Son zamanlarda konuştuğum kim varsa özellikle Adana Büyükşehir Belediyesi’ne ait otobüsleri kullanan şoförlerden şikâyetçi.
Kimisi şoförlerin tutumundan yakınırken kimisi de araçların kullanılma tarzından dert yanıyor.
Açıkçası benim de son zamanlarda şahit olduğum bir konu bu.
Bildiğim kadarıyla şoförler çeşitli sürüş eğitimlerinden ve psikolojik testlerden geçiyor ancak demek ki bu eğitimler yeterli olmuyor.
Vatandaşların en çok şikâyet ettiği konuların başında bazı şoförlerin kendilerine yönelik tutum ve davranışları geliyor. Çoğu otobüs şoförünün sinirli, vatandaşa sürekli kızan, kaba bir tavrı olduğu ifade ediliyor.
Geçtiğimiz haftalarda ben de bir şoförle bu yüzden tartıştım. Sürekli bağırıyor ama kime ve neden bağırdığı belli değil. Kendi kendine söylenip duruyor. Nedenini sorduğumuzda da boş yerler olmasına rağmen vatandaşın oturmadığını ifade etti. Şaşırmıştım. İnsanların istediği zaman oturabileceğini istemezse ayakta yolculuk yapma haklarının olduğunu ancak bunun için kendisinin yolcuları rahatsız edecek tavırlar içerisinde olmaması gerektiğini söylediğimde içerideki yolcu sayısını bilemediği için duraktaki insanları alamadığını ifade etmişti.
Açıkçası pandemi nedeniyle belirli sayıda yolcu alınması ya da çiftli koltuklara tek kişi oturma meselesi de biraz tuhaf bir şekilde işletiliyor.
Kimi otobüs şoförü bu kuralı sıkı sıkıya uygularken bu kural bazı şoförlerin umurunda bile olmuyor. Kural uygulandığı zaman sefer sayıları arttırılmadığı için özellikle trafiğin yoğun olduğu saatlerde vatandaşlar saatlerce durakta bekleyebiliyor. Uygulanmasa bu kez de yolcular arasında virüs bulaşma tartışması yaşanıyor.Bu durumda aslında vatandaş kadar şoförler de mağdur oluyor.
Zaten havalar sıcak, klimalar çalışmıyor bari insanlar işlerine geç kalmasınlar, evlerine zamanında dönsünler, şoförler de mesailerini huzur içinde tamamlasınlar.
Bazı otobüs şoförlerinin araçları çok hızlı kullandığı ve duraklara çok az bir mesafe kalmasına rağmen gaza basmaya devam ettiği tam durağa yanaştığında frene yüklenerek hem ayakta yolculuk eden insanları zor durumda bıraktığı hem de aracın zarar görmesine neden olduğu da konuşuluyor.
Birkaç yıldır belediye otobüslerinin bozulması ve yolda kalmasıyla ilgili onlarca haber yapıldığını hatırlıyorum.
Yine en çok şikâyet edilen konulardan birisi de otobüs şoförlerinin duraklara yanaşmaması, zaman zaman durmaması bazı zamanlarda da 5-10 metreden koşarak gelen vatandaşı bile beklememesi meselesi...
Geride bıraktığımız hafta Atatürk Caddesi’nde Adana Büyükşehir Belediyesi’nin yanındaki durakta üst üste üç belediye otobüsünün sürücüsü de durağa yanaşmadı ve bekleyenler hatta el kaldıranlar olmasına rağmen durmadı. Yolcular haliyle sinirlenerek 153’ü arayıp şikâyet ettiler.
Açıkçası 153’e yapılan şikâyetlerin bir yaptırımının olup olmadığını bilmiyorum. Bugüne kadar bu konuyla ilgili herhangi bir vatandaşa geri dönülüp şikâyeti nedeniyle uygulanan işlemlerin anlatıldığını da duymadım.
Belediye otobüsleri Adana için büyük bir boşluğu dolduruyor. Sayılarının arttırılması vatandaşın huzuru açısından önemli. Daha önemlisi bu araçlar bizlerin vergileriyle alınan araçlar olduğu için hepimizin malı…
O yüzden hem sürücüler hem vatandaşlar bu araçlara sahip çıkmalı. Ancak artan şikâyetleri göz önüne aldığımızda şöyle bir sonuç ortaya çıkıyor; Otobüs şoförleriyle ilgili eğitimler arttırılıp otobüslerin daha doğru bir şekilde kullanılması yönünde bilgiler verilmesi gerekir.
Tabi şoförlerin de maddi-manevi çeşitli sıkıntıları vardır. O sıkıntıların da ihmal edilmeden giderilmesi gerekir.
Ben yetkililerin gereken işlemleri bir an önce yapacağını tahmin ediyorum.