16 Nisan'da yapılan halk oylamasında aile olarak ilginç bir durum yaşadık.. Oğlum Yesügey Oğuzkağan, elinde muhtarlığın teslim ettiği seçmen bilgi kağıdı ile oyunu kullanmak üzere Ömer Haluk Özuçak İlkokulu'ndaki 1279 Nolu Sandığa gitti..
Ancak oyunu kullanamadı.. Görevliler, bir başka sandıkta görevli olduğunu belirterek, oy kullanamayacağını söylediler.. Oğlumun böyle bir görevlendirmeden haberi yoktu.. Bizim de yoktu... Araştırdığımızda, Gülbahçesi Orta Okulu'nda kurulan 2144 Nolu sandıkta görevli olduğunu öğrendik..
Milliyetçi Hareket Partisi adına sandık görevlisi yazılmış.. Bu bilgi ile büyük bir şaşkınlık yaşadık.. Ben bir zamanlar MHP Seyhan üyesiydim.. Referandum konusu başta olmak üzere derin fikir ayrılığım olduğu için önce MHP Seyhan İlçe Başkanlığına istifa dilekçesi vermiştim.. Kaydım silinmeyince, Seyhan İlçe Seçim Kurul Başkanlığı vasıtasıyla Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurarak MHP'den üyelik kaydımı düşürmüştüm.. Oğlumun ise MHP ile uzaktan yakından ilgisi yoktu..
Bırakın MHP'nin üyesi olmayı, önünden geçmişliği bile yoktu.. MHP'den sandık görevlisi olmak için ne bir talebi, ne bir başvurusu, ne bir dilekçesi, ne de imzaladığı bir evrak vardı..
MHP Seyhan İlçe Başkanlığı, başvurusu bulunmayan bir kişiyi Seyhan İlçe Seçim Kurulu'nda sandık görevlisi olarak bildirmiş, Seçim Kurulu da başvurusu ve imzası bulunmayan kişiyi sandık görevlisi olarak atamış... Üstelik, böyle bir görevlendirme yapıldığına dair SMS ya da başka bir yolla bilgilendirme bile yapılmadı.. Başından sonuna hukuksuz işlem..
Sandık görevliliği, yasaya göre, talep gerektiren bir işlem.. Başvurusu olmayan bir kişi nasıl olur habersiz bir şekilde sandık görevlisi yazılır.. MHP Seyhan ve Seyhan Seçim Kurulu, sandık görevlisi belirlenmesinin yasal tüm dayanakları ihlal ederek bir görevlendirme yapmışlar.. Bu hukuksuz görevlendirme, bir kişinin vatandaşlık görevini yerine getirmesini engellemiş bulunmakta..
Bu görevlendirme ile bana göre, üyesi ve talebi olmayan birini sandık görevlisi olarak yazan MHP ile bu talebi uygun bulan Seyhan Seçim Kurulu yasal bir suç işlemiş bulunmakta.. Bu suçun bir daha işlenmemesi, bilgisi ve isteği dışında görevlendirme yapılması bir kez daha tekrar etmemesi için MHP Seyhan İlçe Başkanlığı ve Seyhan Seçim Kurul hakkında yasal yollara başvuracağız..
Bir daha böyle iradesi dışında görevlendirme yapılarak, herhangi bir yurttaşın vatandaşlık görevini yerine getirmesini engellemesinler.. Bizim başımıza geldi, yasal girişimlerle belki başkalarının da başına gelmesi önlemiş oluruz.. Demokrasimize, oy kullanarak yapamadığımız katkıyı belki bu şekilde yaparız!… Bu arada, MHP Seyhan İlçe'nin partileriyle ilgisi olmayan birini sandık görevlisi yazmasına bir anlam veremediğimi de belirteyim.. Partinizin yöneticilerinin, üyelerinin çoluk çocukları var..
Ülkü Ocaklı gençler var.. Büyükşehir Belediyesi'nde çalışan yüzlerce genciniz var... Onlardan sandık görevlisi yazmak varken, partiyle ilgisi olmayan bir genç neden sandık görevlisi yazılır? Ben anlamadım, anlayan MHP'li yönetici varsa anlatsın!...
*
MHP'li Akın Özgür'ün sitemi
MHP'nin emektarlarından Akın Özgür, Adana Büyükşehir Belediyesi bürokratlarından dertli.. MHP'ye başkanlık dahil her aşamada hizmet vermiş isimlerden biri olan Akın Özgür, bürokratlardan sitemini, sosyal medyadan bütün gönüldaşları ile paylaştı..
Akın Özgür'ün sitemini dime getirdiği yazının başlığı da oldukça manidar: "Adana Büyükşehir Belediyesinin çalışkan bürokratları!" Akın Özgür, daire başkanlarının telefonlara bakmama, geri dönmeme tutumlarından tutun, "yağmur nereye yağarsa tarlasını oraya taşıdığını" ifade ettiği bürokratlara kadar bir çok kişiyi yazısına konu etmiş..
