Nedense, bazı şeyler kitap ya da haber okurken aklıma geliyor..
Tıpkı Eyüp Sultan Türbe camisiyle ilgili doktor tezinin okurken, Sinanpaşa’daki uydurma ziyaretgahın geldiği gibi..
Dün de MHP Çukurova’nın yeni yönetiminin tanıtım haberini okurken bu kez de parti değiştirenlere bir yaptırım uygulanması gerektiği fikri geldi aklıma..
Partisini terk edip başka partiye gidenlerin geri döndüklerinde el üstünde tutulmak yerine bir ceza uygulanmadı gerektiğini düşünüyorum..
Futbolda kırmızı kart, basketbolda belli sayıda faul yapanlara verilen ceza gibi..
Futbolda kırmızı kart görenler, kartın gerekçesine göre 1 haftadan bir kaş aya hatta ömür boyu futboldan men cezası alıyorlar..
Basketbolda ceza alan belli bir dakika oyun dışı kalıyorlar..
Spordaki bu ceza sisteminin siyasete de uygulanması gerekiyor..
Siyasette ceza gerektiren en önemli şey, parti değiştirmeler..
Bir partiden istifa edip geri dönenlerin de futbolda ve basketboldaki gibi belirli bir süre oyun dışı kalmalı.
Siyasetin en kötü yanı, zırt pırt parti değiştiren siyasetçiler.
Milletvekillerinin parti değiştirmelerine 12 Eylül cuntası ble çözüm bulamamıştı. Onların koyduğu yasakları milletvekilleri hülle partilerle aşmışlarıd.
Bir zamanlar Fırıldak Kubi diye tanınan Kubilay Uygun adlı bir milletvekili vardı.
Rahmetli, DSP ile DYP arasında gidip geldikten sonra MHP’ye geçmiş, yirmi gün orada kaldıktan sonra Hüsamettin Cindoruk’un “Şemsiye Parti” diye bilinen Demokrat Türkiye Partisi (DT)’ne katılmıştı. Kısacası iki yıl içinde altı parti değiştirmişti.
Çok parti değiştirenler arasında İyi Parti’nin eski genel bakanı Meral Akşener de vardı. DYP’de başladığı politik yaşamında bir ara ANAP’ın kapısının zorlamış ama ANAP içindeki muhalefet nedeniyle kapıdan dönmüştü.. Sonrasına AK Parti’nin kurucuları arasında yer almış, hatta AK Parti’nin isim anası olmuştu. Oradan da ayrıldıktan sona MHP’ye katılmış, genel başkanlık hevesi ihraç edilmesi nedeniyle kursağında kalınca kendi partisini kurmuştu. 31 Mar 2024 yerel seçimlerinden sonra parti genel başkanlığını bırakmıştı.
Kubilay Uygun, Meral Akşener gibi siyasetçiler parti değiştirenlere bir ceza uygulaması olmadığı için kafalarına göre parti değiştirmişleri.
En hazin durum ise MHP’deki ayrılıklardır..
MHP, ilk kez BBP olayı ile bölünmek istenmişti.
Muhsin Yazıcıoğlu ve arkadaşları MHP’den ayrıldıklarında partinin yarısını berberlerinde götüreceklerini düşünmüşlerdi ama öyle olmamıştı..
MHP tabanı BBP’ye prim vermemişti.
Yaşar Yıldırım, MÇP (O zamanlar MHP adına henüz dönülmemişti)^den ayrılıp BBP’nin kurucu üyelerinden olmuştu. 1993’den 1998’e dek orada kaldıktan sonra MHP’ye dönmüştü. Şimdi MHP Genel Başkan Yardımcısı.
MHP, ikinci ciddi bölünme tehlikesini Ekim 2017’de İyi Parti’nin kurulmasıyla yaşadı.
MHP’den ihraç edilen ver istifa edilen bazı eski MHP’liler Meral Akşener başkanlığında İyi Parti’yi kurduklarında, onlar Muhsin Yazıcıoğlu’ndan daha iddialı bir biçimde MHP’nin üçte ikisinin İyi Parti’ye geçeceği iddiasındaydılar..
Medyanın tüm desteğine rağmen MHP’den çok fazla bir şey koparamadılar..
İyi Parti’nin kuruluş aşamasında, Adana’dan da bazı MHP’liler Akşener’i destekliyordu. Partiden istifa edenler İyi Parti’nin durumunu görünce ya da oradan ekmek çıkaramayınca MHP’ye geri dönüş yaptılar.
