Kozan Belediyesi’ne yeni hizmet binası kazandırmak isteyen Başkan Kazım Özgan bir karar vererek belediyenin halen mevcut binasına yakın alandaki hal esnafının bulunduğu alana yeni bir inşaat başlatmak için düğmeye bastı.
Kazım Özgan’ın bu kararına yüksek ses tonundan itirazlar geldi. Son alarak AK Parti Kozan İlçe Teşkilatı bir basın açıklaması yaparak belediyenin hal esnafının sundurmasını sökmesinin hukuksuzluk olduğunu, yargıda devam eden bir davanın sürdüğü ortamda yargının kararını beklemeden hareket etmenin ‘kamu gücünün kullanılıp zulüm yapılma’ anlamına geldiğini ifade etti. Öneri olarak da ‘yeni belediye hizmet binası eski adliye binası yerine yapılmalıdır’ şeklinde gelişti.
Elbette bu konu ile ilgili olarak herkesin bir görüşü vardır. Eleştiren de olur, destek verende. Bunda hiçbir sıkıntı yok. Önemli olan toplumun genelinin alınan bir karara olur vermesidir. Karar veren mercideki kişilerin de toplumu ne kadar temsil ettiklerini ölçecek elimizde bir ölçü birimi olmadığı için alınan kararlara saygı duymak zorundayız.
Benim burada vurgu yapmaya çalışacağım asıl konu ‘kamu gücünün kullanılması, mahkeme kararlarının beklenilmeden sundurmaların sökülmesine olan yaklaşım ve daha önce buna benzer tepkilerde bugün eleştirme noktasında olanların o tarihlerde tepkilere kulak tıkayıp tıkamadıklarını sorgulamak’ konusudur.
AK Parti’nin Kozan İlçe Teşkilatına şahsım adına bir soru sormak istiyorum. ‘Sizler, Kozan Devlet Hastanesi’nin eski binasının yıkılması konusunda niçin bir basın açıklaması yapmadınız? Konuyu neden rafa kaldırıp sessiz kaldınız?’ Bu sorunun yanıtını vereceğinizi hiç düşünmüyorum. Eğer verebilirseniz ayrıca da mutlu olurum.
Hani, hep toplum vicdanından bahsediyorsunuz ya. Kamu gücünü kullanmaktan bahsediyorsunuz ya… Kamu gücü ile Kozan Devlet Hastanesi’nin eski binasını yıkarak milli serveti hurdacılara teslim ettiniz! Demek ki yanlış her yerde yanlıştır. Yanlışı yapanın sizin partiden bizim partiden olmasına bakmadan konuya yaklaşmanız gerekmez miydi?
Önce bunu bir tespit olarak bir kenara bırakalım. Ve arkasından hizmet binasının yapılacağı yer olan hal binasının bulunduğu alana bildiğim kadarıyla son yerel seçimlerde ‘Cumhur İttifakı’ olarak sizler belediye hizmet binası yapacaktınız. Bu konuyu o tarihte seçim meydanlarında dile getirip seçim vaadi olarak da Kozanlı insanlara verdiniz. O tarihte belediye başkanlığını Cumhur İttifakı kazanmış olsaydı samimi olarak soruyorum belediye hizmet binasını bugün adres olarak gösterdiğiniz adliye binasının bulunduğu alana mı yoksa seçim beyannamesinde söz verdiğiniz hal binasının bulunduğu alana mı yapacaktınız?
Gelelim konunun can alıcı noktasına. Kazım Özgan Beyin her aldığı karar doğru diye bir olay da yok. Toplumdan eğer tepkiler geliyor ise ısrar etmenin bir anlamı da yok. Ben Kazım Özgan’ın yerinde olsam konuyu Kozanlı vatandaşlara sorarım. Onların görüşünü alırım. Gerekirse bu konuda halk oylaması yaptırırım. Şekli ne olursa olsun konuyu o belediye hizmet binasını kullanacak olan halka sorarım.
Birçok belediye mahalle halkına yapacakları hizmetler ile ilgili olarak halkın önüne sandık koyarak görüşlerini sorup buna göre karar veriyorlar. Örnekleri mevcut bu konuda…
Sorarsınız halka, halk eğer istiyor ise yaparsınız. İstemiyor ise yapmazsınız. Aslında bu sorgulamayı daha işin başında yani projeyi çizdirmeden yapmak gerekir. Belki de halk ‘buraya belediye binası yapılmasına karşıyız’ diyebilir. O vakit belediye hizmet binasının projesinin çizimi için ödemiş olduğunuz parayı da heder etmiş olmazdınız…
Aklın yolu birdir. Ama o aklı siyaset ile harmanlamadan hareket etmek lazım. Bu itibarla AK Parti’nin de siyaset yaparak konuya yaklaştığını ve açıklamaları da siyasetin yaptıklarını düşünüyorum. Tıpkı mevcut siyasi iktidarın kamu gücünü kullanarak bugüne kadar halkın karşı çıktığı birçok konuyu halka sormadan hayata geçirdiğini düşündüğüm gibi…
Önce halk, halkın kararına saygı duymak gerekir. Ben bunu bilir, buna inanırım…