MHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Erkan Akçay, siyasal iktidarın Milli Eğitim müfredatından Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Ulu Önder, ebedi Başkomutan Atatürk'ün çıkartılmasına sert tepki gösterdi..
Akçay'ın tepkisi, eğer seçmene selam babında değilse, MHP'de hala Türk Milliyetçiliği damarının az da olsa yaşadığını gösteriyor.. Bu durum, biz Türk Milliyetçileri için bir mutluluktur..
Demek ki, hala MHP'den Türk Milliyetçiliğine dönmesi yolunda ümitvar olabiliriz..
Akçay'ın seçim bölgesi Akhisar'da yaptığı ve Milli Eğitim müfredatından Atatürk'ün silinmesi ile ilgili söylediklerinin bütün harflerinin altına ben ve benim gibi tüm Türkçüler imzalarını atar..
Erkan Akçay'ın açıklamasından mutlu olmasına olduk ama, keşke Akçay, bu sözleri Akhisarlı vatandaşlara değil bizzat Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye söyleseydi..
Duyduğu rahatsızlığı bizimle paylaşmadan gibi öncelikle Bahçeli'ye aktarsaydı… Belki, sayın Bahçeli, 15 Temmuz darbe kalkışmasından sonra tam destek verdiği AKP hükümetine, MHP Milletvekili Erkan Akçay'ın dile getirdiği Türk halkının hassasiyetini aktarır, yanlış dönmelerini isterdi..
Akçay'ın, konuyu en kısa zamanda Bahçeli'ye de anlatması dileğiyle altına imza attığım sözlerini sizlerle paylaşıyorum: "Yeni ders yılında 5’inci sınıflarda okutulacak Sosyal Bilgiler ders kitabında Cumhuriyet’in kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün olmadığını gördük.
Fakat 6’ncı, 7’nci ve 8’inci sınıflardaki Atatürk ile İlke ve İnkılapları aynı şekilde kalmaktadır. Mustafa Kemal Atatürk bilhassa bugünlerde çocuklarımıza, gençlerimize çok daha ayrıntılı bir milli şuurla öğretmemiz gereken en önemli milli değerlerimizin başında gelmelidir. Atatürk, her türlü tartışmadan ve spekülasyondan uzak tutulmalıdır.
Ders kitaplarında Sivas, Erzurum, Alaşehir, Balıkesir ve Nazilli Kongresi gibi kongrelerin de ayrıntılı olarak yer almasında biz fayda görüyoruz. Bilhassa 15 Temmuz 2016’daki hain FETÖ darbe girişimi, girişime gelen süreç, o günden bugüne yaşadıklarımız ve ülkemizin içinde bulunduğu siyasi ortamı değerlendirdiğimizde sadece çocuklara ve gençlerimize değil her kesime Türk milletinin birliğini, bütünlüğünü, varlığını temsil eden büyük bir değer olarak Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü daha iyi anlatmalıyız.
Bu sadece okullarda ders programları ile değil her alanda üniversitelerimizde, medyada çeşitli meslek odaları ve sivil toplum kuruluşları olarak bütün insanlarımıza yeniden hatırlatılmalıdır."
***
İki belediye başkanının suçu ne?
Ülkücülerin ağabeylerinden Ekrem Pazarcı, sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşımda, iki ilçe belediye başkanının, Bahçeli tarafından MHP Genel Merkezi'ndeki bayramlaşmaya kabul edilmediklerini yazdı..
Orada olmadığımız için bilmiyoruz ama, doğrusu ise vahim bir durum var ortada..
İki belediye başkanlarının, mensup oldukları partinin genel başkanı tarafından bayramlaşmaya kabul edilmemeleri kendileri açısından acı, elem veren bir hal..
Her ikisinin de şapkalarını önlerine alıp düşünmeleri gerekiyor..
İstenmedikleri onur kırıcı bir şekilde ortaya konulan partide bir dakika durmamaları, ihraç mekanizmasının çalıştırılmasını beklemeden kendilerinin gitmesi gerekir.. Ya da, yaptıkları hatalar her ne ise çıkıp açıklamaları ve MHP ile kendilerine oy veren halktan özür dilemeleri yapacaklarıc erdemleri bir davranış olur...
Diğer taraftan, insan, katılanları görünce; kabul görmeyen iki başkanın suçu, kabahatı, günahı ne diye sormadan edemiyor.. Neden dışlandıkları konusunda fikir cimnastiği yanınca bile somut bir gerekçeye ulaşmak mümkün olmuyor..
Meral Akşener'e destek verdiler desek, açık açık destek veren başkaları bayramlaşmada kabul görenler arasında.. Tarlada kurultay rezaletinde pay sahipleri desek, o kara lekenin oluşmasına katran taşıyanların bazıları Bahçeli ile bayramlaşmak için sıradaydı…
Delegeleri çeşitli vaatler ve yalanlarla tutukları otobüslerle tarlaya taşıyanlar gülücükler saçarak sıralarını bekliyorlardı.. FETÖ'ye bulaşmışlar desek, o tür yapılarla içli dışlı olanlar oradaydı.. Zaman'a ilan yağdıranlar… Fetöcü diye bilinenler çıkardığı dergilere finas sağlayanlar… 17-25 Aralık'tan sonra FEÖÜ'nün avukatlığına soyunanlara makam verenler..
Fetö yapılanmalarına karşı yapılan operasyonlardan sonra adliye binasına koşan avukatın aile albümünü kültür eseri finanse edip diye bastıranlar.. TBMM kürsüsünden, Feutllah Gülen'in avukatı, milletvekili olduğuun söylenler.. Hepsi bayramlaşma töreninde kulruktaydı..
Onların girdiği bayramlaşmayakabul edilmeyen iki belediye başkanının daha başka ne suç işlemiş olabilirler.. Doğrusu insan merak etmeden duramıyor!...