Macaristan bu yıl ki Türk Konseyi 6. Devlet Başkanları Zirvesi'ne..
Öyle gözlemci falan değil, bir Türk devleti olarak o toplantıda hazır bulundu..
Türkiye, Kazakistan, Kırgızistan, Türkmenistan, Özbekistan, azerbaycan ve Macaristan zirveye katılan devletler oldu..
Kırgızistan'da yapılan toplantıya Kırgızistan, Azerbayvcan, Kazakistan ve Türkiye üye, Özbekistan onur konuğu, Macaristan'da gözlemci ülke olarak katıldılar..
Turan'ın batı uçbeyi Macaristan'ın Türk Devletleri Zirvesi'ni katılması çok önemli..
Macaristan, Turancı Hareket için ayrı bir öneme sahiptir..
Turancı Hareketin başladığı ülke olarak, hala Macar Turancıları muhteşem çalışmalara imza atmaktadırlar..
Turancı JOBBİK iktidarı zıorlamaya başlamış, JOBBİK'in varlığı iktidardaki Victor Orban'ın FİDESZ Partisini Turancılığa biraz daha yaklaştırmıştır..
Macar Turan Vakfı ise iki yılda bir dönüşümlü olarak düzenlediği Turan Kurultayı ve Ataları anma Günü ile dünya türklüğünü yılda bir kaç gün de olsa biraraya getirmektedir..
Macaristan Başbakanı Victor Orban'ın Türk Konseyi'nde Kırgızistan'da verdiği mesaj, Macarların Türk geçmişinden kopmadığının net bir ifadesi:
"Biz Türk kökenimizi koruyoruz ve Macarca konuşuyoruz. Bu Türk diliyle bağlantısı olan eşsiz bir dil. Hristiyan dinini aldık, fakat Kıpçak-Türk geçmişimizi asla unutmadık”.
Hatta, bizim gibi Türklük ile İslam arasına sıkışmış ülkeler için yol gösterici de..
Zirra, bizde ayaklar altına alınan Türklütğü Macar Başbakanı Orban yüceltiyor!…
Beklentimiz, bundan sonraki Türk Konseyi'ne Macaristan'ın gözlemci değil üye ülke olarak katılmasıdır..
Bu daveti yapmak da Türkiye'ye çok yakışır!…
**************
"Adanalıyık Allahın adamıyık"ın hikayesi
Türk askeri Çanakkale'de dünya ecdadına diz çöktürürken tarihler 1915'i gösteriyordu.
Adanalılar savaş esnasında bir bayırda konuşlanarak siperlerine küçük mavi bir plaket takmışlardı. Bu onların düşman askerleri karşısında birbirlerini tanıyıp kamufle olabilmeleri adına dahiyane bir sırdı.
Adanalılar akıl almaz bir şekilde gizlenip, usul usul düşman askerlerini öldürüyor, sonrasın da öldürdükleri askerleri onlara nazire yaparmışcasına düşman askerlerine doğru atıyorlardı.
Bir süre sonra, yüzlerce askerlerini esrarengiz bir şekilde kaybeden Anzak ve İngilizler, Adanalılar savaştığı bayır boyunca siperlerinde mavi plaketin bulunduğu bu askerlerin olağanüstü şekilde kendi askerlerini öldürerek kendilerine göz dağı verdiğini fark ederek şok oldular.
Sal böyleyken, sözümona Adanalı askerlerin bulunduğu sipere yaklaşmaya korkan düşman, "o tarafa sakın gitmeyin, onlar tanrı'nın adamları " diyerek geri çekilmeye başladılar.
O gün 900 küsür adanalı asker kahramanca şehit olmuş, bayırın adı "adana bayırı" olarak anılmış, bu efsane de yıllar boyunca dilden dile anlatılarak, " tanrı'nın adamları " sözü Türkçemize "Adanalılar Allah'ın adamları" şeklinde uyarlanmıştır.
"Adana bayırı", Çanakkale dolaylarında il ismiyle anılan ilk ve tek yer olarak tarihe geçer.
Çanakkale savaşının kazanılmasında Conk bayırı, Arıburnu kadar Adana bayırı da hayati önem taşır.
Şimdilerde o efsanevi hikayeyi yamaçlarında gizleyen bu yer, unutulmaya yüz tutan ve zaman zaman ziyaretçilerinin kendisini hatırladığı köhne bir mekan.
Yani, ‘’Adanalıyık Allah’ın Adamıyık ‘’ 900 Adanalı şehidin kanı ile yazılmış bir kahramanlık destandır.