Adana'da son 5-6 yıldır ilginç bir uygulama var..
Siyasal islamcı kimi yapılar, boş buldukları her yere malzeme yığıp "Kermes" düzenliyorlar.. Kimi zaman kentin göbeğinde, kimi zaman kentin en işlek bulvar ve caddelerinde açılan bu "kermes"lere, görevliler göz yumuyor..
Siyasal islamcı yapıların, boy buldukları yerde açtıkları kermeslerin gerçek kermeslerle ilgisi yok.. Zira "kermes"in iki anlamı var..
Birincisi, bir çalışmaya yardım elde etmek ereğiyle, kadınlar arasında ve genellikle açık havada yapılan, çeşitli el işlerinin de satışa çıkarıldığı, eğlentili toplantı. İkincisi ise, küçük kentlerde bayramlarda ya da panayır günlerinde yapılan açık hava şenliği.
Adana'da açılan kermesler asıl amacından uzaklaşmış, bildiğiniz ticari faaliyetler.. esnafın, tüccarın kira ödediği, devlete vergisi verdiği işyerlerinin hemen yanıbaşında, denetimden uzak, vergi verilmeyen, kira ödenmeyen yerlerde ticaretin daniskası yapılıyor..
Ne satılan malın girdisi var, ne de satışı yapılan malların ya da yiyeceklerin satış fişi, faturası kesiliyor.. Aynı bölgedeki esnaflarla haksız rekabete girişiliyor..
Vergisi veren, eleman çalıştıran, kirasını edöyene, elektrik su, ruhsat hparçlarını ödeyen esnaf bir yanda, hemen yanbaşlarında, vergi vermeyen, ruhsat almayan, kira ödemeyen sözde kermesler.. Bu tür kermeslerin sonuncusu Barajyolu'nda Duygu Cafe civarında açıldı..
Kermes adıyla açılan vergisiz ruhsatsız ticaret yerinde, fabrikasyon ayakkabılar, montlar, giysiler ne ararsan var.. Onlar da yetmemiş, döner tezgahı konmuş, döner satışı yapılıyor.. Çığırtkanlar bas bas bağırarak görüntü kirliliğinin yanında gürültü kirliliği de oluşturuyor..
Esnaftan vergi alan Maliye teşkilatı buna göz yumuyor.. Kaldrım işgalini önlemesi ve ruhsat sorması gereken belediyeler görmezden geliyor..
Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü denetim ekipleri, hijyenden uzak döner, turşu, salça gibi gıda maddelerinin satıldığı sözde kermeslerin yanından bile geçmiyor.. Tüm bu saydığım kurumların görevlilerini sözde kermeslerin olduğu yerde göremezsiniz ama hemen yanındaki işyerlerinde günün her anında görebilirsiniz..
Örneğin, bu sözde kermesin olduğu yerde zabıtayı göremezsiniz ama 50 metre ileride Duygu Cafe'nin oralarda bolca görürsünüz..
Haksız rekabete çeşitli nedenlerle göz yuman kurumlar, haksız rekabete dayanamayacak esnafın birer birer kepenk kapatması durumunda bir kaç yıl sonra verg alacak, ruhsat parası tahsil edeceği, kaldırıl işgaliye harcı çıkaracağı esnaf bulamayacak..
Benden söylemesi.. Bakalım, Maliye, belediyeler ve Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü haksız rekabete, kaçak ticarete göz yummaya devam edecekler mi?
***
Kermes nedir?
Peki, bizim siyasal islamcı kuruluşların çok sevdiği, sattıkları hiç bir mala satış fişi ya da fatura kesmedikleri bu kermeslerin gerçek anlamı nedir. Yandaki yazıda sözcük anlamını vermiştik..
Bizim siyasal islamcıların çok sevdiği kermesler aslında hıristiyan kaynaklı bir ritüel. Kermes ya da Fransızca şekliyle "Kermesse", kiliselerde pazar ayinlerinden sonra "hayır" için yapılan satışlar aslında.. Sözcük olarak özü "kilise ayini" demektir.. Hıristiyanlara göre, bir çeşit kilise ayini..
Pazar ayinlerini tamamlayan bir ayin..
Yani hıristiyanlar, kermesi, devletten hiç bir şekilde yardım almayan, cemaatlerin yardımlarıyla ayakta duran, faaliyetlerini sürdüren kiliselerine maddi destek sağlamak için bu kermes denilen olayı icat etmişler.. Hıristiyanlarda bu amaçla başlayan kermezs, bize gelince kayıt dışı ticaretin adı olmuş...