Kurban deyince ne yazmak istediğimi anlamayan yoktur. Çünkü İslam diyarında ve Müslüman anne ve babadan doğmuş insanlarız. Kurban ibadeti vacip bir ibadettir. Her yıl Kurban Bayramı’nda vacip kurbanımızı kesiyoruz.
Kurban kesecek olan kimsenin Müslüman, buluğ çağına ermiş, akıl baliğ yerinde, nisap miktarı para ve mala sahip olması gerekir. Özellikle zekât ibadetinden bildiğiniz üzere doğal ihtiyaçları dışında 80 gram altını veya bu miktar değerinde mal ve parası olan Müslüman, nisap düzeyine ulaşmış olup kurban kesmekle hükümlüdür. Kısacası hali vakti yerinde olan her Müslüman meşru kılınan vacip kurban ibadetini Allah (c.c) rızasını kazanmak ve yoksul kardeşlerinin etle buluşmasını sağlamak için kurban kesmelidir. Kurban kesmeyi hiçbir zaman bırakmayan Peygamber Efendimiz (S.A.V) ümmetine kurban kesmenin önemini anlatmıştır.
Hani yazımın başlığı neydi? "Kurban ve onlar" Kurban’ı az olsa da yukarıda yazdık.
"Onlar" kim derseniz?
Camilerimizde görevli İmam - Hatip ve Müezzin Kayyumlar, İlçe Müftülerimiz ve İl Müftüsü Hoca efendiler yanında birde Türkiye Diyanet Vakfı.
Belki kısaca yazacak olursak TDV. Cenabi Mevla Ayeti Kerimesinde, “Allah’a kulluk edin ve O’na hiçbir şeyi ortak koşmayın. Ana-babanıza iyilikte bulunun. Akrabaya, yetimlere, yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, yakın arkadaşa, yolda kalmışlara, elinizin altında bulunan köle, câriye, hizmetçi ve işçilere iyilik yapın. Çünkü Allah, kendini beğenen ve çokça övünüp duran kimseleri kesinlikle sevmez.” (Nisa 36)
Ayeti Kerimeden anlıyoruz ki, Yakınlara iyilik yapılması emrediliyor. Buradan sonra şunu yazmak istiyorum. Malumunuz Kurban Bayramının gölgesi üzerimize düştü. Bu gölgenin düştüğü günlerde Cuma Vaazlarında ve hutbelerde camilerde görevli hoca efendiler kurbanların TDV'na bağış yapılması için cami cemaatine duyuru yapılıyor; Hatta bazı ilçe müftülükleri halkın yoğun olduğu yerlerde ise stant kurarak yardım talep ediyor.
Ne var bunda? Böyle der gibisiniz.. Evet, Bunda bir şey yok, yapanların eline sağlık deriz.
Fakat yukarıdaki ayeti kerimeye dönecek olursak orada ne emrediliyor? Anneye, babaya, yakın komşuya, akrabaya yardım yapılması isteniyor. Şimdi benim burada yazmak istediğim konu nedir derseniz? Camilerde görevli hocalar bulundukları yerde bulunan fakir ve Kurban kesemeyen cemaati veya insanlar için Kurban kesmelerine yardımcı olabilmeleri için bir çalışma yapıyorlar mı?
Yapıyorlarsa nasıl bir çalışma var? Cami görevlileri bu konu ve konular bizi aşar derse bu konuda İlçe Müftülerimizin bir çalışması var mı?
Onlarda derse ki, bu konu bizi aşar il müftümüz var derlerse acaba bu konuda İl Müftüsüne soralım böyle bir çalışma var mı?
Yoksa böyle bir çalışma düşünülür mü? Türkiye Diyanet Vakfı’nın bulunduğu ilçe ve illerde bu şekilde halkımıza bir yardım çalışması var mı?
Bu konuda bilgi verilirse [email protected] bizde okuyucularımıza duyururuz .
Evet, şu da denebilir. Bunu yapan kurum ve kuruluşlar var. Doğru cevap, ama bir mahallenin İmam Hatibi, bir ilçenin veya ilin Müftüsünün fakire yardımcı olması o insanda, o mahallede veya o ilçede nasıl bir iz bırakır?
Hep eleştiriyoruz, Kimi gayri Müslimleri. Efendim, işte geliyor çocuklara hediye vererek kandırıyor. Onlar kandırıyorsa, bizde din adamlarımızdan kandırmadan, bir dinin emrini yerine getirmelerini tavsiye etsek. Ya abarttım mı sizce? Neder ve düşünürsünüz?