CHP'nin Muharrem İnce'yi kendi cumhurbaşkanı adayı çıkarmasına karşın, bazı CHP'lilerde İP ve Meral Akşener aşkı tam gaz sürüyor..
Sosyal medyada, kendi parti ve adaylarından çok İP ve Meral Akşener için kulis yapıyorlar..
Sık sık sosyal medya hesaplarımdan bana ulaşıp İP ve Meral Akşener propagandası yapan CHP'li (ya da öyle görünen) dostlara, "Kendi partiniz ve adayınız için niye oy istemiyorsunuz, onların propagandasını yapmıyorsunuz" diye sorunca hep aynı yanıtı aldım..
"CHP'nin ittifak yaptığı her parti başımızın tacı.."
Ancak, bu yanıtta bile bir tuhaflık var..
Bir gerçeği saklama durumu var..
Bu gerekçe ile sosyal medyada İP ve Meral Akşener propagandası yapanlar; 4 benzemez ittifakının diğer 2 partisi için en küçük bir destek paylaşımı bile yapmıyorlar..
Hadi Demokrat Parti'yi saymadık, ama, benzemezler ittifakının diğer cumhurbaşkanı adayı Temel Karamollaoğlu ve Saadet Partisi hakkında, ittifak adına oy istendiğine henüz tanık olmadım..
Günlerdir, Muharrem İnce ve CHP yerine İP ve Meral Akşener için oy isteyen ve bir 40 gün daha oy isteyecek olan bu "CHP'liler" 24 Haziran gecesi büyük bir hayal kırıklığına uğrayacaklar..
Tıpkı bundan önceki seçimlerde olduğu gibi..
Zira, bu tür oy avcılarını daha önce de görmüştük..
Geçmişte de başka başka adaylar ve partilere oy isteyenlerle ilgili düşünceme gelince…
Partileri yerine başka bir parti ve adaya oy isteyen ve kendilerini CHP'li olarak tanıtanların en azından büyük bölümünün CHP'li olduğunu sanmıyorum..
Zira bazılar kişileri, geçmiş seçimlerden anımsıyorum..
O zamanlar da, yine CHP yerine CHP'li yurttaşlar olarak başka parti ve adaylara oy istiyorlardı..
Seçimlerden sonra, o destek verdikleri parti ve adayın adlını bir daha ağızlarına almıyorlardı…
******************
MHP ve Bahçeli'ye saldırının nedeni
MHP ve lideri Devlet Bahçeli'ye yapılan saldırılar yeni değil..
O saldırıları yapanların geçmişte de hem de bazıları MHP üyesiyken yaptıklarını unutmadık..
MHP ve Bahçeli'ye saldırılar sanmayın ki iyi niyetli, Türkiye'nin geleceğini düşünenlerin ülke sevdasıyla yapılıyor...
Bugün, Bahçeli ve MHP'yi saldıranlar inkar etse de arşivler ortada..
Saldırılarını ne zaman, nereden başladığını biliyoruz..
Saldırıların başlangıcı 31 Mart 2011 tarihine gidiyor..
Kaç kişi anımsayacak bilmiyorum ama, o gün MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bugün teröristbaşı olduğu belgelenen Fetullah Gülen'den faaliyetlerini durdurmasını istemişti..
İşte bu saldırı Bahçeli ve MHP'ye saldırının fitilini ateşlemişti..
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin teröristbaşı Fetullah Gülen'e faaliyetlerini durdurmasına yönelik çağrısından 27 gün sonra MHP'nin üst düzey 10 yöneticisinin kasetleri yayınlanmaya başlamıştı..
Gelin, tarih tarih anımsayalım:
29 Nisan 2011: Zaman gazetesi yazarı Bülent Korucu; "MHP'de istifa depremi" başlıklı köşe yazısında; "Doğruysa, yeni kasetler Devlet Bahçeli'ye baş etmekte zorlanacağı gaileler açabilir" ifadelerini kullandı, Devlet Bahçeli'yi tehdit etti..
5 Mayıs 2011: Zaman yazarı Mümtazer Türköner; Devlet Bahçeli'yi hedef aldı ve "Sivri dişlerini açmış avını parçalamaya hazırlanan veya başını gökte yükselen Ay'a kaldırmış kurt figürü, Bahçeli'nin öfkesini yansıtıyor" iddiasında bulundu..
