Köyümüzün mezarlığındaki otları kesmek ve satmak günah mıdır?
İslâm Dini, ağaç dikmeyi, dikilen ağaçları korumayı emretmiştir.O kadar ki kabristanın bile yemyeşil olmasını öğütlemiş, dirilere yararlı olduğu kadar ölüler için de yararlı olan ağaç ve bitkilerin koparılmasını mekruh saymıştır.Kabristandaki yeşil otları, bitkileri ve ağaçları kesmek, biçmek veya koparmak oranın temizlik ve bakımı için olmalıdır. İslam'da mezarlığın temiz tutulması önemlidir ve yeşilliğini keyfi olarak kesmek, biçmek ve koparmak mekruhtur (günahtır).Çünkü bu yeşillikler kendi lisan-ı halleriyle Allah’ı (cc) zikretmektedirler.
Bu yeşil bitkilerin kendi halleriyle Allah’ı (cc) zikirleri ile merhameti çok olan Rabbimiz kabirde yatan müminlerin azabını hafifletir.Mezarlığın meyve ve sebzelerinden yemek caizdir.Kabristandaki kurumuş ot ve ağaçları satmak caizdir.Yalnız parası toplumun hayrına kullanılmalıdır.(Kyk: Müftü Hasan Çınar)
*
Kardeşiyle konuşmayacağına yemin eden birisi, yeminini bozar ve konuşursa ne yapması gerekir?
Tabi ki konuşması lazımdır.Müslüman üç günden fazla küs olamaz.Yemin; sözü kuvvetlendirmektir.Yemin ya Allah (cc) adına veya Allah’ın sıfatları adına edilir.Yani yemin; "vallahi", "billahi", "tallahi" ifadeleri ile veya "yemin ederim ki", "and olsun ki" vb. örfen de yemin sayılan ifadelerle olur. Ama "çocuğumun ölüsünü göreyim" "babamın başı için" gibi sözler yemin sayılmaz. Çünkü yemin Halik (yaratan) adına edilir.
Mahlukat (yaratılmışlar) adına edilmez.Kişi yerli-yersiz yemin etmekten kaçınmalıdır. Yemin etmişse de yeminini tutmalıdır.Fakat konu yukarıdaki soruda geçtiği üzere bozulması gereken bir yemin olur ise kişinin ne yapmasının gerektiği konusundaki cevabı inşaallah yarın ki fetvamızda verelim.
*
Yeminini bozan birisinin ne yapması gerekir?
İnsan, bozması gereken yemin de edebilir, bozmayıp devam etmesi gereken yemin de edebilir.Babasıyla konuşmamaya, namaz kılmamaya vb. yemin eden bu gibi yeminlerini bozmalıdır (mesela babasıyla konuşmaması günahtır) ve imkan ölçüsünde keffaretini ödemelidir.Ama içki içmemeye, sigara içmemeye, kumar oynamamaya vb. yemin eden, yeminini bozmamalıdır.
Çünkü bozmaması sevaptır. Ama yeminini bozarsa keffaret gerekir.
Kefaret;on fakiri sabah-akşam doyurması veya bir fakiri on gün sabah-akşam doyurması veyaon fakiri giydirmesidir (on fakire ayrı ayrı vereceğini bir fakire verse bir günü vermiş olur)Bunlara gücü yetmezse üç gün peş peşe oruç tutmasıdır.Kasten, bilerek yalan yere yeminin kefareti olmaz.
Çünkü büyük günahtır.Mesela; Borcunu vermediğini bilen birisinin “Vallahi borcumu ödedim” demesi gibi.Bir hak ihlali olursa kul hakkına girer. Helallik almalı hem de gönülden tevbe etmek gerekir.
*
Namazda başörtüm açılırsa namazım bozulur mu?
Bir rükün miktarı açılırsa namaz bozulur.Bir rükün miktarı üç defa “Sübhanallah“ diyecek kadar bir zaman geçmesidir.Örtünmesi farz olan (setr-i avret) azalardan dörtte birinden az olan açılmalar, namazı bozmaz.Dörtte birinden fazla olan açılmalar namazı bozar.
Namazda iken avret yerinin örtüsü açılsa ve hiç beklemeden açılan yer kapatılsa namaz bozulmaz.Bir rükün miktarı bekledikten sonra kapatılsa, namaz bozulmuş olur.
Avret mahallinden açılan kısmın tekrar örtünmesi bir elle olmalıdır. İki elle yapılan hareketler amel-i kesire girer ve namazı bozar.
*
Namaz içinde bazen düşünce daldığım oluyor.Bu durumun namazıma bir zararı var mıdır?
Duruma göre değişir.Düşünce bir rükün zamanı kadar olursa sehiv secdesi vacip olur.
Bir rükün miktarı üç defa “ Sübhanallah “ diyecek kadar zaman geçmesidir.Mesela; namaz kılan biri Fatiha’dan sonra hangi sureyi okusam diye düşünceye dalsa veya kaç rekât kıldığında tereddüt edip, tefekküre dalsa sehiv secdesi gerekir.
Dünyevi düşünceler sehiv secdesini gerektirmez.Namazın farz ve vaciblerini eda esnasındaki düşünceler de zarar vermez. Tabiki böyle düşünceler namazın huşusunu zedeler.
Kalın sağlıcakla..