Temmuz ayının sıcaklığında Adana’da işlerinden dolayı bulunmak zorunda olanlar hariç herkes denize, yaylalara kaçtı…
Sıcağı çekenler yine çalışanlar ve garibanlar…
Hal böyle olunca da Adana’da bütün olup bitenleri yakından takip etmek zorunda kalanlar da bu kesim oluyor.
Ülke genelindeki tüm belediyelerin işçi çıkarmaları gibi Adana Büyükşehir Belediyesi’nin de işçi çıkarımı aralıksız sürüyor. Son olarak Cuma günü Beldetaş ve Ulaşım A.Ş’den işçi çıkarımı gerçekleşti.
Sayılarının da 300 civarında olduğu ifade ediliyor. Bu çıkarıma ait tebligatlar da önce cep telefonlarına mesajla bildirilip sonrasında da tebligatlar yapılıyor.
Asıl sayısı fazla olan işçi çıkarımının borçlanma yetkisine meclisin vereceği tepkiden sonra oluşması bekleniliyor. Yani dananın kuyruğu o vakit kopacak.
Büyükşehir Belediyesi’nin meclisini yakından takip ettiğim için açık ve net söyleyebilirim ki, AK Parti ve MHP’nin meclis üyeleri daha şimdiden borçlanmaya ‘HAYIR’ diyebilmek adına tedbirlerini almış gözüküyorlar. Başkan Zeydan Karalar Bey her defasında ortamı yumuşatacak eylem ve konuşmalarını mecliste sürdürmüş olsa da görünen odur ki bu borçlanmaya bu şekliyle meclis hayır diyecek.
Her şey borçlanmaya bağlı ise bu borçlanma bu meclisten çıkmayacak. Dolayısıyla Büyükşehir Belediyesi’nin işçi çıkarımı da bu hayır oylamasından sonra artan bir hızıyla devam edecek.
Memlekette memur olmak varmış!
Kimsenin memura bir şey dediği yok, diyebildiği ise hiç yok…
En kötüsü bir yerden alıp başka yere verebiliyorsun. Eline sağlık diyemiyorsun…
Olan yine gariban işçiye oluyor.
Önceki gün Yüreğir’deki CHP’nin mahalle temsilcisi olan arkadaşımızın kahvehanesinin önünde arkadaşlar ile oturur iken Büyükşehir Belediyesi’nde çalışan ve yolları temizleyen bir arkadaş üzerindeki belediye kıyafeti ile yanımıza geldi.
‘Sen gazetecisin ağabey bilirsin, bizi de mi çıkaracaklar?’ diye bana sordu.
Bende kendine ‘üzerindeki elbise senin ne iş yaptığını zaten gösteriyor. Çıkarılacak olanlar o elbiseyi hiç giymeden bankadan maaş alanlar’ dedim.
‘İnşallah ağabey, ama inanın korkuyorum. Yolları temizliyorum. Ekmek için yapıyorum. Çıkarır iseler ne yaparım?’ diye cümleleri zor kurdu ve gözleri doldu.
Bu örneği niçin veriyorum. Şayet çıkarılanlar arasında bu tür insanlar var ise çok yazık…
Bu hakkaniyetsizliğe ne kul, ne de Allah razı olur. Her insanın ahirette söyleyebileceği iki çift kelamı olmalı…
Yani kimsenin ekmeği ile oynanmamalı…
Her şey borçlanmaya bağlı dedik. Ağustos ayı meclis oturumlarında sanırım dananın kuyruğu kopacak. Yoksa bu işin hiç mi hiç tadı yok…