Akın Özgür'ün, sosyal medyada MHP'lilerden büyük ilgi gören sitem dolus yazısı şöyle: "Adana Büyükşehir Belediyesinin çalışkan bürokratları: Daire Başkanlarımız o kadar yoğun çalışıyorlar ki telefonlara bakma geri dönme gibi alışkanlıkları olmadığı gib zamanlarını boş yere harcamıyorlar. Hele hele bir Mehmet Şahin isimli bürokrat var ki burnu büyük değil insanları hor görmez her kim olursa yardımcı olmaya çalışır. Ancak zaman fukarası olduğu için dahi ne kadar aranırsa aransın cevap verecek durumu yoktur. Rahmi Pekarın geçen gün halası vefat etti.
Arayanlara cevap veremeyecek kadar üzüntülü olduğunu düşünebiliriz. Mahmut Dalkır isimli bir yönetim kurulu üyesi vardır ki önce Anap sonra AKePe sonra MHP de yerini bulan ender insandır. Yağmur nereye yağarsa tarlasını oraya taşımak gibi bir tabiatı vardır. Bizim meclis üyelerimiz partinin yolunu bilmez iken kapağı meclise atmışlar onlar da işlerinin yoğunluğundan seçmenlerinden kopmuş durumda. Ah ki ah bizim çalışkan insanlarımızı böyle basit işlerle çok yoruyoruz.
Adamlar evlerine gidecek vakti buluyorlar mı bilmiyorum. Belediyede çalışan masa memurları birbirlerinin odasına giderek sohpet etmezler hatıra fotoğrafı çektirmezler. Referandum gelmiş geçmiş bunların umurlarında değil.
Varsa da yoksa da Adana Belediyesinin başarısı için çalışmak.
Bunun için kendilerini heder ediyorlar. Yazıktır günahtır. Bunların dışında her yere koşan herkese yardımcı olmaya çalışan ÜLKÜCÜ kökenli insanlarımız vardır. İsim isim yazmaya gerek duymuyorum.
Tamamına teşekkürlerimi sunuyorum. Bunlar, kardeşim bildiğim Büyükşehir Belediye Başkanımızı sorgulatır duruma getiriyor. Sn Sözlü bir kez daha bürokratlarını kontrol altına almalıdır. Bu kadar yük yüklemiş kez ki. Sağlıcakla kalmanız dileklerimle. Akın ÖZGÜR"
Akın Özgür haklı mı haksız mı?.. Karar sizlerin!…
*
ADS artık altyapıya önem vermeli
Futbol artık, bir turizm gibi endüstri dalı.. Endüstriyel futbol, kulüpleri daha çok harcamaya, daha başka hedeflere yöneltiyor... Bu durumun sonucu, kulüplerei maddi açıdan olumsuz yansıyor.. Bir çok kulüp, endüstriyet futbolun gereklerini yerine getireceğim diye borç batağında boğuluyorlar.. Sahneden çekilip gidiyorlar.. Türkiye'de yakın geçmişte, Ankaragücü'nün, Malatyaspor'un, Kocaelispor'un, Sakaryaspor'un, Vanspor'un bu hedenle çöküşünü izledi..
Bugün artık, Malatyaspor yok.. Şimdi Malatyaspor olduğu ve "geri döndü" iddia edilen Yeni Malatyaspor'un eski bildiğimiz Malatyaspor ile hiç bir ilgisi yok.. Vanspor he keza, silinip gitti.. Kocaeli ve Sakaryaspor 3. Ligde yaşama savaşı veriyor.. Daha beş yıl önce fırtına gibi esen Ordduspor sezon sonunu beklemeden amatör lige düştü.. Daha estkilere gidip, Vefa, İstanbulspor, Beykoz, Feriköy, Yeşildirek, İzmirspor, Ülküspor, Şekerspor, Altındağ, Yozgatspor nerede diye de sorabilirsiniz.. Endüstriyel futbola direnmenen tek bir yolu var.. Altyapının sağlam olması..
Altyapının bir sprocu fabrikası gibi çalışması.. Ancak, "A Takımı" altyapıdan sürekli takviye edebildikçe, A Takımda aldığın futbolcudan çok futbolcu satarsan iki yakan bir araya geliyor ve ebdüntriyel futbolun gereğini yapabiliyorsunuz.. Adana Demirspor yıllardır bu gerçeği ihmal etti.. altyapıya bir türlü eğilmedi.. Toprpillilerin forma giymesini engelleyememişti.. Sanırım, bir şeyler değişiyor..
Adana Demirspor'un eski futbolcularından Arman Bozkaya'nın Teknik Direktörlüğünü yaptığı U-19 takımı, Adanaspor'u yenerek Adana Şampiyonu oldu ve Türkiye finallerine katılma hakkını kazandı.. Kulüp Başkanı Sedat Sözlü'nün kendisine ziyaret gelen Arman Bozkaya ve futbolculara, altyapıdan yetiyecek futbolcuların A takımın iskelet kadrosunu oluşturacağına inandığını söylemesi, Mavi Lacivertli kulüpte yaşanan zihniyet devriminin öncüsü gibi duruyor.. Umarım yanılmam..
Yönetim ve camia, altyapıda gerekli önemi gecikmeli de olsa vermeye başlar!...