AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, partisinin kongreleri öncesinde yaptığı açıklama ile aslında bir nevi ‘samimi itirafta’ bulunmuş gibi oldu.
Kurtulmuş’un sözlerini samimi itiraf gibi bulduğumu belirtmeme neden olan cümlelerini öncelikle sizlerle paylaşmak istiyorum.
Kurtulmuş bakın neler söylüyor. “Çok açık söylüyorum, AK Parti’yi bir geçim kapısı gibi görenler, AK Parti’nin bu büyük siyasi mücadelesi üzerinden kendi şahsına menfaat sağlamak için buralarda dolananlarla artık yürüyecek bir metre yolumuz yoktur”
Bu sözler Sayın Kurtulmuş’un sözleri. Bu sözlerin içerisinde ‘ARTIK YÜRÜYECEK BİR METRE YOLUMUZ YOKTUR’ ifadesi bir samimi itiraftır.
Artık ifadesi ile ‘daha önce yürümüş olsak da bu dakikadan sonra yürümeyeceğiz’ anlamı taşır.
Biz de yıllardır yazdığımız yazılarımızda hep buna vurgu yaptık, bunu işaret ettik. Partinin imkanlarını kullanarak ekonomik ve siyasi rant elde ederek nüfuslarını büyütenlerin varlığından söz ettik.
Devletin bürokrasisinde çöreklenenlerin birilerinin el ve eteklerine yapışarak siyaset yapar gibi yöneticilik yaptıklarını ve etraflarında bir rantiyeci topluluğu oluşturduklarını söyledik.
AK Parti içerisinden Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu’nun parti kurmak için koptuklarını görünce mi artık demek ihtiyacı duyuldu?
Demek ki Babacan ve Davutoğlu ortaya çıkmamış olsalardı ‘ARTIK’ ifadesi kullanılmayacak ve yumuşak geçiş ile azıklarında bir şey olmayanların keselerini doldurmalarına izin verilecekti.
Asıl sorun burada sanırım. Ak Parti’nin başarısızlıklarının artarak çoğalmasındaki temel neden bu olsa gerekir.
Belki yüz tane size yazdığım yazımı çıkarıp gösterebilirim. Adana özelinde o kadar yerlerde sürünüyor ki bürokrasideki beceriksizlik, ne AK Parti’nin gene merkezinin haberi oluyor bunlardan!
Ne de olması gerekenlerin…
Memleketteki usulsüzlüklerin, yolsuzluğun tavan yapmasından sonra herkes kaçacak yer dahi aramadan nasıl olsa kendilerine bir şeyin olmayacağını bildiklerinden(!) memleket içler acısı durumuyla yol yürümeye devam ediyor.
Siyasetin tüm damarlarının temizlenmesi lazım Adana özelinde…
Beceriksiz, liyakatsiz, ehliyetsiz, siyaseten ne AK Parti’ye ne de Adana’ya hiçbir faydası olmayacak cebindeki parasıyla politika yapan, mahallelerde yolda yürüse kimsenin tanımayacağı kadar kapalı kutu insanların yönetici olmalarına izin verilmemesi gerekiyor.
Tam da Numan Kurtulmuş sanırım bundan bahsediyor.
Veya ben öyle anladım diyelim.
AK Parti’nin Adana’da ayağa kalkması için öncelikle il ve ilçe teşkilatlarının öyle bir sıkı temeller üzerine kurulup atılması gerekiyor ki, o vakit başarıyı beklemek durumunda kalırlar. Aksi halde ‘değişen bir şey olmaz’ diyorum ben kendi adıma.
Parti içerisinde iki isim üzerinde duruluyor bildiğim kadarıyla. Ozan Gülaçtı ve Şahin Çetin…
Bu iki ismin üzerinde duranlar aslında doğru bir yöntemle aday tespitinde bulunmuşlar. Her iki isim konusunda da kimsenin söyleyebilecek bir tek sözünün olmadığını düşünenlerdenim. Bu işi hakkaniyeti ile yapabilecek yetenek, bilgi ve birikime sahip insanlar.
Ümit ederim ki seçim sürecine yaklaştıkça genel merkezin tavrı değişip başka isimlere doğru kaymazlar!
Numan Beyin sözünden yola çıktık ve AK Parti’nin il başkanlığı, ilçe başkanlığı seçimlerine kadar gelmiş iken bir beklentimizi de bu vesile ile dile getirelim.
‘Ne olur Adana’da sayısı bir elin parmaklarını geçmeyecek liyakatsiz şu müdürleri, bölge müdürlerini bir şekilde görevden alın… Yoksa kan kaybınız devam ediyor…’