Aklımızla alay ediyor Enerji-Sa…
Hem de resmen ve alenen…
Elektrik saatinin bozukluğundan kaynaklı sorun yaşadığımızda hata olduğunu düşündüğümüz konuyla ilgili olarak Enerji-SA’ya resmi dilekçe verdik. Muhatap bulamadığımızı dile getirip konuyu gazetemizde gündeme taşıdığımızda kurum yetkilileri bizlere ulaştı.
Hadi biz gazeteciyiz. Derdimizi anlatıyoruz, derdini anlatamayan ne yapacak?
Hoş, kurum yetkilileri bizlere ulaştı da ne oldu? Aksine moralimizi bozdular, aklımızla alay edercesine davranış içine girdiler.
Güney Anadolu Satış Bölgeler Müdürü Seyfi Ölmez, kurumda konuyla ilgili alt birimdeki görevlilerini toplayarak bize ‘Size neden bu fatura bu kadar tahakkuk etti?’ sorusunun yanıtını verip bizi ikna etmeye çalıştılar.
En nihayetinde her zaman olduğu üzere kendileri haklı çıktılar.
Bu görüşme sırasında Seyfi Ölmez Bey, enerji bedelinin tespit edilmesi sırasında bir önceki yılın sarfiyatlarının baz alındığını belirtip izahat yapar iken 2017 sarfiyatlarını çizelge olarak ortaya koyup izah etmeye başladı.
Yöntem buymuş!
Saygı duymak zorundasın.
Biz de duymadık ama duymak zorunda kaldık.
Seyfi Ölmez Bey ile görüşmemiz sırasında 2016 yılının ve daha önceki yılın yani 2015 yılın ortalamalarına bakıldığında sürekli değişiklik arz edeceğini ve bu yöntemin doğru bir yöntem olmadığını anlatmaya çalıştık.
Adamlar ne konuşursan konuş kendilerini haklı çıkardılar. Bu arada Seyfi Bey, 2016 yılının sarfiyatlarının da baz alınması adına bize yol gösterip dilekçe vermemizi istedi.
2016 yılının elektrik sarfiyatlarına baktıklarında 2017 yılının sarfiyatından az olduklarını gördüler ve bana orada dilekçe vermemi kendileri istediler.
Sonrasında dilekçemize yanıtı gönderip ‘aklımızla alay edercesine’ 2016 yılını baz alır isek daha yüksek rakam çıkar’ diyerek yanıt verdiler.
Bölgeler Müdürünün yanında çıkardıkları rakamlara göre bize bir şekilde şansımızı denememiz isteyen Enerji-SA’nın üst yönetiminin de aklımızla alay edercesine ‘size artık izahat yapmamıza gerek yok. Toplantımıza yetişmek durumundayız. Siz dilekçenizi verin, biz bir bakarız’ edasıyla adeta dalga geçercesine bir yönlendirme içine girdiler.
Gelen dilekçe yanıtından sonra Seyfi Ölmez Beyi aradım. Samimi olmadıklarını, kurum olarak böylesine bir davranışın yanlışlığını telefonda kendisine izah ettim.
Araştırıp dönüp yanıt vereceğini söyledi.
Kocaman bir hiç!
Araştırsa ne olacak? Araştırmasa ne olacak?
Yatırıp kesiyorlar…
Her türlü kurbansın…
Adamlar kuralları da kendilerine göre, insan ikna etme yöntemini de kendilerine göre dizayn ederek aklımızla alay ediyorlar.
Değil müşteri memnuniyeti, dedim ya aklımızla alay ediyorlar.
Hakkın var ise git EPDK’da ara!
Hakkın var ise mahkemeye git!
Hakkın var ise uğraş dur, mahkemeye para yatır. Günlerce git, gel…
Biz buyuz kardeşim…
Enerji-SA’dan bahsediyorum.
Ben müşteriyim. Siz dükkan sahibi…
Bilmiş olun ki, vatandaş elinden bir şey gelmeyince size katlanmak zorunda kalıyor.
Yoksa sevilen ve güven veren bir kurum değilsiniz.
Ben bir müşteriniz olarak bunu söyler, bunu bilirim.