AK Parti’nin içerisinden çıkacağı ifade edilen Ahmet Davutoğlu ile Ali Babacan’ın kurması muhtemel siyasi partileri ile ilgili herkes kendince bir yorumda bulunup bunu da diğer insanlar ile paylaşıyorlar.
Bunu yapar iken de gördükleri yanlışlıkları dile getirip sonrasında ne olmasını istiyor iseler dilek ve temenni olarak da bunu gündeme taşıyorlar.
Aslında getirilen yorumlar ve paylaşımlara bakınca her şeyin ortada olduğunu görüyoruz ve buna da tanıklık ediyoruz.
Peki, AK Parti tabanı ne istiyor? Dilerseniz onu da gündeme getirelim.
AK Parti tabanı öncelikle siyasi partiler yasasının değiştirilmesini istiyor. Bunu değiştirmemek için tüm liderlerin görüş birliğine varmış gibi suskun kalmasına da kızıyorlar.
Taban il başkanlığı sisteminin yanlış olduğunu söylüyor. Herkesin il başkanlığını eline geçirdiğinde tapulu malı gibi davrandığını ve keseri kendine doğru yonttuğunu söylüyor partiye oy veren taban.
İl yönetimine yaşlı kişilerin getirilerek bunlarında kendi menfaatleri için genç nesle değer vermeden hareket ettiklerini, partiden insanların soğumasına neden olduklarını ifade ediyorlar.
Parti tabanı, yakın akrabalar, oğul ve çocuklar, menfaati birlikte paylaşacak durumda olan kişiler arasında sanki el değiştirmeyi sürdürdüğünü belirterek bundan dolayı da duydukları rahatsızlığı dile getiriyorlar.
Aday belirlemede çekilen sıkıntıyı tepkiyi dile getirip ‘bu kadarı da fazla’ diyorlar. Belediye başkan adayı olan kişinin kendi tanıdıklarını listeye yazarak küskünlük oluşturduğunu söylüyorlar.
Taban, AK Parti’nin yolunu kaybettiğini, bürokrasiye getirilen kişilerinde siyasetçileri tarafından tercih edilerek şehre yanlış işler yapan kişilerden oluştuğunu, bürokratların partilinin ve şehrin insanların işini görme yerine, kendilerini iş başına getiren kişilerin işini görür vaziyete geldiklerini, bunun da oy kaybına uğrattığını söylüyor.
Parti tabanı, hiç alakası olmayan bir ilçeden partinin yöneticisini meclis üyesi yaparak şehir merkezinde oturan kişinin ilçeden belediye meclis üyesi olmasının doğru olmadığını ifade ediyor.
Parti tabanı, yönetimin yalnızlaştığını, milletvekillerinin ve bakanlık yapan isimlerin teşkilatlar ile ilgilenmediğini, kendilerine yakın kişileri yönetime getirerek onlar üzerinden her şeyi dizayn ettiklerini ifade ediyor.
Sizin anlayacağınız tabanın sıkıntısı çok büyük. Bunu çözmek de genel merkeze düşüyor. Lakin neden bilinmez uzun zamandır bir derin sessizlik hâkim genel merkezde.
Genel Başkan ve Sayın Cumhurbaşkanının sözlerine bakacak olur iseniz AK Parti’nin hal ve gidişatı acilen düzeltilecek.
Düzeltilmesi gerekiyor da…
Aslında Sayın Cumhurbaşkanı hiç uzağa gitmeden o il veya ilçenin yerel gazetecilerini bir dinlemiş olsa, olup bitenleri onların arşivinden temin ettirip o kentte nelerin olduğunu öğrenmiş olsa sorunu kısa zamanda çözer.
Çünkü bu sıkıntılar sürekli olarak gündeme getirilip gazetelerin sütunlarına kadar iletiliyor. Örneğin ben kendi adıma söyleyebilirim. Bürokraside yaşanan olumsuzluğu ve AK Parti’nin bu bürokrasi yüzünden nasıl kan kaybettiğine dair defalarca yazılar kaleme aldım.
İlgili bakanlıklar ne ilgilendiler. Ne de gereğini yaptılar. Köşe başlarına gelen hısım ve akraba sayesinde olup bitenleri kapattılar, kapatmaya da devam ediyorlar.
Ehliyetsiz ve liyakatsiz insanları yönetici yaparak başarısızlığa zemin hazırlıyorlar.
İşte size örneği. Sayın Cumhurbaşkanımız oturup bir matematik yapar ise şayet, ne demek istediğimiz gerçeği ortaya çıkar.
AK Parti’nin Adana Milletvekili sayısı önce 8’di meclise gönderilen. Bu daha sonra 7’ye, sonrasında 6’ya ve şimdileri ise 5’e düştü.
İddia ediyorum. Bugün bir seçim yapılsa bu yanlış isimlerin yanlış tercihleri yüzünden milletvekili çıkarma sayısı AK Parti’nin 4’e düşer!
Yanlış çok, çözüm yok…
Eğer genel merkezde bunu çözemeyecek noktaya gelir ise artık bu saatten sonra beklenti içinde olmanın da bir anlamı yok…
Son bir hatırlatma…
Parti tabanına sorun olup biteni, onlar zaten size en doğru bilgiyi aktarır. Genel merkezde belirli insanları tutup onlara görev vererek olayı kapatmak istemiyor ise şehirlerde olup bitenleri görüp ve yaşarlar.
Biz yine de olup bitenleri bir şekilde aktarmış olduk…
Hakkımızda hayırlısı…