İyi Parti’nin kuruluş çalışmaları sırasında sosyal medyadan bol bol kavga ettiğimiz, hakarete varan sözcükler kullananlar, sosyal medyadan ben ve benim gibi İyi Parti’ye gidenleri eleştirenleri engellediler. Sonra bir baktım, sanki Meal Akşener’i cansiparane bunlar savunmamışlar, hiç öyle MHP’nin yönetimine saydırmamışlar gibi sessiz sedasız yeniden MHP’ye dönüp kimi il ve ilçe örgütlerinde yönetici oldular, kimi MHP toplantılarında baş köşeye oturdular.
Partilerde kimlerin hangi görevi aldıkları, nerede oturdukları beni ilgilendirmez ama, Kubilay Uygunların bu denli arttığı ortamda futbol ve basketboldaki cezai uygulamalar siyasette yaşama geçirilmeli..
Örneğin, partisinden ayrılıp bir başka partiye katılanlara en az bir seçim yeni partisinden aday olmama yaptırımı uygulanmalı.
Partisi ve yönetimine hakaretler yağdırıp bir başka partiye gittikten sonra akaretler yağdırdığı partiye geri dönenlere , geri döndüğü partide beş yıl süreyle hiç bir görev alamama, toplantılara katılamama yaptırımı getirilmeli..
Siyasette yeni Kubilay Uygunların doğması ancak böyle önlenir..
**
Türkiye Halk Temsilcileri Meclisi’nden çağrı
Antiemperyalist, cumhuriyetçi aydınlanmacı, yurtseverlerin yeni mücadele platformu Türkiye Halk Temsilcileri Meclisi, 2025 yılında görev yapacak bileşenlerinin güncelleme ve THTM’de temsil edilen il ve ilçeleri çoğaltma kararı aldı.
THMT, bu kararının ardından cumhuriyetçilere, aydınlanmacıları, yurttaşlara örgütlenme, mücadeleyi birlikte yükseltme çağrısı yaptı.
“ÇAĞIRIYORUZ” başlığıyla yapılan çağrıda şu ifadelere yer verildi:
“Türkiye Halk Temsilcileri Meclisi 2024’ün Ocak ayında kuruldu. Bir yıllık örgütlenme sürecinin sonunda altı yerel meclis ve çok sayıda temsilcilik oluştu. Nitelikli tartışmalara sahne olan ve güçlü sonuç bildirileri yayınlanan üç genel kurul toplantısı gerçekleştirildi.
Komisyonlarımız raporlar, bildiriler hazırladı, etkinlikler gerçekleştirdi.
Başta NATO’ya karşı çalışmalarımız olmak üzere kitlelere seslenen kampanyalar organize ettik. Aydınlanma Seferberliği çeşitli dost kurumlarla işbirliği içinde sürüyor. Özetle geride bırakmakta olduğumuz süre içinde emperyalizme, gericiliğe, sömürüye karşı mücadelede adımlar attık.
Şimdi THTM 2025 yılı boyunca görev yapacak bileşimini güncelleyecek. THTM’de temsil edilen il ve ilçeleri çoğaltacağız. Öğrenci inisiyatifleri oluşturacak, gençliğin dinamizmini Meclisimize katacağız.
Yolun başında söylediğimiz gibi, sözümüz kısa ve öz: Toplumun değişik kesimlerinden, farklı ama birbirine dost ideolojik ve siyasi eğilimlere sahip kişiler olarak bir araya geliyoruz. Bizi bir araya getiren, emperyalizme ve sömürü düzenine duyduğumuz nefret; yurt sevgisi ve Cumhuriyetçiliktir.
Sizleri Aralık ayı içinde yapılacak olan toplantılara katılmaya, bulunduğunuz yerleşimlerde toplantı düzenlemeye, öğrenci inisiyatiflerimizle buluşmaya, THTM çalışmalarına, temsilci olmak da dahil, katkıda bulunmak üzere bizimle temasa geçmeye davet ediyoruz.
Çağrımız, laik, bağımsız, egemen bir ülke, devletçi-planlı bir ekonomi ve tüm yurttaşlarımızın eşitlik ve kardeşlik içinde, refah ve aydınlığa kavuşacağı bir toplumsal sistem mücadelesini birlikte yükseltme çağrısıdır.
THTM Yürütme Kurulu
