Bir grup insan Allah aşkına ne yapmaya çalışıyor? Gözlem yapıyor, akabinde psikolojik baskı var. Korku var.
Durmadan yalan haberler. Bu yalan içinde yaşam tarzı korkusu. Bu korkuyu da enjekte ettikleri bir kitle var.
*
Bu insanların akıl sağlığını etkiliyor. Bunun yanında ruh sağlıklarını da etkiliyor. E, etkilesin ne olur canım diyenlerde var değil mi? Onların zaten iyi halleri de umurlarında değil.
*
Yalan terörizm gibi değil mi? Yalanın içinde neler yok ki. Her kötülüğü yapar, yalanla onu örter, yok öyle bir şey diye inkâr eder. Yalanda öldürür, silahta. O zaman şu yazılabilir mi? Yalanda bir manada silahlı terörizm gibidir.
*
Yalanla yeni güne başlıyoruz. Peki, bundan amaç ne? Kaos, huzursuzluk, kin, düşmanlık ve daha niceleri…
Şu unutulmamalı ki, Yalan her zaman ve her yerde, hakikatin güneşi ile kurur.
Bazıları var ki, Goebbels’in “Büyük Yalanlar” kitabını başucu yapanlar, “Yalan, dolan , algı manipülasyon..” Bunu yapanlar için yaptırımlar gelecek mi? Umarız ki, iş işten geçmeden yapılmalı.
*
Zamanımızda her gün daha şiddetini arttıran yalan ve yalanlar ile psikolojik harp tekniğimi uygulanıyor?
Zaten bu yalan grubu içinde olanlar için, ülke önemli değil, hatta millet ise hiç önemli değil.
Onlar kendilerine bir yol haritası çizmişler. Bu yol haritasında yol eğri, yolun güzergâhında ise,
Yalan, dolan ve algı var. Her yalanı mubah gören bir anlayış var. Bu şekilde nereye kadar ve ne kadar yol alınır sizce?
Kalın sağlıcakla…