24 Haziran seçimleri sonrasında İP üst yöneticilerinin açıklamaları, yerel seçimler için İP'in geleceğini tehlikeye attı..
24 Haziran seçcimleri, İP'in bundan sonra da tek başına seçimlere girmesinin mümkün olmadığını, tek başına girilecek bir seçimin İP açısından tam bir hezimet olacağı belli..
İP'e oy veren, Meral Akşener'e umut bağlayan kesimler, yerel seçimlerde de CHP - İP ittifakının olup olmayacağını merak ediyorlar..
Daha doğrusu siyasal istikballerini İP'e bağlayanların umudu Millet İttifakı denilen CHP-İP ittifakının yerel seçimlerde de sürmesi..
Ancak bu ittifakın yerel seçimlerde sürmesi hemen hemen olanaksız..
İP yöneticilerinin 24 Haziran seçim sonuçlarını yanlış okumaları ve uğradıkları hayal kırıklığından CHP'yi sorumlu tutmaları, CHP içerisinde İP'le ittifakının en ateşli savunucularının bile tepkisini çekti..
Bugün, CHP içerisinde İP'le ittifaka sıcak bakan birini bulmak mümkün değil..
Ama, öte yandan, İP'in yerel seçimlerde kanatları altına girecek bir partiye gereksinimi olduğu da bir gerçek..
İP'in içinde bulunduğu koşullar, Akşener ve arkadaşlarını başka ittifakların kapısını zorlamalarına neden olacaktır..
Zorlayacakları ilk kapıda da Cumhur İttifakı olacak..
Bu satırları okurken belki size afaki gelecek ama çok yakında görecekseniz..
İP yöneticileri, Cumhur İttifakı içinde yer alabilecekleri yolunda açıklamalar yapacaklar, AKP ve özellikle MHP'ye yönelik eleştirilerinin dozajını en alt düzeye çekecekler..
*********
Şeker'in istifa nedeni
İP İstanbul milletvekili Fatih Mehmet Şeker de partisinden ayrılanlar kervanına katıldı..
Şeker, partisinin WhatsApp grubuna attığı attığı son mesajda, "İyi Parti'nin kuruluşundan bugüne öyle veya böyle yol arkadaşlığı yaptığımız değerli dostlar. Evvela selam ve hörmetlerimi arz ederim. Kader hükmünü icrâ etti bize de kazâya rızâ verip yola revân olmak düştü. Herkesin işi rast gelsin. Cümleten Allahaısmarladık. Hoş kalın, hoşça kalın... Hörmet ve mahabbetle cümle iyi günler üzerinize olsun..." satırlarına yer verdi.
Bu mesajının ardından telefonunu kapatan Şeker'in istifa nedeni bir türlü açığa çıkmadı..
Halbuki, daha önceki istifalar gibi, Şeker de İP'ten istifa etmesinin denenlerini açık açık yazmalıydı..
Gerekçe göstermeden yapılan istifa, siyasal açıdan da biraz tuhaf duruyor..
Şeker, ya istifa nedenini açıklamalı, ya da Meral Akşener'in dediği gibi gerekçe göstermeden bir partiden ayrılıyorsa aynı anda milletvekilliğinden de istifa etmeliydi..
**********
CHP'liler geri dönüyor
İP'teki süren istifa yağmurunda bir şey dikkatimi çekti..
Meral Akşener'in katıldığı Başkanlık Divanı'nda tüm il başkan ve yönetim kurulu üyelerinin görevlerinden istifaları istenmişti..
Bazı illerde genel merkezin bu kararına uyuluyor..
İzmir'de olduğu gibi bazı illerde ise istifaların boyutu değişiyor..
İzmir İl Başkan Yardımcısı Mehmet Ağırbaş ve İl Yönetim Kurulu Üyesi Serkan Uçma, sadece partideki görevlerinden değil İP'ten de istifa ettiler..
Bu isimler geçen yıl CHP'den istifa ederek İP'e katılmışlardı..
CHP'lilerin İP'le ittifaka hiç mi hiç sıcak b.akmadığı şu günlerde de İP'ten istifa ediyorlar..
İP'te siyaset yapmayı vakit harcamak olarak niteleyen istifacılar anlaşılan o ki, çok yakında yeniden CHP saflarında politika yapmaya başlayacaklar..
**********
İP'in imajı sarsılıyor
İstifa rüzgarı, İP'in Türk halkının karşısına çıkarılırken yapılan makyajını da silip atıyor..
İP yöneticileri, artık daha açık şekilde Türk milliyetçiliği gibi dertleri olmadığını, Türk milliyetçisi bir parti değil, merkez partisi olduğunu söyler oldular..
İP'in vitrinine konulan isimler ise birer birer partiyi terk ediyorlar..
Son olarak, Âşık Veysel'in torunu Çiğdem Özer İP'ten ayrıldı…
24 Haziran seçimlerinde İzmir'den milletvekili adayı olan Çiğdem Özer, kurucusu olduğu, Genel İdare Kurulu üyeliği ve Genel Başkan Danışmanlığı yaptığı İP'ten istifa etti..
Çiğdem Özer'in istifa açıklamasındaki "Daha iyi bir Türkiye yolundaki mücadeleme yılmadan devam edeceğim" şeklindeki ifadesi, İP'in aslında göründüğü gibi olmadığını, partinin imajı ile gerçeklerin çok farklı olduğunun da bir ifadesi..
Ve, İP'in daha iyi bir Türkiye mücadelesi ile ilgisi olmadığını da belirten bir ifade..