Aklı çalışan, proje üreten, toplumun içinde saygın kişiliği ile ön plana çıkan isimleri uzaktan izlediğimde ‘hali başka’ diyerek değerlendirip takdir ediyorum.
Bir de aksini davrananlar oluyor elbette…
Mevki ve makam sahibi olmasına karşın ‘itibar edilmekte zorluk çekilen’ tipler var. Bunlara da gülüp geçiyorum, itibar etmediğim gibi ilişkilerimi de bozmadan, kırmadan, dökmeden fazlaca kafa yormadan uzaklaşıyorum.
Son dönemlerde bu tür uzaklaştığım insan sayılı oldukça fazla. Hep gazeteci olarak bizlerden beklenti içerisine girip uyanık davranışlarıyla akılları sıra bizlerin sırtından prim yapmaya çalışanların da ayaklarını bizden uzak tutmak gerektiğine kanaat getirip uzak kalıyoruz.
“Akıllı adamın hali başka” dedim…
Bugün sizlere bir akıllı adam profilinden bahsedeceğim. Bu tür akıllı adamlara Cenab-ı Allah sanırım ‘yürü ya kulum’ diyor birazda.
Yıllarca aktif politika yaparak uğraş verdiği siyasi cenahta dikiş tutturamayan bir isimdi bu akıllı adam…
Baktı ki olmuyor, siyasi cenahını değiştirmedi ama siyaset yaptığı kişileri değiştirdi. Aktif olarak yanında yer alan isimlerden uzaklaşıp kendisine yeni bir ekip kurdu. Eskileri de küstürmeyerek onlarla da yol yürüme kararı aldı. Ancak iki adım geriden gelmek koşulu ile…
Ankara ile siyaset yapmanın kendisine artılar getireceğini hesap etti, gördü ve karar verdi. Çünkü bir yere talip olmasından daha çok kendisine o görevin verilmesi gerekiyordu. Belirli ekiplerin etrafında dolaşır iken kendisini birden Ankara’daki aktif ekibin içinde buldu.
Onların iş ve işlemlerini bir süre yaparak güven kazandı. Sonrasında gün geldi bir yerlere talip olması gerekti. Aniden karar verip bir yerlere talip oldu.
Talip olduğu yere de kendisini getirenlerin istediği ‘bizim dediğimizden çıkmayacaksın’ uyarısını emir olarak telakki etti. Onlar da aktif olarak bir yere getirip bu akıllı adam denilen arkadaşımızı ‘siyaset yapması adına’ yetkili, etkili isim yaptılar.
Peki, ne oldu da bu isimin akıllı adam profiline son günlerde zarar gelmeye başladı.
Ne zaman ki etrafındaki insanların sayısı hısım, akraba, kadın tarafından tanıdık, belirli ırkın mensupları kişilerle çevrilip örülmeye başlanıldı, o vakit siyasi itibarda zedelenme oluştu. Eleştirilerin dozu arttı.
Artmaya da devam ediyor…
Akıllı adam gitti, kendi elini kendi parmağına gözünün içine sokan insan tipi geldi!
Verilen sözün ardı arkası kesilmeyen bir hikâye serüveni ile politika yapmaya başlayan bu akıllı adam adeta halkın gözünde aşağılara doğru çekilmeye başlanıldı.
Adana’da bu tür siyasetçi profilleri de var… Biliniz istedik…
Hoş, bizim bu konudan dolayı bir rahatsızlığımız yok. Lakin etrafımızdaki insanların bu kadar kısa zamanda profil değişikliği göstermesini de doğru bulmadığımız için kaleme almak istedik.
Siz siz olun asla U dönüşü, manevra, trafik kazası yapmayın siyasette!
Yapar iseniz sorunlar yumağının içinde olursunuz, eleştirilirsiniz. Gün gelir gazetelerin sayfalarında eleştiriler ile o akıllı insan tipine ne oldu? Diye soru sorulup yanıt aranmaya başlanır.
Akıllı adamın hali başka…
Bu hali de hiç düşünmüyorduk demeye başladık.
Olayın bir adet gerçek yanı bu…