10 Mayıs 2011: Zaman gazetesi; terörist başı FETÖ/PDY lideri Fetullah Gülen'in açıklamalarını manşete taşıdı. Gülen, Devlet Bahçeli'ye; "Yumruk sallayana yumruk sallamayız" dedi..
8 Mayıs 2011: MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "MHP zayıflarsa, alçaklar keyiflenecektir. Son dönemde üzerimizde oyunlar oynanmaktadır. Okyanus ötesinden kumandalı internet siteleri, fitne tohumlarını saçmaktadır" dedi…
11 Mayıs 2011: CHP Parti Meclisi (PM) üyesi Dr. Muhammed Çakmak, Zaman gazetesine açıklamalarda bulundu. Çakmak, Devlet Bahçeli'yi hedef aldı ve terörist başı Fetullah Gülen’e sahip çıkarak, “Elinde belge olmadan Gülen'e iftira atan, yüzyılın müfterisidir" iddiasında bulundu...
12 Mayıs 2011: Zaman gazetesi yazarı Mümtazer Türköne’nin köşe yazısında; "Devlet Bahçeli'nin tarihî sorumluluğu, kendisini inancına, davasına adamış olanların önünü açmaktan ibaret. Bunun için istifa etmesi yeterli” dedi ve Bahçeli’yi hedef aldı…
13 Mayıs 2011: Zaman Gazetesi Yazarı Bülent Korucu köşe yazısında; "Gelişmeler maalesef beni doğruladı (...) Mühendisleri bilmem ama bu millet zor affediyor, benden söylemesi. İnanmıyorsa ANAP ve DYP'nin 2007 seçiminde yaşadıklarına baksın" iddiasında bulundu…
16 Mayıs 2011: Zaman gazetesi yazarı Ali Ünal, köşe yazısında; "MHP "ülkü"sünü intihara sürükleyen Bahçeli, bu intiharı üzerine yükleyeceği birini aradığı gibi, esasen Hocaefendi'ye bilerek düşmanlık etmektedir" iddiasında bulundu. Ali Ünal da, Devlet Bahçeli’yi hedef aldı..
Bu açıklamaların gerekçeleri ve içerikleri, bugünkü saldırıların da gerekçeleridir..
İşin tuhafı, o tarihten bu yana çeşitli siyasal maskelerle MHP ve Bahçeli'ye saldıranların ifadeleri bile saldırıyı başlatanlarla aynı içerikte..
Bugünkü saldırıları anlamak için geçmişte FETÖ'nün MHP ve Devlet Bahçeli'ye açtığı haçlı savaşını ve terör eylemlerini iyi okumak lazım..
Zaman'ın ülkücülükten devşirdiği Mümtaz'er Türköne, Bahçeli'nin istifa etmesinin yeterli olacağını vurgulamış, birilerinin önünü açmasını istemişti..
Kimin işaret edildiği artık meçhulümüz değil..
Bülent Korucu, Devlet Bahçeli'nin başetmekte zorlanacağı gailelerle karşılaşabilir sözü, o günden bu yana devam eden saldırıları, oyunları, tezgahların adresini net bir şekilde gösteriyor..
Boşa çıkan her gaileden sonra yeni bir gaile planlıyorlar..
Bugünlerde MHP ve Bahçeli'ye yönelik olarak ittifaklı ittifaksız yapılan saldırıları dinlerken okurken, geçmişte FETÖ'nün sözcülerinin saldırılarını aklınıza getirerek dinleyin..
***************
Seçim kaybedenlerden yararlanılmalı
MHP, 24 Haziran'da zorlu bir seçim süreci yaşayacak..
Bu kez hem seçim propafgandasını yürütecek, hem de 4 Benzemez İttifakı'ndan yönelecek saldırıları göğüsleyecek..
İşi çok zor..
Seçimleri kazanmak için gece gündüz çalışmanın yanında, geçmişte başarısız olanların deneyimlerinden de yararlanmak lazım..
Onları dinleyip, seçimlerdean başarıyla çıkmakm için neleri yapmamak gerektiği konusunda fikir sahibi olmak mümkün..
MHP'nin elinde bu tür kişilerden çokca var..
Bunların başında da, geçmişte Tosya Belediye Başkanı olan, şimdilerde MİS'in Sekreteri Mehmet Oruçöz geliyor..
Ben, MHP yönetiminin yerinde olsam, Mehmet Oruçöz'ü Adana'ya çağırır, Belediye başkanı iken ve MİS sekreteri olarak yaptıklarını anlatmasını isterdim..
