Halkın ucuz gıda ihtiyaçlarını temin etmeye çalıştıkları Pazar yerlerinde denetimin yapılmadığını görüyorum, yaşıyorum.
Bu denetim en fazla fiyatlar konusunda yapılmıyor. Bir Pazar yerinde aynı meyve veya sebzenin fiyatı ile bir başka pazardaki fiyatı birbirini tutmuyor. Satıcıya soracak olursanız malın sınıfı başka, kalitesi aynı değil diyerek mazeret getiriyor.
Fiyatları denetleyecek olan kimdir? Kimlerdir?
Sizin anlayacağınız Pazar yerlerinde fiyat konusunu ayarlayan bir gizli el var gibi...
Pazarcılık yapan isimlerin büyük bir kısmı da yevmiye usulü ile çalışan kişiler. Yani birilerinin ürünlerini birileri adına satan gündelikçiler.
Durum böyle olunca komisyoncudan mal çıkıp Pazar yerine gelene kadar fiyat ayarlamasını da semtlere göre, mahallelerin ekonomik durumlarına göre bu isimler ayarlıyorlar.
Bunun bir denetimi olmalı.
İkinci denetim yoksunluğu veya yetersizliği de Pazar yerlerinin kuruluşu ve işleyişi konusunda. Bu konuda da ciddi bir denetimsizlik var.
Gün boyunca belediye yetkilileri ellerinde rüsum makbuzları ile dolaşarak alacakları parayı biliyorlar.
Pazar yerlerine özel güvenlik elemanları tahsis etmişler. Bu elemanlar da Allah’a emanet…
Özellikle bayanların Pazar alışverişi yaptığı kentimizde rahat bir alışveriş yapma imkânı gerek pazarın kuruluş şekli gerekse de işleyişi açısından çok yeterli değil.
Sizin anlayacağınız Pazar yerlerinin ciddi bir denetime ihtiyacı var.
Yerel siyaset yapan isimler bugünlerde milletvekili adayları ile birlikte Pazar yerlerini de dolaşacaklar. Onlara buradan bir çağrımız olsun.
Bir gün Pazar sepetinizi yanınıza alarak şu semt pazarlarını bir dolaşarak orada nelerin yaşadıklarını gözlerinizle görün.
Yoksa denetimini bıraktığınız amirleriniz olup bitenleri göremez. Vatandaşın rahatlığı sizin rahatlığınız demektir…
İyi Pazarlar olsun…