Her zaman olduğu gibi yerli otomobil konusunda da bir adım geride kaldık.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yerli otomobil yapımı için babayiğit aradı ve bunu da kamuoyuna deklare etti. Adana’dan onlarca zengin yatırımcı var olmasına karşın ses ve seda çıkmadı.
Haliyle babayiğitler başkaca kentlerden çıktı.
Yerli otomobil için harekete geçen irade alt yapı çalışmalarını oluşturmak adına gayret içine girdi.
Bu gayretler yaşanır iken bizim Adana’nın da akil insanları, siyasetçileri, ekonomik değerleriyle ön plana çıkan kitle örgütleri ‘Adana’da yerli otomobil yapımı için her koşul hazır. Adana’da yapın bu otomobillerinizi’ çağrısını yapmaya başladılar.
Ne yazık ki atı alan Üsküdar’ı geçti…
Sermaye, Adana’yı niçin tercih etsin? Sorusuna herkes kendince yanıt verdi. Gelinen noktada Adana’nın bu anlamda alt yapısı mevcut olabilir.
İşin özüne bakacak olur isek gerçekte böyle bir potansiyel de var. Lakin sermaye, aklını ve parasını iyi kullanarak yatırımı yapacağı yeri çoktan seçti! Değişmesi mümkün mü?
Bana göre pek mümkün değil. Bu kentin ekonomisine yön verenlerin de elini çabuk tutmadıklarını, Adana’ya ait bu anlamda bir çalışma yaparak değer üretmediklerini (Her zaman olduğu gibi) ne yazık ki gördük ve yaşadık. Durum böyle olunca da yerli otomobil üretimi için tercih edilecek yer Adana olarak gözükmüyor, buradan bakınca Adana olarak gözükmüyor.
TEMSA’nın tüm alt yapısının Adana’da olduğunu düşünecek olur isek Adana’nın da bu anlamda büyük bir payı kaçırdığını söyleyebiliriz.
Şehir için kafa yormayan, proje üretmeyen, sadece var olan projelerin arkasına takılarak yorum yapmaktan ileri gitmeyen ekonomi yönetimine sahip Adana’nın da bir adım ileriye gitmesini beklemek biraz hayalcilik oluyor.
Kendi adıma Adana’da yerli otomobilin üretiminin yapılacağına inanmıyorum, buradan bakınca bunu da bir hayal olarak görüyorum. İstemek gerekir mi?
Elbette istesinler ama Adana’nın bu anlamda cazip olduğunu anlatmak için trenin kaçtığını ve sermayenin adresinin kafasında şekillendiğini düşünüyorum. Hayal kurmak da güzel…
Hayalle yaşamak da… Üretmek, değer ortaya koymak bireysel olarak herkese ve kurumsal olarak da her kuruma nasip olmayan bir davranış şekli…
Adana’da bu anlamda bir akıl tutulmasının yaşandığını belirterek sözlerimizi noktayı koyalım. Atı alan Üsküdar’ı geçti…