Tosya gibi bir yerde seçim kaybeden bir siyasetçinin anlatacağı çok şey olsa gerek..
Yaptıkları, yapacakları, pişmanlıkları..
Burda seçim anılarını anlatmanın dışında ASKİ'de falan geçici olarak görevlendirilebilir..
Hem böylece, vatandaşın cebri değiştirilen su sayaçlarından gelen gelirlerin, eşe dosta dağıtılması için bizzat yerinden dağıtma olanağı doğar..
Bu arada, o dağıtımlar için telefon parasından da kurtulunmuş olur..
MİS gibi olmaz mı, MHP'li yönetici dostlar!…
***************
Gülerce ile İnce'ye vurmak!
Her devirde gündemde kalmasıyla bildiğimiz Hüseyin Gülerce yine piyasa çıkmış..
Gülerce'nin yeni hedefi CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem ince..
Gülerce'ye göre, Muharrem İnce vefasız bir adam ve Türkiye'ye cumhurbaşkanı olamaz..
Hüseyin Gülerce ile Muharrem İnce'nin tanışıklığı 1988-89 yıllarına gidiyormuş..
İnce'nin önce Yalova Lisesi'nde öğretmenliğini yapmış, sonra sahibi olduğu özel dersahanede öğretmen olarak yanında çalıştırmış..
Hüseyin Gülerce'ye göre, Muharrem İnce, 2014 yerel seçimlerinde FETÖ'nün CHP ile işbirliğini yaptığını söyleyince kendisine düşman olmuş..
Olayın tanığı olarak da adını vermediği ancak FETÖ'nün Yalova'daki yapılanmasında mütevelli heyetinde yer alan bir eski dostunu göstermiş..
Ortada şıracını şahidi bozacı durumu var..
Muharrem İnce'ye Hüseyin Gülerce ile vurmak kadar akılsızca bir iş olamaz..
Muharrem İnce'ye FETÖ üzerinden vurmaya çalışan kişi, bu ülkede yıllarca FETÖ yaılanmalarında üst düzeyde görev yapmış, örgütün gazetesini yönetmiş bir kişi..
Geçmişi zigzaglarla dolu bir kişilik..
Yeniden Milli Mücadele ile başlayan çizgisini, 12 Eylül darbesinin hemen öncesinde değiştirip Ülkücü Öğretmenler Birliği ÜLKÜ BİR'de Yealova Şuibe başkanlığı yapmış, ardından da Fetullah Gülen Hareketine katılmış, yıllarca cemaatin yayın organlarında yöneticilik yazarlık yapmış bir kişi..
17 - 25 Aralık'tan sonra FETÖ'ye karşı başlatılan operasyonlardan sonra, yapıdan ayrıldığını ilan etmiş olsa da, geçmişteki dunum ortada..
İşte böyle bir kişi aracılığıyla Muharrem İnce'ye vurmaya çalışmak akıl tutulmasından başka bir şey olamaz…
**************
Yenilginin kılıfı şimdiden hazır
CHP cenahında her seçim öncesi naylon seçmen iddiası gündeme getirilir, AKP'nin olası zaferi aylar öncesinden seçmen listeleriyle sandıkta işi bitirmesine bağlanır..
Bu seçim de aynısı oldu..
Benzemezler İttifakı yanlısı gazeteciler, yazarlar, siyasetçiler, seçimlerde sahte seçmen olduğu yaygarasına başladılar..
Onlara göre, işi önceden bitirecekler.
Yqüzde 16 seçmen kaydı yaptılar..
Durum gerçekten öyle mi?..
Daha önceki seçimlerde de benzer iddialar gündeme gelmişti..
O iddiaları ciddiye alarak, YSK listelerinden oturduğum apartmandaki seçmenleri sorgulamıştım..
İddiaların tamamı asılsız olduğunu görmüştüm...
Son iddiadan önce de, YSK'dan yine seçmen kaydımı kontrolümü yaptım..
YSK, kendi seçmenlik durumumu sorgularken, oturduğum apartmandaki tüm seçmenlerin listesini de önüme getirdi..
Bir tane bile dışarıdan bir seçmen kaydı bulunmuyordu..
Bu sorgulamayı yaptığım için gönül rahatlığıyla söylüyorum:
Birileri 24 Haziran'da uğrayacakları yenilgiye şimdiden kılıf hazırlama derdine düşmüş…