Dürüst olmak zor bir şey mi? Evet, biraz zor gibi…
Çünkü dürüst, özü ve sözü bir olandır. Olanı olduğu gibi yansıtmaktır. Dürüstlük, bütün iyiliklerin, güzelliklerin ve hayırların temeli değil mi?
*
Dürüst olan sorumlu davranır. Sorumlu olan, yalan söylemez, yaptığı işte hile yapmaz, çalmaz ve çaldırmaz. Çaldırmaz diyorum, çünkü çalanı görüp ona göz yummakta çalmak gibi degil mi?
Zaten sorumlu davranabilmektir dürüstlük. Hayata samimi ve doğru bakmaktır dürüstlük. Kişisel çıkarlarını toplumun çıkarlarının önüne geçirmek dürüstlük değildir. Dürüstlük korkusuzca, kendi hakkı yanında toplumun hakkını da korumaktır.
*
Dürüst olan şunu bilmeli ki, belki kısa vadede kaybetse bile, uzun vadede kazanan olur.
Ne denir? “Doğrunun yardımcısı Allah’tır”, “Doğru duvar yıkılmaz”
Buradan da anlaşılacağı gibi dürüstlük ve doğruluk bir ölçüdür. Doğruluk ve dürüstlük bir yol haritasıdır.
*
İşte bu yol sizi doğruluk iyiliğe götürür, Yolunuz yalan ise buda sizi kötülüğe doğru yol aldırır. İnsan yaratılış icabı hatadan korunmuş değildir, zaten bunun için tövbe ve istiğfar vardır. Hayat, düz, eğri, iniş ve çıkışlarla doludur. Bu yüzden davranışlarımıza dikkat etmemiz lazım. Bundan dolayıdır ki, toplumda söz ve mevki sahibi olanların halk tarafından da yanlış anlaşılmaması için herkesten daha dikkatli olmalıdırlar.
*
Doğruluk, dürüstlük; manevi bir sorumluluktur. Bundan dolayı en iyi arkadaşımız olması lazım. Bu arkadaş yanınızda olursa her zaman rahat olursunuz.
Ne derler?
Yastığa başını koyduğun zaman rahat uyuyabiliyor musun? Unutulmasın ki, doğruluk dost kapısıdır. Çünkü doğru olanı herkes dost bilir. Bundan dolayı ona koşar.
Kalın sağlıcakla.