Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar’ın kendisinden önceki dönemi yöneten Hüseyin Sözlü’yü muhatap alan suçlamalarına yönelik televizyon ekranına çıkarak suçlamalara yanıt veren eski başkan Hüseyin Sözlü’yü dikkatle izledim ekranda.
Karalar’ın ASKİ’nin ve belediyenin iyi yönetilmediğine ait suçlamalarına belge gösterip ‘hodri meydan’ çekerek yanıt veren Hüseyin Sözlü, Karalar’ı yeri geldi yalancılıkla suçladı. Yeri geldi müfteri ilan etti. ‘Çık karşıma her yerde tartışılım’ dedi.
İçi boş olmakla, soyadı gibi Karalar ifadesinden hareketle herkesi karaladığını belirterek alay etti.
Türk Sinemasının kalleş rollerinde oynayan ismine benzeterek yaptığı yakıştırmalar oldu.
Öncelikle bu ifadelere katılmadığımı peşinen beyan edeyim. Rakibinizle alay ederek mücadele etmek doğru değil. Türk Sinemasının kalleş rolünü üstlenen, kötü adam rollerini üstlenen insanlara rakibinizi benzetmek siyasi rekabete sığmaz. Bence Sayın Sözlü bu konuda doğru ifade kullanmadı.
Sözlü’nün benzettiği isim Karalar için ‘Süheyl Eğriboz’du… Onu da dipnot olarak verilim.
ASKİ’nin kazanç elde eden bir müessese olmadığını, hizmet ürettiğini ve Karalar’ın ekmek fiyatlarına zam yaptığını, araç sayısını azaltarak ulaşımda araçları trafikten çektiğini, 2 bin 600 kişiyi işetn çıkardığını söyledi.
Sizin anlayacağınız Uğur Dündar’ın programında ne konuşuldu ise onun VTR’sini izleten Sözlü hepsine bir yanıt verdi.
Bu yanıtları verir iken de bence kibarlığı elden bırakıp sözlerini frenlemeden ekrandan tüm izleyicilere aktarmış oldu.
Sözlü’nün bu konuşmasından ‘fanatik Sözlü taraftarları ile partilileri, işten çıkarılanlar’ mutlu olabilir.
Ama tartışma ve iddialara yanıt verme üslubu açısından her iki tarafı da bilmeyen tanımayan insanlar adına üzücü bir konuşma şekli oldu.
Konuştuklarınız ne kadar doğru olsa dahi, sözlerin ifade tarzındaki şekil yüzünden anlatmak istediklerinizin amacına ulaşamadığına şahit olabilirsiniz.
Benim bu ekran başından izlediğim Hüseyin Sözlü’ye yönelik getireceğim eleştirim olabilir. Elbette yöneticilik konusunu, nerede nasıl davranmak durumunda kaldıklarını irdeleyecek kadar elimde belge ve bilgi olmadığı için olup bitenleri her iki tarafın aktardığı kadarıyla yazıyor, okuyucularımıza duyuruyoruz. Yani görevimizi yapıyoruz.
İki gün önce bir yazı kaleme alıp Hüseyin Sözlü’nün programını dikkatle takip edeceğimi ifade etmiştim.
Ve dikkatle takip ederek programı izledim.
Bence ortaya çıkan sonuç yukarıda bahsettiğim ağırlıkta oldu.
Yediğöze’ye açıklık getirdi. ASKİ’nin açtığı kuyuların kapatılmasına yönelik cevapları oldu. Karalar’ın belediye başkanlığını, Makine Mühendisliğini bilmediğini söyledi Sayın Sözlü. Sözleşmeli personel dâhil işten çıkardığı kişiler ile belediyeyi zarara uğrattığından bahsetti.
Bütün bunlar iddialara yanıttı..
Sözlü’de yanıtını verdi ve ekran başında kendisini izleyenlere ‘nasıl bir profil çizdi?’ sorusuna ben yanıt aramak istemiyorum. Bu yanıtı sanırım izleyiciler vermiştir diyelim ve artık tartışmaların böyle farklı zeminlerde değil de karşı karşıya gelerek yapılmasının doğru bir yöntem olacağını düşündüğümü belirterek bugünlük bu kadar diyelim…