Yerel seçimlere 6 ay kala, siyasal partilerin aday arayışları da hız kazanıyor..
Sadece partiler değil, gönlünden belediye başkanlığı ve belediye meclis üyeliği geçenler de kulislerine hız verdiler..
Bugünkü tabloda, büyükşehir belediye başkan adaylığı kesin tek kişi var; Adana Büyükşehir Belediye Başkanı sayın Zeydan Karalar..
Karalar, CHP’nin 31 Mart 2024’deki seçimlerde de adayı olacak..
Parti içinde bu bilindiği için de zaten kimse büyükşehir aday adayı olarak ortaya çıkmıyor..
CHP ve bir zamanlar ittifak yaptığı İyi Parti’de kimi zaman bir başka belediye başkanının büyükşehir adaylığından bahsediliyor ama olanaksız.. Adı geçen kişi illa büyükşehir belediye başkan adayı olmak isterse çalacağı kapı İyi Parti olur ama, bu da siyasal açıdan intiharı anlamına gelir. Elbette bu durumun farkına ve bu nedenle de, büyükşehir blelediye başkan adayı olmak yerine mevcut koltuğunu korumaya çalışacaktır..
AK Parti’de kimi isimlerin adaylığından bahsedilse de, ittifak kapsamında Adana büyükşehir belediye başkan adaylığının MHP’ye bırakılma olasılığının yüksekliğini bildikleri için, bugünkü girişimlerinin aslında ilçe belediye başkanlığı ve meclis üyeliği için bir hamle olduğunu düşünüyorum..
MHP’de, her ne kadar Hüseyin Sözlü’ye kesin aday gözüyle bakılsa da henüz net bir durum yok..
Hüseyin Sözlü’nün yanısıran, eski milletvekili Seyfettin Yılmaz, Sarıçam Belediye Başkanı Bilasl Uludağ’ın da büyükşehir belediye başkan adayı olmak istedikleri de çok gizli saklı bir durum değil..
Tabi bu üç isme gerek MHP’deki 12 Eylül öncesi birlikte mücadele ettiği ülkücülerin, gerek başka partilere dağılmış Türk milliyetçilerinin desteğini alabilecek pozisyondaki Kadir Akgöllü’nün aday adaylığı, MHP’de aday belirleme sürecinin hayli zorlu geçeceğini gösteriyor..
İyi Parti’de ise 14 Mayıs seçimlerinde alınan oy karşısında hayaller yıkıldı..
14 Mayıs öncesi oğlunu milletvekili yapan eski ANAP ve AK Partili Mehmet Ali Bilici, Adana Büyükşehir Belediyesi’nin eski bürokratlarından Abdulkadir Küreksiz ve milletvekili adayı olmak için meclis üyeliğinden istifa eden eski ANAP’lı Recai Mercimek’in büyükşehir belediye başkan adaylığı için kulisler yaptığı belirtiliyordu..
Özellikle, Mehmet Ali Bilici’nin yakın çevresine adaylığının kesin olduğu söylediği bir çok yerde, özellikle de merkez sağ siyasetçilerinin toplantılarında sıkça dillendiriliyordu..
Ancak, seçim sonuçları hesapları alt üst etti..
Şimdi herkes adaylığı birbirine ikram etmeye çalışıyor..
“Sen iyi başkanlık yaparsın” diye gazlıyorlar..
İyi Partilileri bir umudu da Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin’in başkan adayı olması..
Lakin, o da olanaksız ötesi bir durum bana göre..
Soner Çetin hem akıllı, hem kurt bir politkacı..
Kayba koşacağını hiç sanmıyorum..
Çünkü, böyle bir adım atması siyasal yaşamına nokta koyması anlamına gelir ki, Çetin gibi akıllı ve geleceği olan siyasetçiler böyle bir hata yapmazlar..
HDP’nin her yerde kendi adaylarıyla seçime gideceklerinin açıklamasına karşın, yerel seçimlerde nasıl bir yol izleyeceği bence hala belli değil..
Karalr’ın yarışacağı isim Cumhur İttifakı’nın ortak adayı olarak sahneye çıkacak olan MHP’li bir kişi olacak..
“Karalar kesin, rakibi kim olacak” sorusunun yanıtı da burada yatıyor..
Hüseyin Sözlü bir adım önde görünse de köpünün altından daha çok sular akacaktır..
Kanımca Karalar’ın rakibi en geç Aralık ayında belli olacaktır..
39 vekillikten sonra belediye istiyorlar
14 Mayıs seçimlerinde toplam oyları yüzde 2’yi bile bulamayan partiler CHP’den 39 milletvekilini almışlardı..
Seçimlere kendi listeleriye girmedikleri için oy oranları tam olarak bilinmeyen Saadet, DAP ve Gelecek partileri, yemin etme törenini bile beklemeden milletvekillerini kendi partilerine geçirmişler, öyle yemin ettirmişlerdi..
Seçimden sonra da CHP’yi suçlayan bir çok açıklama yapmışlardı..
Sağ ve muhafazkar seçmenin CHP’ye oy vermedğinin ifade etmişlerdi..
Hatta bir tanesi halasının bile CHP oy vermediğinin ekranlardan anlatmıştı..
Şimdi o üç parti yerel seçimler için ittifak yapacaklarmış..
Ardından da üçlü ittifak olarak CHP’nin kapısını çalıp, yerel seçimlerde ittifak teklif edeceklermiş..
Bizinm buralarda “dişine kan değmiş” diye bir söz var..
Saadet, DAP ve Gelecek’in CHP’nin kapısısı bir kez daha çalmaları bu söze cuk diye oturuyor..
CHP’nin oylarıyla, zahmetsizce TBMM’de 39 sandalye sahibi olmanın tadı damaklarında kalmış olacak ki, bu kez de belediye başkanlığı ve belediye meclis üylekilerine göz dikmişler..
Kendi oylarıyla alamayacakları başkanlık ve meclis üyeliklerine CHP’nin oylarıyla kavuşmak istiyorlar..
CHP bu oyuna bir kez daha düşer mi; bir kaç il, on onbeş ilçe belediyesi ile yüzlerce meclis üyeliğini üç partiye verir mi derseniz, vermeyeceği konusunda doğrusu çok emin değilim..
Kemal Kılıçdaroğlu’nu altılıdan sonra otuzaltılı masa kuracağı sözü, diğer genel başkan adayı Özgür Özel’in her ne kadar sonradan duydum dese de üç partiye 39 vekil verilmesine sıcak baktığını ve hala ittifakları olumladığını bilince söyleyecek tek söz kalıyor:
Olmaz olmaz deme, bal gibi olur…