MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olarak Hüseyin Sözlü’ye ‘yola devam’ iznini vermesinden sonra Adana siyasetinde dengeler alt üst oldu.
Ak Parti’de derin bir sessizlik belirdi biranda.
Kimse ne olacağını bilmiyor. İttifak gerçekleşir mi? Gerçekleşir ise MHP’nin adayı ile mi yola devam kararı çıkar? Yoksa Ak Parti kendi adayını çıkarıp MHP mi Ak Parti’ye destek verir? Bütün bu soruların yanıtı yok aslında.
Bulmaca gibi…
Herkes birbirine sormaya başladı. Bu arada Ak Partililer ihtiyatlı davranıp MHP’yi de küstürmek, gücendirmek istemiyor. Durum böyle olunca ortaya çıkan sonuç kocaman bir belirsizlik vallahi…
Önceki gün belediye başkan adayı olmak için yola çıkan ve uzun bir zamandır uğraş veren bir ilçe siyasetçisi ile görüştüm. İttifak konusunun yerel seçimde yapılacak olma endişesini taşıdığı için ‘eğer yerelde böyle bir ittifak gerçekleşir ise yazık ederler’ diyerek yorumda bulundu.
Adana’nın ilçelerinde Ak Parti’nin sayısal üstünlüğe sahip olduğunu ifade eden bu siyasi aday kardeşimiz, ‘hazır Ak Parti alabileceği ilçeleri de götürüp MHP’ye ikram eder’ yorumuyla ittifakın yerelde yapılmasının Adana’ya zarar vereceğini söyledi.
Elbette bu görüş o arkadaşımızın görüşü…
Bugün MHP’nin 8 ilçe belediyesindeki yerel iktidarı mevcut. Bu 8 ilçeden bugün seçim yapılmış olsa kazanabilecekleri ilçe sayısı kaçtır diye bana sormuş olsanız ben 2 ya da 3 derim. Yani 3’ü geçmez.
Böyle bir profil var iken ortada seçim ittifakı sonuç olarak neyi getirir onu da varın siz hesap edin.
Genel seçimlerden önce Kanal A Televizyonu’ndaki yorumlarımda hep şunu söyledim.
‘Yerel seçimlerde bir şekilde ittifak yapılacak. Bu ittifak parti bazında olursa olur. Olmaz ise de halk bazında olur. Tıpkı Hüseyin Sözlü’nün geçen seçim döneminde adaylığında CHP adayı ile Ak Parti adayının parti tabanında karşılık bulamamasından kaynaklı o partilerin tabanındaki seçmenin MHP adayı Sözlü’ye kayışı gibi bu dönemde yine kayışlar söz konusu olur’ dedim.
Benim bu yorumuma katılmayanlar oldu elbette. Başta program partnerim olan sevgili İlhan Geyik olmak üzere benim görüşeme katılmayanlara da hep şunu söyledim.
‘Ak Parti, bugüne kadar Büyükşehir Belediye Başkanlığını kazanmak istemez gibi hep yüksek tondan aday bulup halkın önüne getirip dayattı. Büyükşehir Belediyesi’nin adayının kim olacağına karar veren etkili isim belliydi. Bu isme götürüp şu ismi aday yapalım diye diretenlere o karar veren merci de sıcak bakınca ortaya düşük profilli adaylar çıktı. Veya o yorumu düşük profilli demeyelim de halkın çok tasvip edeceği aday profili ortaya çıkamadı. Bu bir handikaptı. Dolayısıyla aynı hataya tekrar düşer ise Ak Parti, Büyükşehir Belediyesi’ni yeniden kazanmak yine hayal olur’
Aday belirleyenler belli aslında…
Aday belirleyenlere adayı götürüp dayatanlar da belli…
Bugün gelinen noktada durum biraz faklı aslında…
Seçim ittifakı yapılması demek, seçimin CHP’den koparılıp alınması demek anlamına geliyor şu ortamda Adana için yerel seçimin değerlendirilmesi… Yani CHP’ye hiçbir şekilde imkân tanımamak anlamına geliyor.
Bu nedenledir ki bu dönem partilerin adayları çok ama çok önemli…
İYİ Parti’nin belediye başkan adaylarının kimler olacağı, İYİ Parti’nin bir şekilde CHP adaylarına destek verip vermeyeceği de önemli…
Yani siyasette her zaman iki kere iki dört etmiyor…
İyi hesap yapan da kazanıyor.
Bize de yorum yapmak ve siyasete ciddi bir şekilde izlemek düşüyor.