Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile Türkiye, ekonomide bir kaç yıllık geriye dönüş gerçekleştiriyor..
Faiz politikasındaki değişiklik, yurttaşlara zam yağmuru ve hayat pahalılığı olarak yansıyor..
Ancak, ihracat ve tarımda daha da geriye, taaa Turgut Özal’lı yıllara dönüş yaptık ama, kimsenin bundan haberi yok..
Hükümetimiz, Turgut Özal’ın parasal kaynak sağlamak için sıkça başvurduğu DFİF’e sarıldı..
Yani, uzun zamandır unuttuğumuz uzun adıyla Destekleme ve Fiyat İstikrat Fonu DFİF yeniden hortladı..
19 temmuz 2023 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararıyla, her türlü dökme ve varilli zeytinyağı ihracatında kilogramda 20 Cent karşılığı DFİF kesilecek..
Kur politikası nedeniyle zaten dışsatımda zorlanan ihracatçılar için zeytinyağı ihracatı artık daha pahalı olacak..
Fon adı altında alınacak her kuruş, ihracatı daha da pahalı hale getirecek ve Türk ihracatçılarını başka ülke ihracatçılarıyla rekabet edemez duruma düşürecek..
Bunun sonucu da, elimizdeki zeytinyağı pazarını başka ülkelere kaptırmak olacak..
İhracattaki rekabet üretiminin ortadan kalkması zeytin ve zeytinyağı üreticilerinin de olumsuz etkileyecek haliyle..
Bir anlamda zeytin ve zeytinyağı sektöründe domino etkisi yaşanacak…
******
Herkes adaylık söz almış!
Seçimlere 8 ay kala bütün partilerde belediye başkan ve meclis üyesi adayları ortaya çıkmaya başladı..
Parti farketmeksizin, hemen tüm aday adayları, genel merkezlerden ve örgütlerden adaylık sözü aldıklarını, Mart ayında kesin aday olduklarını dile getiriyorlar..
Tabii, gülüp geçiyorum bu tür konuşmalara..
İddialı sözlerin arkasında piar olayı ve adını belleklere yerleştirme, sonrasında belediyelerde ya da devlet bürokrasisinde makam kapma planları olduğunu biliyorum..
Onun için de ciddiye almıyorum..
Fakat, bu kişilerin kendi partilerinin tabanında az da olsa inandırdıkları insanlar olduğunu da görüyorum..
“Genel Merkez’den söz aldım, kesin adayım” diyenler inananlar, sakın bu sözlere aldanmasınlar..
Adaylar açıklandığında boşa düşerler, büyük hüsrana uğrarlar.