Zaman zaman, çeşitli medya ortamlarında, tarımsal ürünler ile ilgili yatırım haberleri çıkar.
Genelde yetiştiriciliği az duyulmuş bir bitkinin yetiştiricisinden ve o kişinin yetiştirdiği
üründen ne kadar çok kazandığından bahsedilir. Bu haberler, bir şeyler yapma hevesinde olan
çoğu kişide heves yaratır ve arayışa sokar. Böylesi kazançlı bir iş varken, tabii ki
değerlendirmek yerindedir; fakat dimyata giderken eldeki bulgura da dikkat etmek gerekir.
Medya ile ilgili çok anlatılan şu durumu iyi değerlendirmek gerekir: Köpeğin adamı ısırması
değil, adamın köpeği ısırması haber değerindedir. Bu nedenle, haberin medyaya taşınması için
gerçekten ilgi çekici bir noktası olması gereklidir. Eğer bir ürün çok kazanç getiriyorsa, bunun
haber değeri olacaktır; fakat böyle bir haberin magazin sayfalarında değil de, ekonomi
sayfalarında yer alması, mantığa daha yatkındır.
Bahse konu olan ürünlerin bir kısmı, tropik iklimde yetişen bitkilerden elde edilen ürünler
gibi, ülkemizin her yerinde yetişmeyen ürünlerdir. Bu ürünlerin yetişmesi için, mikroklima
adı verilen, o ürünün iklim ihtiyacını karşılayabilen bölgeler gerekir. Muz, tropik iklim bitkisi
olmasına karşın, Akdeniz bölgesinin bazı mikroklimalarında yetiştirilebilmektedir. Muz
meyvesi, kısa zamanda Türk halkı tarafından benimsenmiş ve kazançlı bir yatırım olduğu
yıllar öncesinden değerlendirilmiştir. Buna karşın, medyada çok kez yer alan papaya, mango,
kamkat, avokado gibi diğer ürünler için muzdaki gibi bir başarı gerçekleşememiştir.
Medyada çokça adı geçen bir diğer iş fikri, sofralık kültür mantarlarıdır. Ne yazık ki, sofralık
kültür mantarlarının Türkiye pazarında yer almaktaki başarısı, medyada yer alması kadar iyi
olamamıştır. Pek çok yatırımcı, kazancına inanarak kültür mantarı yetiştiriciliğine girişmiş,
pazarda umduğunu bulamayarak üretimini durdurmuştur.
Medyada bahse konu ürünlerin bir kısmı ise, ülkemizde doğal olarak yetişen ve kültür
ortamında yetiştiriciliği yapıldığında beklentisi yüksek olan kapari, biberiye, keven, lavanta,
fesleğen, safran vb bitkilerdir. Bu bitkilerin kültüre alınması ve kültür ortamında yetiştirilmesi
ile ilgili bilgi ve deneyimler, yeni yeni oluşmaktadır. Kültür ortamında elde edilen ürünlerin
kalitesi, pazarın talebi olan kaliteyi genellikle karşılayamamaktadır. Bilgi ve deneyimdeki
yetersizlik, yatırımdan beklenen ürün miktarının çok altında ürün elde edilmesine neden
olmakta ve üreticiyi yatırımından caydırmaktadır.
Tarımsal ürünlerin çok kazandırması ile ilgili haberler, genelde tanıtım amaçlıdır.
Tanıtımların bir kısmı devlet tarafından, bir kısmı da üretici tarafından yapılmaktadır. Devlet,
üretimde çeşitlik yaratmak ya da kırsal kalkınmaya destek sağlamak amacıyla; üretici ise,
ürünlerin bilinirliliğini artırarak pazar oluşturmak amacıyla tanıtım yaptığından, her iki
tanıtımın da Türkiye ekonomisi için faydalı pek çok yönü bulunmaktadır. Bazı tanıtımlar,
üreticiye tohum, fidan vb ürünler satmak amacıyla yapılmaktadır ki, bu tanıtımlara dikkat
edilmeli, yanıltıcı ifadelere aldanılmamalıdır.
Ne şekilde olursa olsun, bir iş fikri dikkatinizi çekmişse, önce pazarda yer alabilmenin ne
kadar mümkün olacağı değerlendirilmelidir. Pazar ile beraber, yeterli bilgi ve deneyim de var
ise, fikir iyi bir fikirdir. Medyada yer alan haberler, ancak bu halde heves oluşturmalıdır.