İyi Parti üst yönetimi her ne kadar yerel seçimlere tek başlarına gireceğiz dese de, el altından CHP ile ittifak yapmak için girişimlerini sürdürüyor..
24 Haziran seçimlerinde "Millet İttifakı" bloğunda yer aldıktan sonra "CHP'yle ittifaka girmeseydik, daha yüksek oy alırdık" değerlendirmelerini yapan İP yöneticileri tükürdüklerini yalamış duruma düşmemek için formül arayışında..
Buldukları formül ise şimdilik "gönüllülük esasına dayalı" bir ittifak..
Genel Başkan Yardımcısı Ümit Özdağ'ın "CHP ile ittifak bize oy kaybettirdi. Eğer SP - DP ile ittifak olsaydı biz de çok daha fazla oy alırdık"; Parti Sözcüsü Aytun Çıray'ın "Millet İttifakı sona erdi" açıklamalarını unutturmak isteyen İP yöneticileri, CHP'yi bu kez muhalefet cephesinde yer alan (yani CHP ve İP demek istiyorlar) ayrı partiler olarak seçimlere girmesi durumunda bundan AKP ile MHP'nin karlı çıkacağını ileri sürererek ittifaka ikna etmeye çalışıyorlar.
Daha önce ittifak nedeniyle CHP'yi suçlayan İP yöneticileri bu sözlerin CHP tabanında kolay kolay unutulamayacağını dikkate alarak, AKP ve MHP'yi ittifak için baskı aracı olarak kullanmaya çalışıyor..
CHP tabanının tepkisinden çekindikleri için de "göstere göstere değil", tabanda bir ittifak istiyor..
İP'in AKP ve MHP sopasını göstererek CHP'yi yeniden zorladıkları ittifaktan beklentileri ise İP'in yüksek oy aldığı ilçelerde belediye meclislerinde temsil edilmeyi sağlamak..
CHP Genel Merkezi, daha bir kaç ay önce Millet İttifakı'nın aldığı sonuçtan CHP'yi suçlayan İP'in ittifak önerisini kabul etse bile CHP tabanı ne diyecek?..
MHP'nin iyi ülkücülük yapamadığını, kendilerinin iyi ülkücü olduğunu iddia ederek oylarını aldıkları Ülkücüler yerel seçimde CHP ile ittifakı nasıl karşılayacak?..
Geçmişte omuz omuza mücadele ettikleri adaylar dururken, İP'den bir kaç kişinin meclis üyeliği koltuğu kapması için CHP listelerine oy verecekler mi?..
Her şeyden önemlisi, İP ve CHP tabanı, ittifakın az almasında CHP'yi suçlayan, CHP bize oy kaybettirdi, Saadet ve Demokrat Parti ile itifak yapsak daha fazla oy alırdık diyen İP yöneticileri, şimde önlerinde bir fırsat olduğu halde kendi dillendirdikleri ittifakı gerçekleştirmek için neden harekete geçmiyorlar da CHP'yi ikna etmeye çalışıyorlar?..
Bütün bu soruların İP tabanında sorguyalnmayacağını mı sanıyorlar?..
****************
İttifakın kaybedeni CHP olur
CHP Genel Merkezi, yerel seçimde de "Millet İttifakı" formülüne sarılırsa 24 Haziran'ın olduğu gibi önümüzdeki yerel seçimlerinde kaybeden partisi olacaktır..
Görünen köy kılavuz istemez..
CHP'nin önünde bir 24 Haziran deneyimi var..
CHP'nin demokrasi adına İP'e verdiği desteğin nasıl ters deptiği orada..
Bazı CHP'liler sırf demokrasi adına İP'e oy verdiler..
Yani CHP'lye gelecek yüzde 4-5 bandında bir oy İP'e gitti.
Seçimden sonra İP üst düzey yöneticilerinin gerek seçim sonuçları, gerek 15 milletvekilinin gönderilmesi ile ilgili yaptıkları açıklamalar, İP'in ittifakla işinin meclise girene kadar olduğu anlaşıldı..
CHP'ye teşekkür etmesi gerekenler, CHP'ye saydırdılar..
Yerel seçimler yaklaşınca, partinin tek seçimlik parti olduğunun anlaşılmamasını, milletvekili seçiminde olduğu gibi CHP üzerinden bir kaç tane de belediye meclis üyeliği kapma planı yapan İP yönetimi CHP'ye ittifak mesajları göndermeye başladı..
İttifak oltasındaki yem de, CHP - İP ittifakı olmazsa CHP'nin 8-9 ili kaybedeceği, eğer ittifak olursa CHP'nin bu illeri koruyacağı üstüne de AKP'den en az 9 ili kapacağı iddiası..
24 Haziran seçimlerinde ,CHP'nin verdiği yüzde 4-5 oyun dışında dayandığı seçmen tabanı olmadığı ortaya çıkan İP'in ömrünü uzatma ve yerel seçimlerde gerçek oy oyanını saklama oyunan CHP'nin düşmeyeceğini sanıyorum..
Zira, CHP'li dostlar da İP'le ittifakın CHP'ye bir şey kazandırmayacağı, hatta götüreceğini düşünüyorlar..
Bu konuda bize söyledikleri görüşlerini mutlaka CHP üst yönetimine de aktaracaklardır..
Kamuoyunda yaygın bir görüş de, CHP'nin İP'le ittifaktan çok adaylarını liyakatlı isimlerden ve erken açıklamaya ihtiyacı olduğu şeklinde..
Hatta, bu konudaki görüşler CHP Genel Merrkezine de çeşitli yollardan iletilmiş durumda..
************************
Sağlık Bakanlığı'nın çıkışı
Sağlık Bakanlığı, Alaattin Çakıcı üzerinden MHP ve Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye vurmaya kalktı..
Bahçeli'nin Çakıcı'yı hastanede ziyaretinden üzerinden çok zaman geçti.
Sağlık Bakanlığı'nın aklına açıklama yapmak yenilerde düşmüş anlaşılar..
Sağlık Bakanlığı'nın açıklama zamanlama açısından gerçekten çok manidar..
Bahçeli'nin Cumhur İttifakı'nın yerel seçimlerde de sürmesi gerektiğini açıklamasının ardından Sağlık Bakanlığı böyle bir açıklama yapıyor…
Bahçeli'nin önerisine Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AKP yönetiminin de sıcak baktığı biliniyor..
Böyle bir ortamda, sağlık Bakanlığı'nın yaptığı sadece ve sadece İttifaka çomak sokmaktan başka bir şey değildir..
Yanıtını da MHP cephesinden değil, Cumhurbaşkanı ve AKP yönetiminden alacaktır…
**************
Erdoğan'ın Kıbrıs çıkışı
Açılım sürecindeki Erdoğan ile şimdiki Erdoğan arasında dağlar kadar fark var..
Turan diyen, Türk devletlerle işbirliğine önem vermeye başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın son günlerdeki yerinde çıkıylarından biri Kıbrıs konusunda oldu..
Batı emperyalizminin 1974 Barış Harekatı'ndan beri Türkiye'den Kıbrıs'daki askeri varlığını azaltması, hatta sona erdirmesini istediğini biliyoruz..
Bu baskıların hala devam ettiğini Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Kıbrıs'ta askerlerinizi azaltın diyorlar" şeklindeki sözlerinden anlıyoruz..
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yanıtı ve Türk milliyetçisinin gönlündeki yanıt oluyor:
Aksine arttıracağız..