CHP’li Seyhan Belediye Başkanı Akif Akay’ın başkanlık koltuğuna oturmasının ardından ilk el attığı konu ‘İSRAF’ oldu bence.
Nasıl oldu? Sorusunun yanıtını vereyim.
Sayın Akay ‘Aynı iş yerinde çalışan iki kişiden birisi diğerinden fazla maaş alamaz’ diyerek aslında tepkisini vermişti.
Ve dediğini de yaptı.
Bu arada net bir şekilde belirtelim ki Seyhan Belediyesi’nde bankamatikçi olarak çalışan insanlar resmen oldu!
Bunu Sayın Karalar’ın kendisi de biliyor, Sayın Akay’da biliyor. AK Parti İl Başkanının açıklamasından sonra her iki belediye başkanının açıklamalarına bakacak olur isek bu bir şekilde kabullenilmiş durumda.
Şimdi Seyhan’da ciddi anlamda tasarruf başladı. Sayın Akay’ın bu konuda önemli hamlelere atması bekleniliyor.
AK Partili Yalçın Limoncu, harcama kalemi olarak büyük bütçelere sahip olduğuna inandığı Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü, Basın Yayın Müdürlüğü, Bilgi İşlem Müdürlüğü, Muhtarlık Müdürlüğü ve Özel Kalem Müdürlüğü’nün bütçelerinin toplamının 50 milyon lira olduğunu ve bunun da çok afaki rakamlara karşılık geldiğini belirterek ‘tasarrufa gidelim’ çağrısında bulundu.
Bu çağrıya kulak verilecek mi? Bence verilecek. Çünkü Akif Akay’ın kendisi de tasarrufa gidilmesi noktasında kararlı.
Bütçenin kullanılmasının üst sorumlusu olarak belediye başkanının nasıl hareket etmesi gerektiğinin yanıtı aslında Sayın Akay’ın kendisi veriyor. Akay ‘Bu harcamalarda hiçbir siyasi partinin ilkeleri esas olmayacak, bunu biliniz. Sadece insanlık anlayışı, hak ve hukuk ilkeleri göz önünde bulundurulacak. Kuşku duymayın. Bir tek kuruşun bile hesabını yapacağımızdan kimse endişe duymasın” diyor.
Bu ne demek oluyor?
Bu, tasarrufun ‘Kralını ben yapacağım’ demek oluyor.
Yapabilecek mi?
Onu ancak uygulamalarına bakarak anlayacağız. Şimdilik hal ve gidişat onu gösteriyor. Aklın yolu birdir. Olması gereken de budur aslında. Sayın Akay’ın tasarruf noktasındaki duyarlılığını çalıştırdığı personele karşı uyguladığı yöntemlerde görüyoruz.
Tasarrufu Sayın Akay’ın kendisi yapmak ister, yapar yapmasına da alt kademesindeki insanlar yani yöneticiler ne yapacaklar? Onlar da Akay kadar samimi olabilecekler mi? Onu da zaman içinde göreceğiz.
Ümit ederim ki Akif Akay’ın alt kademesindeki yöneticiler de Akay gibi davranırlar. Yoksa pis koku çabuk yayılır…
Bu uyarımızı da yapmış olalım.