Eylül ayında okulların açılması ile dert yumağı kartopu gibi büyüyerek çoğalırken, koca yaz boyunca ‘uykuya dalan’ yerel yönetimlerin başlattıkları asfalt yenileme çalışmaları ile Adanalılar adeta saç baş yolmaya başladılar!
Trafik arapsaçı gibi âdete şehirde. Kaldırımlar işgal altında, park sorunu ile ‘cambaz gibi’ araçların arasından yürümek zorunda olan yurttaş ‘bu şehrin trafiği ne iş yapar?’ sorusunun sorarak etkili ve yetkili isimlere çağrıda bulunur oldular.
Altın Koza Festivali’nin şehre heyecan katmasını beklerken inanın şahsım adına söylüyorum ‘bu kadar ruhsuz, bu kadar sessiz sedasız geçen ve insanların şehirlerinde bir festivalin olup olmadığını dahi hissetmediği başkaca bir festival görmedim desem’ abartmış olmam.
11 milyon lirayı bulan harcama kaleminin tahsis edildiği festivale kaç lira harcandı? Bunu bilmiyorum ama bu 11 milyon liradan birilerinin nemalandığını hissedebiliyorum. Adana’nın parası bu 11 milyon…
Bir bütçe analizi yaparak bilanço çıkarılıp Adanalılar ile paylaşılabilir mi? Paylaşılabilir ama kimse paylaşmaz! Merak etmeyin.
Yüreğir’in Kışla Mahallesi’ndeki Çamlıca Arsaları konusu geçen haftaya damgasını vurdu. İmara açıldı kıymetli arsalar. Vatandaşa ‘buraya prestijli konutlar yapılacak’ diyerek adeta arazilerinin hangi müteahhitlere verilebileceğinin tavsiyesinin yapıldığı bu uygulama Yüreğir Belediyesi’nin başını ağrıtacak gibi…
Konu Yüreğir’de açılmış iken Yüreğir Belediyesi’nin işçileri kendilerine verilen zamdan memnun değiller. Memurlara verilen zammın kendilerine verilmediğini belirterek isyan etseler de işlerinden olma korkusu ile susuyorlar!
Her zaman söylüyorum. Yüreğir Belediyesi’nde çalışanların önüne bir sandık konulsa ve oylama yapılsa, mevcut başkan en düşük oyu buradan alır! Bunu söyleyince ‘olur mu?’ diyerek başlayan tepkilerle karşı çıkıyorlar ama durum böyle…
Yüreğir’in Tosun Paşa’sı var… Halleder Tosun Paşa… Ama bu kez işler sarpa sarma noktasına doğru ilerliyor. Dikkat çekelim istedim. Önümüzdeki günlerde Tosun Paşamızın uygulamalarından kesitler sunacağımızı da bu vesile ile belirtmiş olalım.
Seyhan’da Başkan Akif Bey beklentilerin üstünde bir performans ile çalışıyor. Kendi adıma Akif Beyin bu kadar sorumluluğu alarak belediyecilik yapabileceğine ilk seçildiği günlerde ihtimal vermiyordum. Açılış, tören, temel atma, ödüller derken vallahi iyi gidiyor. Ümit ederim ki daha iyi hizmetlere imza atarlar.
Çukurova’da Soner Çetin’in hizmetlerinin ‘kopyalanmasına’ sürekli tanıklık ediyoruz. Kopyalanırken biraz üzerinde oynayarak değişiklik yapmak istiyor diğer belediyeler, hatta merkezi yönetim…
Ama ellerine yüzlerine bulaştırıp aslına uygun halde proje üretemiyorlar. Hep söylerim, hiçbir şeyin fotokopisi aslı gibi olmaz… Çetin’in hal ve gidişatı mükemmel…
Sarıçam’da Bilal Uludağ’ın parti içerisinde yükselişini, değer bulmasını, genel merkez bazında da takdirle karşılanmasına tanıklık ediyoruz. Kent adına ‘Adana’nın kalbi olan Sarıçam’a’ çok iyi bakıyor. Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olarak ismi açıklanır ise piyasada isimleri dolaşan insanlara yüz kat fark atacak kadar yöneticilik örneği gösterdiğini söyleyebilirim. Sarıçam Belediyesi’ni ben mevcut temposunun da üzerinde hizmetler üreten belediye olarak görüyorum.
Mimarlar Odası’na da bir çift kelamımız olacak. Hatta tüm TMMOB bileşenlerine. Uğur Mumcu Meydanı’ndaki Mumcu’nun isminin yazılı olduğu bölgede bir anıt çalışmasının yapılmasını günlerdir bu sütunlardan dile getirdik. Yaptık, yapıyoruz diyerek yola çıktılar ama ortada sonuç yok. Ya yapacaksınız, ya da yapmayacaksınız. Lafla peynir gemisi yürümez…
Meclisler toplandı ve ağırlıklı olarak imar maddeleri ile mesaisini tamamladı. Kent adına alınan önemli kararlar var mı?
Şahısları memnun eden kararlardan kent adına memnuniyet verici kararlar almaya sıra gelmedi.
Gelişmeleri takip etmek bize düşsün. İyi haftalar dileğiyle…