Çukurova İlçesi’nde ‘Sosyete Pazarı’nda yoğun bir Cumartesi günü belediyenin anons aracı ile Soner Çetin’in hanımlara karanfil dağıtacağının anonsu yapılır iken insanlar alışverişlerini yapıyordu. Her şey normaldi o ana kadar.
Normal olmayan şeyler de vardı elbette. Koca seçim otobüsünün sesini o kadar çok açarak müzik çalınıyordu ki sesin şiddetinden yer titriyordu!
14 Nisan Sevgililer Günü’ne hitap eden şarkıları ve Adana’yı ön plana çıkaran sözlerle bestelenen eserleri yüksek ses tonundan insanlara dinleten görevliler, 14 Şubat Sevgililer Günü’ne özel Başkan Soner Çetin’in kendi ağzından küçük bir mesajını sözlü olarak müzikten ‘ES’ verip halka dinletmeyi düşünememişlerdi!
Olur, böyle küçük aksaklıklar diyelim ve gelelim karanfil meselesine…
Soner Çetin’in Çukurova’daki hizmetlerinden insanlar oldukça memnun. Sosyete Pazarı’nın giriş kapısının önünden başlayarak pazarın içerisine doğru ilerleyerek tanıdığım veya tanımadığım gördüğüm kişilere ‘Soner Çetin’i’ sordum. Nasıl bir belediye başkanı? Memnun musunuz? Dedim.
45 yaşlarındaki bir Bayan ‘Gelsin yakasına yapışacağım!’ dediğinde merak edip ‘hayırdır’ çektim ve sordum.
‘Yakasına yapışacak önemli bir konu var mı?’
‘Yakasına yapışıp öpeceğim’ dedi.
Ve öyle de oldu. Önce alkış, sonra sarılma ve öpme yarışı, ardından da dağıttığı karanfili almak ve fotoğraf çektirme yarışı…
Çetin bu arada mutluydu. Emeklerinin karşılığını aldığını düşünüyor ve mutlu olan halkının da sevgisiyle yeşeriyordu.
Sosyete Pazarı’nı dolaşmaya başladım. Pazarın giriş yerinin yiyecek ve içecek satıcıları tarafından işgal edildiğini gördüm. İnsanların adım atmakta zorlandığı bu giriş alanında bence yiyecek, içecek satıcılarının olmaması gerekiyor. Bu insanların bir yerde toplu olarak konuşlanması gerekiyor. Çok çirkin görüntü olmuş. Giriş kapısında döner tezgahı olur mu?
Yerler kağıt ve naylon poşet parçalarından geçilmiyor. Bir çocuk içerisinde ve üzerinde tavuk dönerin artığının yağları bulunan poşete basarak kaydı. Allah esirgedi.
Sayın Soner Çetin’in Pazar girişini rahatlatması gerekiyor. Panayır alanı gibi olmuş orası…
İlerledikçe esnafın tezgahlarını sergiledikleri alanlara doğru ulaştım. Ucuza satın alabilecekleri malı seçerek beğenen insanların güvenliklerinin nasıl sağlandığını, hırsızın, cepçilerin nasıl izlenip yakalandığını merak ettim.
Kapıda bir mıntıka karakoluna ait polis aracı vardı. Resmi birkaç polis memuru ve iki tane de sivil polis gördüm.
Aracın içinde oturup ara sıra dışarı çıkarak aracın etrafında tur atıyorlardı. Demek ki asayişi böyle sağlıyorlar diye düşündüm.
24 saat güvenlik kamerası ile izlenen yer ama yine de o izdihamda her şey olabilir. Görevlilerin içeride dolaşmaları gerekiyor.
İşte küçük böyle tespitlerden bulunur iken Soner Çetin’in karanfil dağıtıp sevgi kazandığı o anlara tanıklık edince önemli bir yorumu da yaparak oradan ayrılmak durumunda kaldı.
‘Keşke bu görüntülere diğer belediye başkanları da nail olsalar…’