Yazılarımı takip edenler bilir; Meral Akşener ,MHP Genel Başkan adaylığı için yollara düştüğünde, asıl niyetinin MHP'nin genel başkan olmak değil kendi partisin kurmak olduğunu ısrarla yazmıştım..
MHP'lileri olağanüstü kurultay için gazlarken, el altından Demokrat Parti içerisinde yaptığı operasyonları da o zamanlar yazmıştım..
DP'yi MHP'lilerin sırtından yeniden şahlandırmayı planladığını anlatmıştım...
Yeni partisini kurma aşamasında da, seçimlere girmeyi değil, "Hayır Cephesi" ile ittifak peşinde olduğunu da dile getirmiştim..
Hayır Cephesi'nın lokomotifi CHP'ye yakın medyanın, daha ilk sahneye çıktığı andan itibaren Meral Akşener'i parlatma çabalarının altında da bu durumun yattığın ısrarla dile getirmiştim..
Meral Akşener'in koparabildiği kadar MHP'liyi koparıp, Hayır Cephesi'ne yamamaya çalışacağın da ısrarla yazmıştım.. Beni u o zamanlar fal bakmakla suçlayan Meral Akşener yanlıları, hanımefendinin son açıklamasından sonra neler diyeceklerini, ne düşündüklerini doğrusu çok merak ediyorum..
Meral Akşener, benim ısrarla yazdığım "Hayır Cephesi ile ittifak yapacağı" yolundaki kanaatimi, "CHP'nin cumhurbaşkanı adayı ikinci tura kalırsa şartsız şurtsuz destekleriz" şeklindeki sözleriyle doğruladı..
Bakmayın siz, ikinci tur dediğine.. Meral Akşener ve iyi Partisi, seçim sürecine girildiği andan itibaren CHP liderliğindeki Hayır Cephesi'ne yanaşacaktır..
Hayır Cephesi'nin çıkaracağı adaya tam destek verecektir.. Argumanı da, Tayyip Erdoğan'a karşı en kuvvetli aday olduğu için destek verdik, olacaktır…
MHP'yi ve Devlet Bahçeli'yi 2019'daki seçimlerde AK Parti ile ittifak yapacağı kehanetini yüksek sesle dillendirenler, MHP'nin "ülkücü anlayıştan uzaklaşması" gerekçesiyle tam destek verdikleri ve halka "Asena" olarak lanse etmeye kalktıkları Meral Akşener'in Hayır Cephesi ile ittifak yapacağını 2019'u beklemeyip, şimdiden ilan etmesine ne diyecekler, doğrusu çok merak ediyorum!….
***
Atatürk'e saldıranlar hesabını versinler
15 yıldır Atatürk'e yapılan saldırıların haddi hesabı yok.. Televizyon ekranlarından, camilerden Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusuna yapılan iftiraları, hakaretleri yapanlar yaptıkları ile kaldılar…
Kimi hakkında hiç bir işlem yapılmadı.. Kimi, "delidir" diye serbest bırakıldı..
Kimisi de mahkemeden evine gönderildi..
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Şahsıma ve Mustafa Kemal'e kimsenin hakaret etmesine izin vermem" şeklindeki sözü, devlemitimizin kurucusu, ulu önderimiz Atatürk'e yapılan hakaretlerin artık cezasız kalmayacağı yolunda umutlandırdı..
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu sözlerinden sonra, bugüne kadar Atatürk'e yapılan hakaret ve saldırılara sessiz kalan yetkililerin artık harekete geçeceğine inanıyorum..
Televizyonlardan Atatürk'e hakaretler yağdıranların, devlet kurumlarından uzaklaştırılmalarını bekliyorum.. Atatürk'e, annesine, eşine, manevi kızına hakaret eden, iftira atanların mahkemelerden kollarını sallayarak çıkmayacaklarını, bugüne kadar Atartük'e saldırmayı görev bilmiş kişilerin eski eylemleri de dahil adelete teslim edilmelerini bekliyorum..
Sosyal medyada hala ağzına geleni söyleyen meczupların artık hesaba çekilmelerini bekliyorum…
***
İyi Partili'ye göre Ortadoğu "Faşist"
yi Parti'ye destek veren Ülkücüler tam akıl tutulması yaşıyorlar.. Bu akıl tutulması yaşayanlara, İyi Parti'den başkanlık koltuklarına oturan eski MHP'liler de dahil..
MHP'yi ülkücü çizgiden uzaklaştığı gerekçesiyle terkedip Meral Akşener'in İyi Partisi'ne koşan bu sağlam ülkücüler, her nedense yeni partilerinin üst yöneticilerinin MHP'ye destek veren bir gazeteye "Faşist" demesine sessiz kalıyor.. Sessiz kalma, bir anlamda onaylama anlamına gelir..
Bu sessizliğe bakınca, sağlam üllkücüler olarak, ülkücülükten uzaklaşan MHP'den ayrılanlara göre de Ortadoğu bir faşist gazete.. Ortadoğu ve onun şahsında Türk Milliyetçiliğine "Faşist" diyerek aşağılayan ben değil, eski RP'li, AK Parti'nin geçtiğimiz yerel seçimlerde Şişli Belediye Başkan Adayı, şimdilerin İyi Parti kurucu üyesi Mukadder Başeğmez..
Başeğmez'e göre, Ortadoğu "faşizan" gazete.. Ortadoğu'nun yazarı Yıldıray Çiçek fikirlerinden dolayı "faşizan ırkçı." MHP'yi ülkücü bulmayıp ayrılanların buluştuğu adres olan İyi Parti'ye göre, o ülkücülükten uzaklaştığını iddia ettikleri çizgi, hem faşizan hem ırkçı.. Ve, sağlam ülkücüler bu suçlamaları yutuyorlar..
Söyler misin Tanrı aşkına, İyi Parti'nin yaptığı suçlamaların kürtçülerin, siyasal islamcıların Türk Milliyetçilerine yönelttiği suçlamalardan herhangi bir farkı var mı? Ülkücülüğe faşist ve ırkçı diyenlerin ülkücülerin tarfından alkışlanmasını, onaylanmasını sanırım ilk kez yaşıyoruz…
İyi Parti'deki sağlam ülkücülerin için ne kadar hazin ve bir o kadar ibretlik durum!...