Zamanın birinde kurbağalar bir yarış düzenlemiş. Hedef çok yüksek bir kulenin tepesine çıkmakmış. Bir sürü kurbağa da arkadaşlarını seyretmek için toplanmış ve yarış başlamış.
Gerçekte seyirciler arasında hiç biri yarışmacıların kulenin tepesine çıkabileceğine inanmıyormuş. Sadece şu sesler duyulabiliyormuş. ‘Zavallılar, hiç bir zaman başaramayacaklar’.
Yarışmaya başlayan kurbağalar kulenin tepesine ulaşmayınca teker taker yarışı bırakmaya başlamışlar. İçlerinden sadece bir tanesi inatla ve yılmadan kuleye tırmanmaya çalışıyormuş. Seyirciler bağırmaya devam ediyormuş. ‘Zavallılar, hiç bir zaman başaramayacaklar’.
Sonunda o azimle tırmanmaya çalışan kurbağa hariç, hepsinin ümitleri kırılmış ve bırakmışlar. Ama kalan son kurbağa büyük bir gayret göstererek kulenin tepesine çıkmayı başarmış. Diğerleri şaşkınlık içerisinde bu işi nasıl başardığını öğrenmek istemişler. Bir kurbağa ona yaklaşmış ve sormuş: ‘Bu işi nasıl başardın?’ diye.
Kurbağa cevap vermemiş. Bir daha sormuşlar, yine cevap vermemiş.
İşte o zaman anlamışlar ki kurbağa sağırmış ve ne seyircilerin olumsuz konuşmalarını ne de hayıflanmalarını duymamış. Yarış boyunca sadece ve sadece hedefine odaklanmış.
Bazen dünyanın geri kalanını değil, sadece kendini dinleyebilmeli insan. Her zaman etrafınızda sizi eleştiren, boşa kürek çektiğinizi söyleyen, çabalarınızla dalga geçen, başaramayacağımıza inanan insanlar olacaktır. Siz siz olun o kurbağa gibi hedeflerinize ulaşamayacağınızı ya da hayallerinizi gerçekleştiremeyeceğinizi söyleyen kişilere karşı sağır kalın. Kendinizi başarıya odaklayın ve her durumda olumlu düşünün.
Wally Almos’un da belirttiği gibi ‘Kaç kişinin yapılamaz dediği ya da daha önce kaç kişinin denediği önemli değildir. Ne yapıyor olursanız olun, bunun sizin ilk girişiminiz olduğunu fark edin’.