Kurban, yaklaşmak, Allah’a yakınlık sağlamaya vesile olan şey” anlamına gelir .
Dinî bir terim olarak, “ibadet maksadıyla belirli bir vakitte belirli şartları taşıyan hayvanı usulünce boğazlamak, ya da bu şekilde boğazlanan hayvan” demektir. Arapça’da bu şekilde kesilen hayvana udhiyye denilir.
Kurban İbadeti Yüce Rabbimizin Hz. Ademle başlayan ve kıyamete kadar sürecek olan insanlığa emrettiği ibadetlerdendir. Nitekim Kuran-ı Kerimde bu hususa şöyle işaret edilmektedir.
"Her ümmet için, Allah’ın kendilerine rızık olarak verdiği hayvanlar üzerine ismini ansınlar diye kurban kesmeyi meşru kıldık. İşte sizin ilahınız bir tek ilahtır. Şu halde yalnız ona teslim olun. Alçak gönüllüleri müjdele!”
Kur’an-ı Kerim’de insanlığın evveli olan Hz. Ademin iki oğlunun kurban adaklarından bahsedilmektedir. “(Ey Muhammed!) Onlara, Adem’in iki oğlunun haberini gerçek olarak oku. Hani ikisi de birer kurban sunmuşlardı da, birinden kabul edilmiş, ötekinden kabul edilmemişti. Kurbanı kabul edilmeyen, “Andolsun seni mutlaka öldüreceğim” demişti.
*
Satın aldığımız kurbanlığı bayram gününe kadar satıcının yanında emanet olarak bıraktık. Kapora da verdik. Fakat bayram gelmeden kurbanlığımız öldü. Parasını ödememiz gerekir mi?
Satın alma işlemi tamamlanmıştır. Satıcının yanında emanet olarak bırakılmıştır. Emanetin hükmü farklıdır. Kurbanlık ölmüştür.
Eğer, satıcı emanetin emniyetini sağlamış, ihmal veya kusuru da olmamışsa kurbanlığı alanlar parasının tamamını satıcıya ödeyeceklerdir.
Eğer, emanet kurbanlığın ölmesinde, satıcının kasıt, ihmal veya kusuru bulunsa o zaman satıcı tazmin eder ve aldığı parayı da, kaporayı da iade eder.
Ölen kurbanlığın sahibi veya sahipleri her iki halde de ( yani ister satıcı, ister alıcı parayı ödesin ) ; zenginse yenisini alıp keser, fakirse yenisini alması gerekmez.
*
Ölü için kurban kesilir mi?
Hz. Peygamberimiz (sav) için para toplayıp kurban kesmeli miyiz?
Dinimizde ölü için kurban kesimi yoktur. Kurban bir ibadettir. Eğer diri için kurban kesiminin vacib olduğu gibi ölü içinde vacib olsaydı, bu çok meşakkatli olurdu. Ama Allah(cc) için bir kurban kesip sevabını ölülerimize bağışlaya biliriz. Birinde Hz. Peygamberimiz(sav) iki koçu kurban kesmiştir. Birisi kendisi için diğerini de ümmeti için kesmiştir.
Hz.Peygamber (sav) adına para toplayıp kurban kesmek dinimizde yoktur. Bunu dini gibi göstermek doğru değildir.
Kişi, vasiyyeti üzerine ölen babasına bıraktığı mirastan ki yeterliyse kurban keser. Zaten yetersizse isteğe bağlıdır. Ve vasiyyet üzerine kesilen kurban tamamen fakirlere dağıtılır. Varisler yiyemezler . Ama vasiyet olmadan, sevabını göndermek üzere kesilen kurban etinden yiyebilirler.
*
Kurbanlık ve eti yenen hayvanların (koyun, koç, sığır vs.) nerelerini yemek caiz değildir?
Bu hayvanların 7 yerini yemek caiz değildir. Bunlar;
1- Akan Kan.
2- Yumurtaları.
3- İdrar Aleti.
4- Safra Kesesi.
5- Bezeleri (Guddeleri).
6- Dişi Hayvanın Önü.
7- İdrar Kesesi.
Bunları yemek helal değildir.
Ayrıca özellikle köylerimizde eti yenen hayvanlardan çöplüklerde necaset yiyen ve eti kokan hayvanları yemek uygun değildir. Temiz şeylerle besleyip, kokusu giderilirse yemek caiz olur. Böyle necaset yiyen hayvanlardan tavuk vb.lerini 3 gün, koyun vb. lerini 4 gün, sığır vb. lerini 10 gün necasetli yerden uzakta, temiz yiyeceklerle beslemek gerekir.Tabii Veteriner Hekimlerin bu konudaki tavsiyelerine de uymak gerekir.
*
Bayramda kestiğimiz kurbanın etini tamamen dağıtmamız gerekir mi?
Hayır, gerekmez. Müstehab olan; kesilen kurbanın etinin üçte birini yoksullara dağıtmak, üçte birini misafirle, komşu ve akrabalarla paylaşmak, üçte birini de aile için eve ayırmaktır. Kurban etini müslüman olmayanlara vermek de caizdir.
Ayrıca kurban etinin tamamını dağıtmak da caizdir. Eğer kurban kesen kişinin aile nüfusu kalabalık ise, kurban etini tamamen ev için ayırmak da caizdir.
*
Kurbanlık hayvanın kanını çocukların veya kendimizin alnımıza sürebilir miyiz?
Hayır, kesilen hayvanın kanını alına vb. yerlere sürmek caiz değildir. Bu hayvan kurbanlık olsun, olmasın fark etmez. Dinimizde bunun hiçbir dayanağı yoktur. Bilakis kan necis (pis) olduğu için hiç bir yere sürülmez. Günahtır. (çocuk olsun, büyük olsun İnsan, araba, ev vs.) Eğer yüze veya vücudun herhangi bir yerine yada elbiseye sürülmüşse yıkanmadan, temizlenmeden namaz kılınmaz. Cahiliye dönemi araplarının örflerinde, uğur vs. için kesilen hayvanların kanının sürülmesi vardır. Peygamber Efendimiz ise bunu yasaklamıştır.