İyi Parti Adana Kurucu İl Başkanlığına, MHP eski Milletvekili Diş Hekimi Mehmet Metanet Çulhaoğlu atandı..
Çulhaoğlu'nun atanması, Adana'da İyi Parti içerisindeki karışıklıkları daha da arttırdı..
İyi Parti'ye olumlu bakan çevreler, Çulhaoğlu'nun atanmasıyla şok olmasa da büyük bir hayal kırıklığı yaşadılar..
Zira, Çulhaoğlu, gerek bürokratik görevinde, gerek milletvekillliği sırasında halkla sıcak ilişki kuramayan biri olarak Adana halkının hafızasında yer etmiş..
İl Başkanlığı atanıncı, ahalinin bilinçaltındaki bu düşünce, bilinç üstüne çıktı..
Başta MHP'den İyi Parti'ye rotayı çevirenler dahil, her kesim insandan tepkiler yükseldi..
İyi Parti'ye sempati ile bakan çevreler, Çulhaoğlu'nun bu görevi yürütemeyeceğini düşünüyor…
İyi Parti'ye sıcak bakan MHP'liler göre, Şükrü Işık, Hasan Yaman, Ali Karakuş'tan birisinin il başkanlığına atanması halinde İyi Parti'nin Adana'da daha aktif olabilecekti, ancak, Çulhaoğlu'nun il başkanlığına atanmasıyla Akşener'in partisinin bu şansı kaçırdı…
DYP, ANAP, AK Parti gibi partilerden gelenlere göre, İyi Parti "Yeni-MHP"'ye dönüşüyor...
Tepkilere bakınca, şimdiden şunu söylemek mümkün…
İyi Parti, kurulmasını sabırsızlıkla bekleyen ne MHP'liler, ne Merkez Sağ partilerinin mensupları, ne islami hassasiyetleri ön plana çıkaran kesimler, ne de merkezin sol kesimi İyi Parti'ye destek vermeyecek..
Çolhaoğlu'lu İyi Parti, Adana'da kadük, belki de tabela partisi olarak kalacak...
********************
Et ithalatı Sağ'ın değişmez silahı
Et fiyatlarının jet hızıyla yükselmesi karşısında, AK Parti iktidarının et ithaline başlaması gündemde yerini hala koruyor..
İktidara yakın olanlar et ithalatına övgüler düzüyor..
Mutlak yapılması gereken bir ithalat olduğunu iddia ediyorlar..
Muhalefetin bir kısmı, et ithalatının tamamıyla yanlış olduğunu, bunun yerine besiciliğin desteklenmesi gerektiğini dile getirerek, son derece doğru yerde duruyorlar..
Et ithalatını eleştirenlerin bir kısmı ise, ithalatın yapılmasını değil, ithal etin hükümete yakın 2 markette satılmasına tepki gösteriyor..
İşin ilginci, muhalefet partilerinin yöneticilerinin çoğunda, Türkiye'nin sanki ilk kez et ithalatı yaptığı gibi bir anlayış var..
Bu tür insanları görünce, Türk insanın giderek balık hafızalı olmaya başladığını düşünüyorum..
Geçmişi çok çabuk unutmaya başladık..
Tekerrür eden olaylar karşısında, bu nedenle, sanki ilk kez oluyormuş gibi şaşırıp kalıyoruz..
Halbuki, hafızalarımız bir zorlasak, et ithalatının 12 Eylül sonrası "Sağ iktidarların" üreticiyi "yola getirme" ve rant sağlamada sık sık başvurdukları yöntem olduğunu göreceğiz..
Hatırlamadığımız yakın geçmişte, et ithalatını ilk kez yapan o dönemin Başbakanı Turgut Özal'dı..
Hani, çok yakın geçmişte, bugünkü iktidarın "Astınız, öldürdünüz, yedirmeyiz" sloganıyla sahip çıktığı, siyasi iktidarın fikri geçmişini bağladığı Turgut Özal..
Siyasal islamcılar başta olmak üzere sağ siyasetçilerin çok sevdiği Turgut Özal, 1984 yılında et ithalatına izin veriyor..
Yani, Türkiye'yi ve Türk halkını ithal etle tanıştırıyor…
Dev cüsseli bir kaç holding et ithal ediyor..
Aklıselim insanlar bugün olduğu gibi, o ilk et ithalatı sırasında "Bu ithalat serbistisi hayvancılığımızı öldürür" diye haykırıyorlar..
Ama, tıpkı bugün olduğu gibi dinleyen kim….
1984'de Turgut Özal'ın izniyle dev holdinglerin ithal ettiği etleri piyasaya süren firmalardan biri, benim İstanbul'da yaşadığım yıllarda çok sayıda şubesi olan Kopuzlar Gıda'ydı..
Kopuzlar Gıda, ayrıca ithal etten, sahibi olduğu bir sucuk firması aracılığıyla sucuk yapıyor ve halka pazarlıyordu..
1984'den sonra yapılan et ithalatlarını çetelesi tutulmaya kalksa bir gazete sayfasının yetmeyeceğinden emin olabilirsiniz..
Ve bu ithalatının hepsinde, ANAP ve DYP'nin imzaları bulunuyordu..
Et ithalatının geçmişini hatırlayınca şunu anlıyoruz:
Et ithalatı liberal ve dinci Sağ'ın değişmez silahı, değişmez rant kapısı….
Bu arada unutmadan, keşke bugün et ithalatına karşı çıkan muhalefet partilerine mensup politikacılar akıl edip, 1984 yılı Tercüman Gazetesi arşivlerini inceleseler..
Et ithalatı ile ilgili ne inanılmaz bilgilere ulaşacaklar!…
*****************
Sarışın seven siyasetçi
Adana'da yerel bir siyasetçinin çapkınlıkları bugünlerde dilden dile dolaşıyor…
Bir taraftan vatan millet sakarya edebiyatı yaparken, bir taraftan çaktırmadan da çapkınlıkta rekor denemesi yapıyormuş..
Tabi çaktırmadan deyimi lafın gelişi..
Yoksa neredeyse çakmayan kalmamış..
Anlatılanlara göre, çapkın siyasetçinin son iki sevgilisi de sarışınmış..
Her ikisi de vukatlı bir ilişki olmuş..
Birincisindeki vukuatı kolaylıkla atlatan çapkın siyasetçi, son ilişkisinde fena yakalanmış..
Memlekette herkesin duymasını bir yana, çoluğu, çocuğu ,eşi, ailesi işin farkına varmışlar..
Çapkın siyasetçinin son sarışın sevgilisine tuttuğu evi basmışlar…
Siyasetçi çareyi, sarışın sevgiliyi Almanya'ya göndermekte bulmuş…