Türkiye Cumhuriyeti için önemli bir gündü 9 Temmuz tarihi.
Bu tarihi hiç unutmam… Unutmam asla mümkün değil.
Çünkü 9 Temmuz 2016 tarihinde yerini asla dolduramayacağımız babamızı kaybettik. Dün de onun ölümünün 2.yılıydı. Aynı zamanda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘BAŞKAN’ olarak yemin ettiği ve yeni bir dönemin ilk günü olarak tarihe geçti 9 Temmuz.
Cumhurbaşkanı Erdoğan meclise gelip yemin etti. Yemin sırasında mecliste ayağa kalkmayan milletvekilleri oldu.
İstiklal Marşı söylenmeden önce meclisi terk etmek ne kadar şık olmadı ise Erdoğan’ın yemin töreni sırasında ayağa kalkmamak da bir o kadar şık olmadı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı sevmeyebilirsiniz. Sevmek zorunda da değilsiniz. Hoş, Sayın Erdoğan’da herkesten hoşnut olacak diye bir şey yok.
Lakin makamlara saygı duymak durumundasınız. Bu ülkenin Cumhurbaşkanına karşı takınılan bu tavır yani ayağa kalkmamak hiç de hoş olmayan bir davranış.
Ben böyle düşünüyorum. Bir başkası ne düşünür bilemem.
Bakın size yaşadığım bir olaydan örnek vereyim. Konuyu biraz daha açabilmek adına…
Kurtar Çakın ÇGC Başkanı. Cemiyetin yarışmasına girmişim ve ödül kazanmışım. Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonu’nda ödül töreni var.
Ödülümü almak için beni sahneye davet ettiler. Ödülümü vermek üzere de Büyükşehir Belediye Başkanı Aytaç Durak’ı davet ettiler.
O tarihte Aytaç Durak ile sürekli mahkemelik durumdayız. Çalıştığım gazete olan Zirve gazetesinde çıkan haberlerden dolayı Sorumlu Yazı İşleri Müdürü de ben olunca hakkımızda Sayın Durak onlarca mahkeme açtı. Gidip geliyoruz adliye koridorlarına.
Şükür olsun bir tanesinden de olsa şahsım olarak ceza almadım. Sadece bir dosyadan sorumlu yazı işleri müdürüyüm diyerek ceza aldım. O tarihte yasaya göre sorumlu yazı işleri müdürü cezayı alıyordu. Onu da tecil ettiler.
Sahnede buluştuk Aytaç Durak ile. O ödülü verdi, ben ise ödülü aldım.
Hiç itiraz etmeden, bir tek cümle dahi kurmadan yerime oturdum.
Orada tepki gösterip ‘ben bu ödülü bizleri mahkemeye verdiği için Durak’ın elinden almak istemiyorum’ diyebilirdim.
Hatta ÇGC nasıl böyle bir olayı organize eder diyerek de tepki gösterebilirdim.
Bütün bunlar olabilirdi. Lakin yapmadım. Gerekçem aynen şuydu. ‘Durak’ın şahsı ile mahkemelik olabilirim. O ayrı bir konu. Ben Aytaç Durak’ın makamına saygı duymak durumundayım. O makam bu şehrin Belediye Başkanlığı Makamı…
Durak ile mahkemelik olan konumu dışarıda devam ettirebilirim. Her ikimiz içinde geçerli bu aslında. Sayın Durak’ta ‘ben bu şahsa ödül vermem’ diyebilirdi.
Bütün bunlar yaşanabilirdi. O olgunluğu ben ve Sayın Durak göstererek kazasız belasız o töreni atlattık.
Sanırım meramımı anlatabildim.
Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’ın yemin töreninde ayağa kalkmamak bence doğru olmadı. Nezaket kurallarına uymadı.
Bu da benim değerlendirmem. Şimdi siyasi gözlük ile bakanlar bana alınganlık gösterebilirler.
Hiç önemli değil.
Ben olsam o nezaketsizliği göstermezdim.
Madem ayağa kalkmayacaksınız. O vakit meclise de hiç gelmeyin ve sıralarınız boş kalsın!
Sanırım o tarihi anı kaçırmak istememişsiniz!