Adanalılar ilginç insanlar. Tavırlarını her daim net bir şekilde ortaya koyarlar. Hani 'Allah’ın adamı' deyimi var ya, işte bu deyim tam olarak yerine oturuyor Adanalı için. Özü sözü bir. Bir de tavır sahibidir.
Dedik ya; merttir Adanalı ve taviz vermez duruşundan. Kendisine yanlış yapıldığını düşününce hesabını sorar, bedelini ödetir.
Bunu her ortamda ve her fırsatta dile getirir. Seçimlerde bile böyledir. Genel seçimler, referandum, Cumhurbaşkanlığı seçimleri söz konusu olduğunda önce duruma bakar, sonra adayları tartar ve kendince en doğrusu neyse ona göre oy kullanır. Belki de bu yüzdendir şehrin geri kalmışlığının sebebi... Siyasiler de kendince cezalandırır kenti ama dert etmez Adanalı.
Adalet ve Kalkınma Partisi (Ak Parti), kurulduğundan beri birkaç yol kazası hariç genel seçimlerde, referandumlarda, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Adana’da hep ipi önde göğüsledi ancak yerel seçimler söz konusu olunca o zaman da özellikle Büyükşehir’de ve merkez ilçelerde Adanalıdan hep kırmızı kartı yedi. (Burada da Aytaç Durak ile girilen seçimler istisnaydı. Bu konuya başka bir yazıda değineceğim.)
Bunun nedeni Adanalıların, Ak Parti’nin (Recep Tayyip Erdoğan’ın) Adana’yı gözden çıkardığını düşünmesi. Öyle ya; yerel seçimlerde Büyükşehir’de aday gösterilen isimlerin kazanamayacağı daha isimleri açıklandığı gün biliniyordu. Son yerel seçimlerde Jülide Sarıeroğlu ile bir rüzgâr yakalandı. Jülide Hanım seçime girse banko kazanırdı ancak Cumhur İttifakı’nın ortağı MHP’nin Hüseyin Sözlü’yü aday göstermesi nedeniyle Adanalı tercihini Zeydan Karalar’dan yana kullandı.
Şimdi Adana’da iktidar partisinde bir değişim yaşanıyor. Fikret Yeni gibi güçlü bir ismin ardından vekâleten yönetilen Ak Parti İl Başkanlığı kısa bir süre önce genç ve çalışkan bir isme tevdi edilince bu değişim güçlü bir şekilde hissedilmeye başlandı. Mehmet Ay’ın il başkanı olmasından sonra Adana’da en üstten en alta müthiş bir değişim rüzgârı başladı. Bu da Adana’ya çok olumlu yansıdı.
Ak Parti Adana pandemi süreci nedeniyle ertelediği ilçe kongrelerine yeniden başlayınca bu değişimin ilçe yönetimlerinde de devam edip etmeyeceği merak ediliyordu. Bu merakın bir kısmı giderildi. Kimi ilçe başkanları yerini yeni isimlere bırakırken kimisi ile yola devam edildi. En çok konuşulan ise son yerel seçimde adeta tarihi bir fark yenilen Seyhan İlçe Başkanı’nın değişip değişmeyeceği…
Seyhan İlçe Başkanlığı seçimi ile ilgili şimdilik net bir tarih yok. Ben, bunun nedeninin henüz Mehmet Ay’ın kafasındaki ismi netleştirmemiş olmasına bağlıyorum. Bu cümleden de anlayabileceğiniz üzere yola Ahmet Akan ile devam edilmeyeceğini düşünüyorum.
Ahmet Akan, kendisinden önce başkanlık yapan ve halk tarafından Atom Karınca olarak adlandırılan Abdurrahman Yeşiltaş’ın gerisinde kaldı. Bu arada sanırım biraz da gençliğinin verdiği heyecan ve tecrübesizlikle çok büyük yanlışlar yaptı. Bu yanlışlardan en büyüğü ise ilçe yönetimine aldığı bazı isimlerdi. Para vererek yönetime girdiği dedikodusu ağızdan ağıza yayılan o isimler (daha sonra bazıları bağış yaptıklarını söylemişlerdi) nedeniyle partinin bir neferi konumunda bulunan bazı yönetim kurulu üyelerinin küstürüldüğü ve uzun zamandır yönetim toplantılarına katılmadığı biliniyor.
Konuştuğum bazı partililer acı günlerinde, tatlı günlerinde Ahmet Akan’ı yanlarında göremediklerinden yakınıyor.
Hal böyle olunca Ak Parti’de alışılmadık şekilde birbiri ardına açıklamalar yapılıyor Seyhan İlçe Başkan adaylığı için.
Önce Murat Balkı ardından da Mehmet Nuri Önen art arda başkan adaylıklarını açıkladılar. Kimsenin beklemediği ve belki de ilk kez bu köşede okuyacağınız bir ismi de ben size açıklayayım; Ak Parti kurulduğundan beri maddi ve manevi anlamda partiyi destekleyen ve çeşitli görevlerde bulunan Şeyhmus Aylık da Seyhan İlçe Başkanlığı’na aday oldu.
Bazı çok önemli isimlerin de nabız yokladığı gelen bilgiler arasında. Ak Parti Seyhan’da seçim kıran kırana geçecek gibi duruyor. Bakalım nasıl sonuçlanacak. Beklemek ve Adanalı için hayırlısını dilemekten başka seçeneğimiz şimdilik yok.