılelma'yı da, Türk tarihini de, Enver Paşa'yı da tanımadığını ortaya koymuş..
Merd-i Kıpti'nin sirkatini söylediği gibi, ne olduğun açıklamış..
Enver Paşa'nın Kızılelması'nın, Türkistan'ın bağımsızlığı olduğunu bilmeyen kaçak cahil, Basmacı Hareketine Osmanlı'yı yıktırmış..
Enver Paşa ve arkadaşlarının, zaten çökmüş bir devleti ayağa kaldırmak için verdikleri mücadeleyi de görmezden gelmiş..
Hepsinden önemlisi, Emre Uslu ve FETÖ'nün Kızılelma korkusunu net bir şekilde ortaya koymuş…
FETÖ denen ihanet şebekesi, bu paylaşımla, Türklük ve Türk'ün büyük ülküsü Kılızelma düşmanı olduğunu, 15 Temmuz'dan sonra bir kez daha bizlere göstermiş oldu..
*****************
Uğur Mumcu'yu saygıyla!
Doğruları hiç bir koşulda yazmaktan, araştırmaktan tıpkı Necip Hablemitoğlu gibi çekinmeyen Uğur Mumcu'nun katledilmesinin 25'inci yıldönümüydü dün…
O, Uğur Mumcu ki, emperyalizmi, Türkiye'nin içinde bulunduğu koşulları çok iyi değerlendiren güçlü bir yazar, güçlü bir düşünürdü..
Türk Milliyetçiliğinin, türkiye için nasıl vazgeçilmez, hayati bir düşünce olduğunu sık sık dile getiriyordu..
Tıpkı, "Emperyalizmin en büyük korkusu baruttan sonra en tehlikeli buluş saydıkları milliyetçi uyanıştır." ifadesinde olduğu gibi..
Atatürkçülüğü dışlayan her kesime, Türk Milliyetçiliğinin önemini anlatmıştı..
Sol'da Atatürk'ü ve Türk Milliyetçiliğini dışlama anlayışını şu sözlerle eleştirmişti:
"Atatürkçülüğü ve milliyetçiliği yadsıyarak solculuk yapma gafletine düşen sol, Türkiye'de hiçbir zaman başarılı olamamıştır, olamaz da! Türk milliyetçiliği, Türk halkının alın terini yabancı çıkarlara karşı korumak demektir."
Uğur Mumcu'un uyarılara hala geçerli..
Üstelik sadece solcular için değil..
Atatürk'ü dışlayan, senteze, Osmanlıcılığa yönelen ülkücü milliyetçi düşüncedeki kişiler için de geçerli…
Işıklar içinde yatsın..
Yeri Tanrıdağı olsun...