Bir kentin kaderini tayin eden yöneticiler iki davranış şeklinden birisini seçiyor.
Ya anı yaşıyorlar ve her konuyu akışına bırakıp olması gerektiğini yaşatıyorlar. Ya da geleceğe kenti hazırlayarak kentin vizyonunu dizayn ediyorlar.
Yıllardır Adana anı yaşadı. Kendisine sunulan nimetler ne kadar ise onunla yetindi.
Çalan ve çırpanları konuşarak ‘yerinde sayan’ yönetim anlayışı ile idare edilmeye çalışıldı. Adliye kapılarında sürünenler, cezaevini boylayanlar bunu iyi bilirler. Çünkü o olayların bir kenarında kendileri vardır.
Olumsuzluğu konuşmak kimseyi mutlu etmediği gibi bizi de mutlu etmiyor. Yarına ait beklentileriniz var ise, bu şehrin öncü bir kent olmasını istiyor iseniz isteyeceksiniz, yırtacaksınız, talep edeceksiniz.
Proje üreteceksiniz. Ürettiğiniz proje ile merkezi yönetimden talepleriniz olacak. Kopartıp alıp geleceksiniz.
Milletin vekili olanlar hep köprü vazifesi kurdular Adana ile Ankara arasında. Her milletvekili kendisine bir bölge, bir meslek alanı seçti.
Birisi diğerinin ilgi alanına girmedi. Girdiklerinde de siyasi linç ile karşılaştı.
Bu nedenledir ki birliktelik sağlanamadı. İktidar partisinin milletvekilleri arasında dahi ‘ön plana çıkanlar ile geride kalanlar’ diyerek iki farklı gurup oluştu.
Muhalefet ise evlere şenlik…
Yazılı ve sözlü önergeler ile vakit geçirdiler. Hatta önerge sayısı ile ayın siyasetçi seçildiklerini bülten yaparak kamuoyu ile paylaştılar.
Ellerinde somut bir tane projeyi alıp Ankara’ya taşıyan kaç milletvekili var diye bana sorun inanın aklıma 30 yılda 5 milletvekili zor gelir. Onlar da yarım yamalak bu işi takip edebildiler, Adana’ya katkı koydular.
Kudretli milletvekilleri geldi geçti Adana’dan. İthal milletvekilini getirip halkın önüne ‘seç bakalım’ dediler ve bunların da bütün gayretleri kendilerini aday yapanlara bağlılık yeminleri ve davranışları oldu.
İnşallah önümüzdeki dönem bütün bu olumsuzluktan arınıp kendimize geleceğiz.
Kentin vizyonunu geliştirecek, hizmet nerede eksik ise onu temin edecek siyasetçiler ile tanışmak istiyoruz. İktidar milletvekilleri için de geçerli bunlar, muhalefet milletvekilleri içinde.
Bana soracak olursanız inanın ümitli değilim. Bir konuda olsun katkı koyacaklarına inanmıyorum.
Adana için el birliği, gönül birliği yaparak hep birlikte projelerimizle katkı koyarak hareket etmenin zorunluluk olduğunu düşünenlerdenim. Köşeye bucağa çekilerek bilgi ve birikimleriyle cevher denilecek nitelikteki insanlarımızı da bu katkının içerisine çekmek zorundayız diyorum ve bunun içinde seferberlik ilan edilmesi gerekir diyorum.
Güzel günlere kavuşmak dileğiyle.