"Milli Merkez Partisi" çatışı altında biraraya gelecek olan, Meral Akşener ile Koray Aydın'ın nasıl anlaşabileceklerini doğrusu çok merak ediyorum…
MHP'deki tarla kurultayı sürecinde bile birlikte hareket etmeyen, tek ortak özellikleri ikisinin genel başkan adayı olmaları oluşturan Koray Aydın ile Meral Akşener ilk kez bir arada hareket edecekler..
Koray Aydın, önceki kurultaylarda aday oyduğunda da, tarla kurultayı öncesinde aday olduğunda de her zaman MHP'den ayrılmayı, bir başka çatı altına dgitmeyi düşünmeyen bir siyasetçiydi..
Meral Akşener ise, maşaal, gezmediği sağ siyasi parti kalmamış bir kişilikti.. Tarla kurultayı öncesinde de Meral Akşener'in asıl hesabının, Demokrat Parti'nin başına geçmek ya da yeni bir parti kurmak, giderken de götürebildiği kadarıyla MHP'li yanında götürmek olduğu çok açıktı..
Zira, Meral Akşener'in kapısından içeri girmediği "merkez" sağ parti kalmadığı için, bundan sonraki siyasi hayatını sürdürebilmesi için dinamik MHP'li ülkücü gücünü çok ihtiyacı vardı..
Meral Akşener, yeni parti kuracağını açıkladığında, Koray Aydın MHP'den ayrılmayı düşünmediğini, MHP'de siyasi müçcadeleye devam edeceğini açıklamıştı..
Hatta, geçen yıl, malum darbe kalkışmasından önceki günlerde, MHP'lilere yaşatılan tarla kongre ayıbından sonra yaptığı açıklamada, Meral Akşener'in "FETÖ destekli" olduğunu iddia etmişti.. Fethullatçı yapıdan yardım aldığını öne sürmüştü..
Koray Aydın'ın bu açıklamalarından sonra, Meral Akşener destekçileri sosyal medyada, Aydın hakkında demedikleri söz, etmedikleri küfür bırakmamışlardı.. Ne oldu, ne bitti bilemem..
Koray Aydın, siyasette Meral Akşener ile birlikte yürüyeceğini açıkladı..
Düne kadar sövenler birden bire Koray Aydın'ı alkışlamaya başladılar.. Madem dürüst siyaset yapacaklar.. Birbirleri hakkında söyledikleri yenilir içilir olmayan sözleri nereye koyacaklar… Meral Akşener ile Koray Aydın birbirlerinin yüzlerine nasıl bakacaklar…
Dün, Koray Aydın'a hain diye hakaret eden Meral Akyener sevdalıları, şimdi aynı Aydın'a nasıl "Genel Başkan Yardımcım", "Milletvekilim" diyebilecekler?…
Bu birliktelik çoook sorulara gebe… Fakat biz sormalayım.. Nasıl olsa fazla uzun sürmez, birbirlerine sormaya başlarlar!….
****
Zorla İmam Hatip'e Sorsan, kimsenin hayatına karışmıyorlar..
Ama, insanların çocuklarını zorla İmam Hatiplere kaydediyorlar.. Yöneticilerin imam hatip sevdası halkta aynı ölçüde karşılık bulmayınca da iş zora dökülüyor.. Bakın, milli eğitim müdürleri, işlerini güçlerini bırakmışlar, zorla imam hatiplere öğrenci kaydetme telaşına düşmüşler..
İşte bir örnek.. Antalya'nın Kepez ilçesinde, ilçenin milli eğitim müdürü bir ferman çıkarıyor.. 2017-2018 eğitim öğretim yıyında mevcut ortaokullardaki 5. sınıf öğrencilerinin en az yüzde 35'ini imam hatip okullarına "kazandırılması" için gerekli özen ve hassasiyetin gösterilmesini istiyor..
Zorla ne güzellik, ne dindarlık olur..
Bırakın, kim hangi okula çocuğunu gönderirse göndersin.. Neden insanları zorluyorsunuz..
Herkes sizin gibi düşünmek zorunda mı?…
***
Biz işkence ettik, el büstünü dikti
Ordinaryüs Prof. Dr. Zeki Velidi Togan, Türk tarihi için çok önemli bir şahsiyet.. Türk bilimi, Türk tarihi kadar Türkçülük için de çok önemli bir figürdür..
Türk Tarihçisi, Türkolog.. Başkurt Türklerinin özgürlük mücadelesinin sembol isimlerindendi.. 1917 Sovyet Devriminden sonra Başkurdistan Türk Devletini kurdu.. 1920'de devlet başkanı seçildi..
Devlet Başkanı olarak Güney Türkistan'da Basmacılarla birlikte Türkistan'ın özgürlüğü için savaştı.. 1920-23 yıllarında Türkistan'da amansız bir mücadeleye girişti ise de başarılı olamadı. Türkistan Millî Birliği'nin kurucusu ve ilk başkanıdır.
Atatürk, 1925 yılında Zeki Velidi Togan'ı Türkiye'ye çağırdı.. İstanbul Üniversitesi'nde Türk tarihi ve Tarihte usul dersleri verdi. 1932'de gittiği Viyana'dan 1939'da geri döndü..
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde ordinaryüs profesör olarak dersler verdi. 1944 yılında, despot İnönü yönetimi tarafından "Turancı siyasi faaliyetlerde bulunduğu" gerekçesiyle tutulandı.. Atsız Ata ve diğer Turancılarla birlikte işkence gördü, tabutluklara atıldı..
Beraatinden sonra 1948 yılında Edebiyat Fakültesi'ndeki görevine döndü. 1970 yılında istanbul'da vefat etti.. Tarih, edebiyat, etnografya araştırmaları yapan Zeki Velidi Togan'ın genelde Rusya ve Orta Asya'daki Türkler üzerine 300'e yakın makale ve kitap yayınladı..
Dünyada, Türk tarihi, Türk edebiyatı, Türkoloji, Türk etnografyası üzerine çalışanların başucu kaynağı oldu.. Bugünkü Türkeli Türkistan ve Yakın Tarihi, Umumi Türk Tarihine Giriş, Tarihte Usul, Türklüğün Mukadderatı Üzerine, Türk Kavimlerinde Dört Mısralı Şarkılar, Türk ve Tatar Tarih, Moğollar Devrinde Anadolu’nun İktisadi Vaziyeti, Türkistan Tarihi, Buruni’nin Dünya Hakkında Tasavvuru, Moğallar Cengiz ve Türklük, Harezmce Tercümeli Mukaddimetü’l Edep, Oğuz Destanı gibi kitapları, aradan geçen onlarca yıla karşın hala kaynak kitaplar özelliğini korumaktadır.
İşte bu değerli bilim insanımız, Türkiye'de kovuldu, döndü, dönünce 1944 Irkçılık Turancılık davasında Turancı olduğu için işkenceden geçirildi..
Yabancı devletler ve bilim dünyası ise aynı Zeki Velidi Togan'a büyük saygı duydu.. Rusya'da St. Petersburg Devlet Üniversitesi, üniversiteye Zeki Velidi Togan'ın büstünü dikti..
Türklük açısından ne hazin bir durum!….